• adini tiergartenstrasse 4 numaradaki evden alan operasyondur. ust duzey ss subaylari 1939 da alman tanklari polonya sinirini gecerken bu karari almistir. artik iyilesemeyecek durumdaki, sakat, yasli hastalarin otanazi yontemi ile oldurulmesi ve de krematoryumlarda yakilmasini icerir. ss doktorlari tarafindan t4 raporu verilen kisiler, avusturyadaki 6 ayri toplama enstitusunde zoraki otanazi ile oldurulmustur.
  • hitler tarafindan baslatilan ve once akil sagligi yerinde olmayan cocuklar ile baslayip daha sonra yetiskinler ile devam eden ve sonucunda toplam 70.273 alman vatandasinin doktorlar tarafindan tibbi yontemlerle ortadan kaldirildigi (olduruldugu) projenin adidir.

    http://en.wikipedia.org/wiki/action_t4
  • volvo s40 2.0 lara t4 logosu yapıştırılması.
  • hitler'in başlattığı, üstün ırkı elde etmek adına "çürükleri" temizleme operasyonu. adolf, 2.dünya savaşına girerken ülkesindeki, bakıma muhtaç, savaşamayacak her vatandaşını katletmeyi planlamış idi. bu operasyon ile yahudi soykırımına hazırlık yapılmş, sistematik katletme durumu tecrübe kazanmıştır.
  • t4 operasyonu nazi almanyası'nda zorla yapılan ötanazi programı. eylül 1939'dan ağustos 1941'e kadar yapılan çalışmalar, 1945 ve hatta ötesine de nazi rejiminin dağılana kadar gayri resmi olarak devam etti. t4 programı "ırk hijyeni"nin nazi partisinin politikasını geliştirdiği düşünülürse, alman halkının engelliler dahil "çürük ırk" elementlerini "temizlenmiş" olması gerektiği inancı vardı. bu görüşe göre, ötenazi programı daha sonra avrupa yahudilerinin holokosta karşı politikasında bir evrimi temsil etmektedir.

    ırksal hijyen fikirler nazi hareketine uzaktı. sosyal darwinizm fikirleri ve düşünceleri 20. yüzyılda tüm batı ülkelerinde yaygın olan öjeni hareketinin özellikle de amerika birleşik devletleri'nde güçlü, eğitimli insanlar arasında birçok taraftarı vardı. taşınan kalıtsal kusurların, sterilizasyon ve kalıtsal antisosyal davranış olduğu düşünülüyordu. bu düşünceler amerika birleşik devletleri, isveç, isviçre ve diğer ülkelerin hukukuna girmiştir. örneğin 1935 ve 1975 yılları arasında, 63.000 kişi isveç'te öjeni gerekçesiyle sterilize edilmiştir.

    nazi almanyası ii. dünya savaşı'nda avrupa'yı işgale başlarken iyileşemeyecek durumdaki, sakat ve yaşlı hastaların ötanazi yöntemi ile öldürülmesi ve de krematoryumlarda yakılması için faaliyet göstermiştir. ss doktorları tarafından t4 raporu verilen kişiler, avusturya'da ki 6 ayrı toplama kampında zoraki ötanazi ile öldürülmüştür.
  • (bkz: t4 aktion)

    bugün yanma odasına girerseniz, halen öldürülen insanların küllerine rastlayabildiğiniz hadamar krematoryumunun bacası, ölüme gönderilen 15.000 insanın dumanını atmosfere salmış, "hadamar sakinleri" de bu havayı kuzu kuzu solumuştur. gri otobüslerle hadamar'a taşınan hiçkimsenin ömrü 24 saatten uzun olmamış, oraya giren herkes aynı gün içinde bazen zehirle, bazen ilaçları verilmemek suretiyle, bazen şiddetin farklı bir türüyle, çokça da gaz odalarında infaz edilip yakılmıştır. orası bir tedavi ya da bakım evi değil, bir dehşet evidir zira.

    akıllara durgunluk verecek kadar büyük bir dehşet ve kabustur bu ve beraberinde de bir o kadar büyük bir insanlık utancını taşır. 1941 yazında hadamar krematoryumu personeli 10.000 kurbanını birer bira ile kutlamıştır. tesisin yöneticisi philipp bouhler maalesef 19 mayıs 1945'te mavi bir zehir hapını yutarak acı çekmeden hayatına son vermiştir.

    1942 sonrası başhekim olarak görev yapan adolf wahlmann, önce 1946'da idama mahkum edilmiş, sonra bu ceza ömürboyu hapse çevrilmiş sonra da 1953'te salıverilmiştir. acımasızlığı ve şiddet düşkünlüğü ile bilinen ve yakma işleminden de sorumlu olan hastabakıcı karl willig ise idam edilen az sayıdaki caniden biri olmuştur.

    (bkz: kotulugun siradanligi)
  • orijinal adı ile aktion t4.
  • nazi almanya'sının ari ırk hedefindeyken gerçekleştirdiği bir proje. bu projede almanlar içerisindeki fiziksel veya zihinsel kusurları varsa "tedavi edilemez" denilerek "merhametli ölüm" olduğu söylenere ötenazi uygulanmıştır, tabii uygulanırken uygulanan kişiye sorulmamıştır. toplamda 300 bin insanın öldürüldüğü düşünülüyor.

    bu ötenazi işlemine uygulanmadan önce daha gerisine gitmek gerekiyor. 1933'ün başında adolf hitler şansölye olmuş ve nazi partisi iktidarı ele geçirmişti. o günden sonra bazı hastalık sahiplerine (bu ve bundan sonrasında bu kişilere çürük ırk denmiştir.) "ırk hijyeni ve öjenik politika" sebebiyle kısırlaştırma işlemi başlatılmıştı. 1930'ların ortalarında yavaşça silahlanma ve savaş durumu olduğu için kısırlaştırılmış bile olsa insanların fayda sağladığından fazla dokunulmamış ve devam edilmiş. bunun sebebiyse sebepsiz yere devlet zoruyla(polis devleti) öldürülen insanlar başta hristiyanlık dünyası ve papa sonrasında diğer kitlelerce hoş görülmeyeceğinden toplumsal tepkiyi çekmemek adına savaş zamanına bırakılmıştır. savaş zamanında akıl hastaneleri kurulmuş. savaşta sırasında da hem ekonomide tasarruf sağlamak, hem daha az iş yükü hemde yatak kapasitesini azaltmak gibi sebeplerle toplumdaki en faydasız çürük ırklar olan çocuklara ötenazi işlemi başlatmışlardır. nazi almanya'sında çocuklar devletin malı olduğu için yeni doğan çocukları anne ve babalar görmeden el konuluyordu. çürük ırk çocukları doğumdan hemen sonra öldürülüyordu ve hitler bu çocuklar için "yaşamaya değer olmayan hayat" ifadesini kullanmıştır. . ulusal sosyalist ırk ve siyasi ofis (nsrpa), sinemalarda gösterilmek üzere broşürler, afişler ve kısa filmler üreterek, almanlara, tedavi edilemez derecede hasta ve deliler için sığınma evi sağlamanın maliyetine dikkat çekti. (bkz: das erbe) (bkz: opfer der vergangenheit) (bkz: ıch klage an) bu filmlere örnektir, böylece halk propaganda ile ötenaziyi normal bir şeymiş gibi benimsemiştir.

    başlarda engelli doğan çocukların bakanlığa kaydettirilmesi istenmiştir. anne ve babanın rızası alınmış daha sonra bu rıza alınmamaya başlanmıştır. öldürme şekilleri ise zehirli iğne, gaz zehirlemesi veya dayak şeklinde gerçekleşti. öldürülen çocukların beyinleri alınıp incelenmiş ve hastalıkların neden olduğu araştırılmış.

    polonya'nın işgal edilmesinden sonra işler daha da hızlanmıştır. artık çocuklar değil yetişkinlerde sistematik bir şekilde ötenazi merkezlerine götürülüp öldürülmüştür. heinrich himmler hastalara gaz verilmesi olayına tanık olmuş ve toplama kamplarında gaz kullanılması bu olaydan sonra başlamıştır.

    öldürülen kişilerde toplu olarak yakılmış ve ailelerine özenle düzenlenmiş bir ölüm belgesi verilmiştir. kaplarda yakılan kişilerin külleri getirilmiş tabii o kadar çok kişi yakıldığından "bu benim annemin külü" diyebileceğiniz bir durum ortada yoktur.

    ilginç gelişmelerden birisi ağustos 1941'de hitler tarafından t4 operasyonu resmi olarak sonlandırılmış fakat buna rağmen ölümler savaş bitene kadar yani 1945 yılına kadar devam etmiştir.

    gitta sereny adlı polonya'daki imha kamplarının komutanıyla 1971 yılında hapisteyken röportaj yapılır. kendisi 900 bin kişinin ölümünden sorumludur. yaptığı t4 programının ayrıntılı açıklamasında çeşitli akıl hastanelerindeki mahkumların nasıl çıkarıldığını ve otobüsle hartheim'e nasıl nakledildiğini anlattı. "bazıları kendilerine ne olduğunu bilecek zihinsel durumda değildi, ancak birçoğu tamamen aklı başındaydı ve onlar için çeşitli aldatma biçimleri kullanıldı. onlara daha iyi tedavi görecekleri özel bir klinikte oldukları söylendi ve varışta kısa bir tıbbi muayeneye tabi tutuldular. karbon monoksit ile gaza maruz bırakıldıkları bir duş bloğuna girmeye teşvik edildiler." dedi. bu faaliyetin aynısı toplama kamplarında kullanıldı.
  • nazi kavramında “ötenazi”, almanya ve almanya’nın ilhak ettiği bölgelerdeki hastanelerde bulunan engelli hastaların, gizli kapaklı bir şekilde öldürülmesi programının kılıfıydı. program, nazi almanyası’nın ilk toplu katliam politikasıydı. avrupalı yahudilere soykırım uygulamayı planlayanlar gibi, “ötenazi” programını düzenleyenler de, ırksal olarak saf ve verimli bir toplum hayal etmiş, vizyonlarına uymayanları ortadan kaldırmak için radikal stratejiler benimsemişti.

    alman hükümeti 18 ağustos 1939’da, tıp personelinin yeni doğanları ve üç yaşın altında, ciddi sakatlığı bulunan çocukları bildirmesini zorunlu kılan bir kararname yayınladı. ekim 1939’da yetkililer, sakat çocukların ebeveynlerini, çocuklarını pediatri kliniklerine bırakmaya teşvik etmeye başladı. klinikler aslında, özellikle genç hastalarını ölümcül dozda ilaçla ya da aç bırakarak öldüren tıbbî personelin işe alındığı birer ölüm koğuşuydu. öldürme programı sonunda 17 yaşına kadar olan gençleri de kapsadı. planlayıcıları, programı hastaneye yatırılmış yetişkinleri de içerecek şekilde genişletti. adolf hitler, 1939 sonbaharında programa katılan personeli adlî takibattan koruyan gizli bir yetki belgesi imzaladı. programda görev alanlar, gizli girişimlerine “t4” adını vermişti. t4 çalışanları altı adet gaz odası kurdu. kurbanlar, bu merkezlere vardıktan sonra saatler içinde, duş tesisatı olarak kamufle edilmiş gaz odalarında saf karbon monoksit gazı kullanılarak öldürüldü. t4 görevlileri cesetleri krematoryumda yaktı. daha sonra işçiler büyük bir yığından, yakılan kurbanların küllerini alarak hayalî bir ölüm nedeni belgesiyle birlikte akrabalarına göndermek üzere vazolara koydu.

    yaygın kamuoyu tepkisinden ve protestolardan dolayı hitler, ağustos 1941’de programın durdurulmasını emretti. ancak yine de, alman sağlık hizmeti çalışanları ağustos 1942’de cinayetlere kaldığı yerden devam etti. yeni girişim, yerel makamlara çok güveniyordu ve daha gizli öldürme yöntemi olarak zehirli iğneyi ve aç bırakmayı uygulamaya sokuyordu. alman işgali altındaki doğu’da, ss ve polis birimleri on binlerce sakat hastayı da toplu halde vurarak ve gaz vagonlarında öldürdü. “nihai çözüm”ün planlayıcıları, yahudileri öldürmede t4 operasyonu için özel olarak tasarlanmış gaz odalarını ve krematoryumları kullandılar. kendilerini bu ilk toplu katliamda güvenilir olarak gösteren t4 personeli, daha sonra dikkat çeken bir biçimde belzec, sobibor ve treblinka ölüm merkezlerinde görevlendirilen alman kadro arasında yer aldı. cinayetler geriatri hastalarını, bombardıman kurbanlarını ve zorla çalıştırılan yabancıları da kapsayacak şekilde yaygınlaşarak savaşın son gününe dek sürdü. tarihçiler, “ötenazi” programının, tüm safhalarında 200.000 kişinin hayatına mal olduğunu tahmin etmektedir.

    netflix'te kısa bir filmi var günahlarımızı bağışla
  • wikipedia dan kopyala yapıştır yapmayın suraya..
hesabın var mı? giriş yap