• yun. deniz. (belirli, di$il) sanirim özellikle akdeniz'i belirtiyor. talasemi burdan kaynaklansa gerek.
  • (bkz: tallahassee)
  • halikarnas balikçisi' nin bir öyküsünde, yasli ve kör bir balikçinin denize çiktigi zaman söyledigi sözde yer alir: "thalassa, thalassa, farmakemeni!".
    "deniz, deniz, zehirli ilaç" demekmis sanirim (zehirli' yi karsilayan farmakemeni sözcügünü yanlis yazmis olabilirim).
    deniz tutkusu için en dogru tanimlama olabilir mi, olabilir.

    (farmakemeni değil farma kemenikos imiş)
  • fransiz tv5 kanalinda yayinlanan deniz belgeseli.
    konularini denizin kenarinda kumdan kale yapmaktan üçbin metre derinlikte maden arastirmalarina kadar degisik bir yelpazeden secer. ancak ve ancak deniz konusunda gayet bilinçli bir toplumdan çikabilecek çok kaliteli bir programdir
  • su olarak da kullanılabilir.
    söylemesi zevkli yunanca kelimelerden biri daha.

    (bkz: zevk)
  • giannis pariosun fellik fellik aradiktan sonra sevgili dostum wq araciligiyla buldugum sarkisi.. turkiyede ayni muzik esliginde, sezen aksunun dehset sozleriyle aglama anne olarak dinlenilmis, sevilmistir.. lakin ben bu sarkiyi annemin disinda biri icin dinlemek istedigimden dolayi olacak, orijinal versiyonunu bu kadar aramak zorunda kaldim sanirim. bir de panonun o basarisiz muzik secimlerinin arasindan siyrilir surekli, sarabinizi yudumlarken, aklinizdan turlu dusunceler gecirirken gelir bulur sizi.. o an, o gun unutulmaz kolay kolay. bir de kendisine dusunceler addedilen, icinden mumun yansiyan diger yuzunu sizinle paylasiyorsa ya da paylastigini dusunuyorsaniz.
  • stamatis spanoudakis'in bir albümü.
  • (bkz: talassa)
  • denizi gören onbinlerin tüyler ürperten çığlığı.

    (bkz: anabasis)
    (bkz: xenophon)
hesabın var mı? giriş yap