tegin

• eski türklerde prenses.(gerhard doffler)
  eski türklerde prens,hükümdarın oğlu. isim olarak da kullanılmıştır.((j.p.roux)
• (bkz: teginçe)
• tigin eşdeğeri, soylu kişi, prens anlamına gelen eski türkçe sözcük. tekin ile bağı olma olasılığı çok güçlü. değmekle bağı olmalı ama somut izini bulamadım.
  ayrıca (bkz: değin), tek durmak.
• islam öncesi dönemde türk devlet teşkilatlanmasında hükümdar ailesine mensup erkek çocuklara verilen addır. kullanılışınaköktürk^*döneminde kitabelerde, ak hunlar döneminde de paralarda rastlanmaktadır. ordu başında bir bölgenin idaresinden sorumlu kılınmışsa yabgu veya şad unvanıyla birlikte anılmış, genelde bir ordunun veya bir bölgede yerleşik olan herhangi bir halkın başına idareci olarak atanmıştırlar. (bu uygulama selçuklu ve osmanlı dönemindeki "sancağa çıkma" uygulamasının öncülüdür)
  
  töreye göre veliaht tayin edilen teginin haricinde diğer teginlerin de tahta çıkma hakkı bulunmaktadır. her dönemde rastlanan taht kavgaları da hakimiyetle sonuçlanaması halinde farklı devlet yapılarının ortaya çıkmasına, bölünmesine zemin hazırlamıştır.
  
  dikkat çeken bir başka husus da hükümdarın “hatun” olamayan eşlerinden (başka ülkelerden gelen prensesler) olma çocukların ne kadar yetenekli olursa olsun tahta çıkma hakkına sahip olamamış olmasıdır. köktürk kağanı mukan’ın ta-lo-pien (tarban) adında başka bir eşinden olma oğlunun, yetenek olarak uygun olsa da annesi “hatun” olmadığı için veliaht olarak kabul edilmemesi örneğinde görülmektedir. onun yerine töre gereği kardeşi taspar (t’o-po) geçmiştir. taspar daha sonra ölmeden evvel kardeşine sadakatini göstermek için kendi oğlu yerine kardeşinin oğlu ta-lo-pien’i veliaht göstermek istemişse de bu teginin veliahtlığı da aynı gerekçeyle kabul görmemiştir.
• araba paspas ve kilif ureticisi. siparis verdim izlenimime gore editlerim.