• yuzde binbesyuz katıldığım onerme.
    hatta gecenlerde soyle bir sey konustuk, benim oglum/ benim kızım.. o kadar sahipleniliyor ve her seyin onune konuluyor ki, anne-baba kendi hayatindan da veriyor.
    zor, umarım bir gun basarabiliriz.
  • (bkz: çok fena olcak bu tarzı çocuk yetiştirme ekolü)
  • ben aynı fikirde değilim. insan kendinden sorumludur. anne babası ne yaparsa yapsın, kendi aklını kullanmasını öğrenmesi lazım. annesi babası şöyle yapıyor çocuğun kendine özgüveni yok, bütün suç anne babada demek, bence suçu başkasına atmaktan başka bir değil. yahu sen ne yaptın? kendini geliştirmek için ne yaptın? annen baban elini mi bağladı? neymiş yemek yapmamış annesi yapmış, özgüveni olmamş. geçiniz bunları, bir evlat yetiştirilecekse en güzel türkler yetiştirir. ne mutlu türküm diyene!

    gelen mesajlar üzerine:
    edit1: insan kolayı seçer kesinlikle katılıyorum. kendi yemeğini yapmayı seçmek yerine, annem yapıyor yemekleri ben yiyorum bazen de beğenmiyorum, annem beni yanlış yetiştirmiş demek daha kolay geliyor.

    edit2: milliyetçilik gözlerimi kör etmedi, ama hiçbir bilimsel argüman göstermeden türkler böyle diye başlık atarsan, böyle cevaplara hazır olman gerekir. iki tane yabancı çocuk görmüş ağlamıyorlarmış. bir hipotezin varsa örneklem alırsın, ama bu örneklem sayısı 2-5-10 ise tüm toplumu genelleyemezsin.

    edit3: evet hayatındaki bütün kararları kendin verirsin. çevrendekiler sayesinde kararın şekillenir. çevrendeki insanlardan kabul görmeme ihtimaline karşı bir karar alabiliyorsan, o senin karakterini ortaya çıkarır. yok ben zaten ben topluma aykırı bir şeye yapamam düşünemem dersen bu bulunduğun toplumun değil senin karar verdiğin bir şeydir. her yaşadığınız sıkıntıyı topluma atmaktan vazgeçin.
  • bizim bütün hatalarımızın tetikleyicisi olduğunu düşündüğüm şey. şimdi simpsons'dan bu hikayeyi izleyenler bilir. hikaye de göreceli olarak gerçek.

    ispanyol conquistadorlar güney amerika'ya çıktıklarında karşılarında anneleri tarafından şehir dışına salınmayan sürekli tanrı-yemek-kurban olayında yaşayan yerliler varken onlar ise bütün kilise,ana,baba ve bacıları tarafından dünyanın sonuna gittiği için düşüp öleceği düşünülen;ne bulursa öldürüp ne bulursa çiftleşen korkunç beyaz şeytanlardır. yerliler onları görür ve kaçar. sonra conquistadorlar ortalığın amına kor.

    bizde ki olayda böyle aslında. anne figürünü aşamıyoruz. sürekli bir korunaklı haldeyiz. koca koca adamlar evin işlerini hep kadınlara yaptırıyor çünkü eskiden anneleri yapıyormuş. sonra çocuğu oluyor. çocukta evinin nasıl yürüdüğünü anlamadan büyüyor.

    bunun sakıncası şu. ev işleri bile tekele alındığında sen sürekli hizmetkar kadına bağlımlı oluyorsun. toplum senin evlenmeni senin için ideal yaşam için bir gereklilik gibi sunuyor.

    insanların evlenmesi ekonomi için iyi evet. fakat biz resmen kendi kendinizi çok öncelerden köleleştiriyoruz. bunlar tabi karşılıklı şeyler. hayatını namusu yüzünden ailesince din-ahlak-itaat üçlemesince geçirmiş bir kadın tabi ki kendi çocukarını aynı şekilde kendine bağlayacaktır.

    fight club'ın bizim ülkemizde yememesi işte sadece kadınların değil erkeklerin de feminen bir şiddet kullanması. tyler hemen serseri oluyor. eğer deli ise kesin bir kız vardı diyorlar arkasından filan. mantalite bu.

    edebiyatta iki devlet modeli var işte. anaç devlet bizimkisi oluyor. bireylerin bilgi kaynağı yaşlılar oluyor. bir de patriark devlet var ki risk alıyor. ispanyol conquistadorlar gibi.

    kemalizm mesela yıllarca çalışmak gerekildiğini ve sürekli en yeni bilgi ile yol aranması gerektiğini söylüyor. insanlar tabi ki böylesine riskli bir isteğe cevap da veremiyor.

    milli otomotiv veya milli havacılık ne zaman aile büyüklerinin lügatına giriyor. o zaman bundan bahsetmek önemli oluyor.bakın bahsetmek diyorum. akp'nin bu "yaptık ettik en betonlusunu en büyüğünü yaptık "dili bence maskülen değil. riski yok çünkü.

    aynı şeyi düğününde izmir marşı söyleyen atatürk aşığı gelinde de görebilirsiniz. kurulu düzene itaat.

    işte onların çocukları da aynı şekilde büyüyecek. erkekliğini kanıtlaması içinde namus cinayetleri, tecavüzler, cinayetler, adam dövmeler filan.

    edit: imla
  • katılabiliritesi olan tespit. yalnız açıklamaya "sosyoloji kavramına göre" diyerek başladığınız anda diğer yazdıklarınızın da bir kavramlar çorbası olacağı izlenimi veriyorsunuz. haliyle imkanımız olsa da okumuyoruz. ama siz okuyun. mesela sosyolojiden bahsetmeden önce sosyoloji neymiş onu okuyun.
  • kesinlikle katiliyorum basligi acan arkadasin dusuncesine. yurtdisina ciktiginda acikca goruyor insan turk cocuklarinin farkini. sokakta zirlayan, kendini yerden yere atan, tutturan bir cocuk gorurseniz, cok buyuk ihtimalle ya hintlidir ya da turktur.

    amerika'ya doktora yapmaya gelirken getirecegi valizi annesi hazirlayan arkadaslarim var. dusunun artik...
  • sol çerçevede görünce bir an ilber ortaylı'nın manşetlere çıkan yeni sözü sandığımdır.
  • insanımız neyi doğru ve mantıklı yapabiliyor ki sağlıklı çoçuk yetiştirebilsin.
  • doğru tespit. çok tembelim amk.
  • yüzde yüz katildigim ve uzun zaman önce de üzerinde durdugum önerme.
hesabın var mı? giriş yap