• osmanlı kaynaklı, hitler terörü kaçkını musevi evropa görmüş mimar bilgi ve kültürü dolgulu eklektik bir mimari üslup. ne tarlada büyümüş, ne de oxforddan çıkmıştır. ilk örneklerinden biri olan tbmm binasına bakınız. içi dışı bir bir üslup olduğunu fark edeceksiniz.
  • göçebe bir toplum olmanın da etkisiyle ne yazık ki hiçbir zaman oluşmamıştır. çevremizde atalarımızdan bize miras kalan çoğu eser hep yabancı veya devşirme kökenli mimarların eseridir.

    (bkz: balyan ailesi)
    (bkz: mimar sinan)
  • bilime ve sanata yeterli önemi vermeyen birçok türk girişimcilik sektöründe olduğu gibi bence türk mimarisinin en büyük sorunu önce türk yöneticiliği (belediyeciliği) sonra da türk müteahhitliğidir.

    mühendisler alınmasın ama bunlara türk mühendisliğini de eklemek istiyorum, belki şimdi mühendislik eğitimi farklıdır, ama şu örneğe dayanarak: vakti zamanında (babamın çocukluğu, menderes'in başbakan olduğu ilk yıllar) pazartekke'den şehremini'ne giren ve girer girmez ikiye ayrılan yolun tam ortasında birkaçyüzyıllık kocaman bir çınar varmış. yolu asfaltlamak için gelmişler, yanlarında hiç mimar yok, sadece mühendisler. yol yapacağız diye ağacı kesmeye karar vermişler. şehremini'de oturan bir mimar ve birkaç başka meslek erbabı gidip defalarca konuşmuşlar, yol ağacın iki yanından geçsin diye, ama nafile. mühendis vermiş emri, çınar sizlere ömür.

    türk müteahhitliği için yoruma bile gerek yok, anneannemin ümraniye'de müstakil bir evi vardı, bahçeli. oraya apartman yapıldı. kocaman arazi, eğer bir mimara plan çizdirilse çok güzel daireleri olan bir apartman olabilir. ama müteahhitin önceden belediyeden onayı alınmış üç tane planı varmış elinde, bunlardan birini seçeceğiz demiş. şimdi apartmanı görmelisiniz, malzemeler kaliteli, girişte şatafatlı bir ayna, boruların üzeri dekoratif bir malzemeyle (radyatörler gibi) kapatılmış; ama dairelere girmemeniz lazım. annemin dairesinde mesela, metrekare olarak üç odanın üçünden de büyük olan, salonla yarışan çıkıntılı bir l mi desem, tek ucu çok kısa bir t mi desem şeklinde bir hol var. bir mimar masası koyduk ortasına, büfeleri koyduk, portmanto koyduk, hala ortada kocaman dans pisti duruyor. üstelik o kadar biçimsiz ki, koyduğunuz hiçbir şeyi işlevsel kullanamıyorsunuz.

    mimarda mı şimdi suç?
  • (bkz: uygurlar)
    (bkz: #18224450)
  • (bkz: #26873596)
  • türk tarihinin en büyük mimarlarının listesi şu şekildedir.
    http://en.wikipedia.org/…ist_of_armenian_architects
  • işin çok estetik kısmına bakmadan konuşmam gerekirse varolan bir mimaridir.
    bugüne kadar 5000’den fazla gayrimenkul değerleme raporu okuyan birisi olarak şunu söyleyebilirim ki bir binanın ve çevresinin fotoğraflarına baktığım an hangi ilde olduğunu tespit edebilir duruma geldim. bunu çok keskin çizgilerle ayıramam tabi. mesela “ankara’da pencereler büyük olup, balkonlar pvc ile kapatılır. ayrıca balkon korkulukları zeminden başlar” gibi çok net ayırım yapamam. ama bakınca bütün veriler bir bütün oluşturup fikir veriyor. direk ilini tespit edemesem bile “çorum’da burası” dediklerinde şaşırmıyorum, “evet tipik bir çorum apartmanı bu” diyorum.
    tabi bu bahsettiğim mevzu eski, mahalle yapılaşmaları. büyük büyük sitelerden bahsetmiyorum. yoksa al toki’nin esneyurt’taki evlerini, koy samsun’a, bi allahın kulu da “benim evim değişmiş lan” demez. hep aynı. ya da son yılların modası ile yapılan fransız balkonlardan dolayı, yeni evlerle oluşan bölgeleri de ayrıştırmak çok mümkün değil. bienvenu diye diye geziyom amk.
  • türkiye mimarisi olarak düşünüldüğünde olmayan mimaridir. ancak selçuklu ve osmanlıyı ele alırsak var olan , hatta muhteşem olan mimaridir.

    anadolu selçuklu mimarisinden bir de örnek verelim. (bkz: divriği ulu camii)
  • filizlenmemiştir bile.

    şehirde yaşama kültürü benimsenmeden özgün bir mimari oluşmaz. her türlü kural ve saygıdan uzak, ortak yaşama kültürü oluşmamış, en derininden çok sayıda eksenle bölünmüş; en temel güvencelerden yoksun halde, kuralsız, adaletsiz bir cangıla dönmüş bir toplum içinde, ya ormandaki vahşi hayvanlar gibi birbirini parçalayarak hayatta kalmaya çalışsan insanlar ya da tüm tepki ve heyacanını kaybetmiş, hiç bir yaşamsal zevk ve kültürü olmayan koyun misali insanların yaşadığı bir ülkede ne mimarisi olacaktı?

    ülkenin her tarafı birbirinden ucube yapılaşmalarla dolu.
hesabın var mı? giriş yap