tükürük
-
ağzımızdaki suyun fırlatılmış hali.(bkz: tukmuk)
-
biriyle [kar$i cins tabi fesatla$mak dogru degil] opu$urken tadigini daha iyi anladiginiz agiz salgisi.
-
lokmalari yumusatip daha kolay sekilde yutmamizi saglayan salgi
-
-
hapşırdığımızda hakim olamayıp sağa sola sıçrayan vücud salgısı
-
maçlarda yenilmesi zevkli olan bir köfte çeşidine isim babalığı yapan sıvı.(bkz: tükürük köftesi).
-
bir kutunun içinde bekletmek suretiyle, bir süre sonra ne kadar iğrenç kokacağını tahmin bile edemeyeceğimiz vücut sıvısı.
-
yillardir ne a$$agiya du$ebilmi$ ne de biyigi gececek cesareti bulmu$ kendinde. opusurken dudaklarin arasina girip eglenen, korkunca bogazdan inen, heyecanlaninca bi anda da dudagin en guzel yerinden akip gidenmi$ o. nefret dolu kalbin, birinin yuzune en cok yaki$tirdigi, agir laflari* sindirmekte kullanilan bir cok fonksiyonla yuklenmi$ muzur bir cocukmu$ kendileri.
-
genetik izdüşümümüz...
(bkz: geç gelen elçi) -
insanın boğazı ağrıyıp da yutkunamadığı zamanlarda dehşetle farkına vardığı salgı.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap