• "türkiye'de faşizme ve emperyalizme samimiyetle karşı çıkma, her türk vatandaşının görevidir, namus borcudur, insan olma haysiyetinin gereğidir. faşizme ve emperyalizme karşı çıkmayan, samimiyetle bunu kınamayan bir toplumun mevcut dünya koşulları içinde insanca yaşamaya, insan olmaya, haysiyetli bir yaşam sürmeye hakkı yoktur."

    (ankara 8. asliye ceza mahkemesi - 25.06.1975 tarih, 1975/106 esas, 1975/297 karar)
  • iş mahkemesinde görülmekte olan bir davada; davalı vekilinin, başka bir iş mahkemesince verilen ve mevzuu aynı olan bir kararı emsal olması amacıyla dosyaya sunmak istenmesi üzerine, verilen ara karardan bir kesit:

    "mahkememiz hakimi 40 yıllık hakim olduğundan, başka mahkemenin kararının alınmasına yer olmadığına ve evrakının iadesine karar verildi."

    (ilgili kararın yer ve zaman bilgilerine ulaşılamamıştır.)
  • denizli 7. asliye ceza mahkemesi'ndeki, 9 sanığın tutuksuz yargılandığı gezi eylemlerine ilişkin
    davada beraat kararı veren hâkim haki öncü ise, kararında şu gerekçelere yer verdi:

    "ülke tarihine bakıldığında; farklı düşünen değerler, ağırlıklı olarak ölümleri sonrasında zenginlik kabul edilirken, yaşarken tehlikeli görülmüştür. bu kişilerin ölümü ile birlikte iadeyi itibarlarının verilmesine çalışıldığı, hatta ülkemiz dışında olan bazı mezarların getirilmesine çabalandığı görülmektedir. 12 eylül 1980 ıhtilali öncesinde halkın özgürlüğü için mücadele ettiğini söyleyen sol görüşlü gençlerle devletin bekası için mücadele ettiğini söyleyen ülkücü gençlerin binlercesi bir oyun sonucu yok olmuştur.

    yaşanan darbe sonrasında 17 yaşında farklı düşünüyor diye asılan erdal eren’in ardından “son bakışta o gözler kaldı aklımızda” şarkısını dinler, farklı düşünüyor diye rahmetli muhsin yazıcıoğlu’na mamak cezaevinde yapılan işkenceleri dile getirdiği ‘üşüyorum’ şiirini okudukça yapılan zulümlere yanar, farklı düşünüyor diye yazar sabahattin ali’yi ıstranca dağları’nda öldürdüğümüze yanar, farklı düşündüğü için ülkemizden kaçmak zorunda kalan nazım hikmet’leri, ahmet kaya’ları başka ülkelerdeki mezarlarında ziyaret eder, çiçek bırakır, fatiha okur, son olarak da gezi parkı protestoları sırasında polis memurları tarafından atılan gaz bombasının başına isabet etmesi sonucu 268 gün komada kalan 15 yaşındaki berkin elvan’ın ölümüne yanar dururuz.

    türkiye’de 30 yıldır yaşanan terör sonrası terörü destekleyen bir etnik gruba dahi olgunlukla el uzatan, kucak açan devletin aynı olgunluğu farklı düşünenlere de göstermesi gerekir. bu cennet vatanımız hepimizindir. doğu'suyla, batısıyla, kuzeyiyle, güneyiyle, hangi etnik kimlik olursa olsun, hangi inanca hizmet ederse etsin, farklılığı, zenginlik olarak görüp kabul etmek gerekir. ayakta duranı, oturanı, yürüyeni, tencere tava çalanı, ışık yakıp söndüreni, tehdit, tehlike olarak görmek, sesini kesmek için mücadele etmek, bırakın ilerisini demokrasi ile bağdaşmaz. şiddet unsuru taşımayan, sadece etkiye tepki ölçüsü doğrultusunda tepki gösteren, bu sanıkların suç işleme kastı ile hareket etmediklerinin düşünülmesi gerekir. ayakta duranı, oturanı, yürüyeni, tencere tava çalanı, ışık yakıp söndüreni tehdit, tehlike olarak görmek, sesini kesmek için mücadele etmek bırakın ilerisini demokrasiyle bağdaşmaz. şiddet unsuru taşımayan, sadece etkiye tepki ölçüsü doğrultusunda tepki gösteren bu sanıkların suç işleme kastı ile hareket etmediklerinin düşünülmesi gerekir. el ele, kol kola, göstericimizle, polisimizle, askerimizle, sağcısıyla, solcusuyla, inananıyla, inanmayanıyla, bir halay çeker gibi aydınlık geleceğe yol olmamız gerekir.

    çoğunluktan farklı düşündüğü ileri sürülen bir avuç gencin, devlet için tehlike görülmemesi gerekir. bırakın insanlar farklı olsun, farklı düşünsün. farkındalıklarını dile getirsinler. valilik makamı tarafından çoğunluğun görüşünde olmayan hiçbir gösteri için ağırlıklı olarak izin verilmediğinden, farklı olan farklı düşünen hiç kimsenin ülkemizde gösteri veya toplanma hakkı ne yazık ki görülmemektedir. bırakın toplantı ve gösteri yürüyüşüne valilik makamlarının izin vermesi, bu günlerde cumhuriyet savcıları tarafından yapılması düşünülen operasyonların dahi izni validen alınması yönündeki düşünce ve tasarıların tamamıyla ne demokrasi ile ne de hukuk devleti ile bağdaşmayacak bir düşünce ve düzenleme olacağı açıktır. ne yazık ki ülkemizde şu an, farklı düşünen kitlenin sindirilmesi sürecinde, ülke genelinde itfaiyelerin kullandığı sudan çok toma araçlarının su kullandığı ve göstericilere su sıktığı ortadadır. sıkılan suyun da insan için zararlı olacak kimyasal madde ile karıştırılmış su olması, gösteri yapmaya çalışan vatandaşların direkt meydanlarda sıkılan kimyasal sularla cezalandırılmasının amaçlandığı gerçektir."
  • "hâkim; insana, tabiata, gerçeğe, olağana sırt çevirmeden ve katı kalpler içinde sıkışıp kalmadan uyuşmazlığa insan kokusu taşıyan bir çözüm getirmek zorunluluğundadır."

    (yargıtay 1.hd., 31.12.1976 t., 1976/9370 e., 1976/13138 k.)
  • eskişehir'de geçtiğimiz yılın (2014) şubat ayında, sahiplendiği kediyi evinde bıçakladıktan sonra kafasını dolu su damacanasıyla ezerek öldüren ve görüntüleri sosyal paylaşım sitesinde yayınlanan, kamuoyunda "kedi katili" olarak bilinen 21 yaşındaki üniversite öğrencisi mustafa can aksoy hakkında, kendisine ait olmayan hayvanı öldürdüğü gerekçesiyle eskişehir 4. asliye ceza mahkemesi'nde "mala zarar verme" suçundan 4 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

    eskişehir 4. asliye ceza mahkemesi hakimi oğuzhan selçuk, 06.01.2015 tarihinde yapılan 3. duruşmada verdiği ara kararda; emniyet müdürlüğü'ne yazı yazılarak, bir pet shop yetkilisinin mahkemeye bilirkişi olarak katılarak kedinin fiyatının tespit edilmesi amacıyla duruşmayı 26 şubat 2015 tarihine erteledi.
  • (bkz: 5 ağustos 2013 ergenekon davası kararları) kısa ve nihaî kararlar için ilgili entry: #35918500
  • lafı götünden anlamak olacak ama şeriyye sicilleri ve kadı sicilleri de tarihi mahkeme kararlarıdır.

    http://www.kadisicilleri.org/
hesabın var mı? giriş yap