the boatman's call *
-
nick cave and the bad seeds'in 1997 tarihli albumu. nick cave'in ilk donemlerinden sonra zor gelebilecek olsa da kronolojik gidip let love in'den sonra dinlendiginde cok da sasirtici degildir. sarkilar ve sozler had safhada ice donuktur, bir kismi cave'in sona eren evliligi bir kismi da pj harvey icin yazilmistir. din temasi da pek belirgindir yine. ayrica piyanoya bkz vermeden de gecemeyecegim bi durum var, buyrun dinleyin. [nick cave sanirim hic bu albumun ve singlelarinin kapaklarindaki kadar karizmatik ve guzel olmamistir, oha ya.]
-
(bkz: where the wild roses grow)
-
(bkz: green eyes)
-
hissel anlamda cokus yasanmak istendiginde, iyi hissetmemek arzu edildiginde basvurulan nadide album.
-
içinde "iyi değil" denebilecek tek bir şarkı bulundurmayan inanılmaz albüm.. özellikle günün şu saatlerine de bayağı bir yakışıyor şahsi kanaatimce..
1-into my arms
2-lime-tree arbour
3-people aint no good
4-brompton oratory
5-there is a kingdom
6-are you the one that i have been waiting for
7-where do we go now but nowhere
8-west country girl
9-black hair
10-idiot prayer
11-far from me
12-green eyes -
where the wild roses grow şarkısını içermeyen albüm zira o şarkı murder ballads albümünde bulunmakta.ama albüm gerçekten mükemmeldir, en güzel şarkısı ise kanımca idiot prayerdır
-
gunluk kullandigim kelime miktari, cok da ovunulecek duzeyde degil;kabul. lakin the boatman's call albumunun hem bizzatihi kendisini, hem outtake'lerini tarif etmek hususundaki yetersizligimin nedeni bambaska bisi herhalde. evvela manzarayi tasvir edelim;mevsimlerden yaz, hava** pek bir sicak, mutemadiyen terlemekteyiz, bir de bendeniz sahsen ("kiskananlar catlasin" tadinda beyan edeyim) son senemin en guzel 2,5 ayini da yasamaktayim. az biraz da keyifler yerinde, aciyoruz gogol bordello, erasure', drip drop teardrop ile cardigans, riot city blues;az bile geliyor aciyoruz bir call me.. iste sonra ne oluyorsa, bir anda film kopuyor. bir bakiyorum, ulan ziplamaktan bitap dusmus bendeniz, into my arms, where do we go now but nowhere, far from me, i do dear i do, idiot prayer acmisim agladim aglayacagim. ostrojen mi her seye kadir, hava sicakligi mi bizzatihi dengeleri alt ust etmeye yeterli, the boatman's call sahane gerisi bahane mi,ben anlayamadim bir turlu.
insanliga miras olabilir bu album, ciddi suphelerim var bu konuda. -
uzunca bir vaktiniz varsa, gündelik telaşeye bir ara vermek isterseniz, gerçek anlamda düşünmek için malzeme ararsanız, bu albüm biçilmiş kaftandır.
albüm; insanlar, tanrı ve aşk arasındaki ilişki üzerine yazılmış müthiş güzel sözleri içerir.
into my arms parçasında kişinin tanrı inancını sorgulatacak güçte bir aşkın mükemmel bir tasviri var:
and i don't believe in the existence of angels
but looking at you i wonder if that's true
(ve meleklerin varoluşuna inanmıyorum/ama sana bakarken bunun doğru olduğundan şüphe ediyorum)
bromptom oratory parçasında yine ilginç bir bölüm:
no god up in the sky
no devil beneath the sea
could do the job that you did, baby
of bringing me to my knees
(ne gökyüzünde bir tanrı/ne denizin altında bir şeytan/senin yaptığın işi yapabildi, bebeğim/beni dizlerimin üzerine getirmeyi)
not: çeviriler hatalarıyla birlikte şahsımındır. -
her notası, vurgusu, melodisi içime işlemiş albüm. şimdi işyerindeyken şarkı listesine tek tek göz atışım bile şarkıların kafamda çalmasına yetiyor. viski de olacaktı ki, ahhhh.
-
bir nevi ayin niteliğindeki albüm.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap