tavan
-
catlaklar, tumsekler, cukurlar; hulasa yeryuzundeki butun yaralarin minik ornekleriyle doludur. uygun isikta kolayca, uygunsuz isikta zamanla farkedilirler. en iyisi betonarme karkas bina tavanidir; sivanmis ve boyanmis. deprem veya ust komsudaki onarim isleri nedeniyle haritaya yeni sekiller eklenebilir ve ne guzel de olur; boylelikle “catlagi sivama ve sivatma” sebzesine mantikli bir gerekce de getirilebilir.
goz cisimcikleriyle oldugu gibi, tavanla da saatlerce oyalanilabilir, uykudan once. 1911’de tavani kesfe cikan yuzbasi scott ve adamlari donarak olmuslerdir, ki bu husus tavani antarktika ile ayni sinifa sokar. -
tavanda ayak izi birakmanin guzel bir yolu icin (bkz: perdeleme)
-
(bkz: tavan fiyat)
-
-
(bkz: peak)
-
(bkz: ceiling)
-
-
uykuya gitmeden önce gözlerin yapıştığı yerlerden biri.
(bkz: tavan boyasi) -
ab-ı hayat.bak bak dur.bak bak amuda kalk yatakta.uzaktır çok bunlar.
(bkz: yetişemiyorum)
(bkz: kırmızı dutları yiyemiyorum) -
dünya gezegeninde sevişme eylemi halinde bulunan bazı erkeklerin altında kalan kadın ırkından bir takım bahtsızların bu hayattan yanlarına alacakları son manzaradır.
"tek kat kireç geçtik mi, olur sana badana"
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap