• thornton wilder'a 1928'de ilk pulitzer ödülünü kazandiran enfes romani.
    kitapta olaylar 20 temmuz 1714 tarihinde peru'da bir köprünün yıkılması ve 5 kişinin ölmesi ile başlar.bu trajik olaya şahit olan biri vardır:bir misyoner olan juniper.juniper bu olayı fena halde kafaya takar, bu olayı tanrının tezgahladığını düşünmektedir ve neden özellikle "bu" insanların öldüğünü bulmak üzere araştırmalar yapar, herkese ölenlerin hayatları hakkında binlerce soru sorar.6 yıl boyunca kasar bu şekilde ve bir kitap yazar sonunda.fakat bu kitap pek hayır getirmez juniper'e, zira yakarlar kendisini.kitabı spoil etmekte hiçbir sakınca görmedim, çünkü thornton amca kitabın daha başında kendi spoil etmiş zaten yakıldığını söyleyerek.ha bu kazada ölen her bir kişinin hayat hikayesini yazsam spoil etmiş olur muyum, evet olurum.marquesa de montemayor, pepita,esteban,uncle pio ve don jaime'nin hikayeleri kitabın 3 bölümünü kaplamaktalar; başını ben söyledim bir de son bölümden güzel bir alıntıyla bitireyim bu entryi; kitabın son cümleleri:
    "we ourselves shall be loved for a while and forgotten.but love will have been enough; all those impulses of love return to the love that made them.even memory is not necessary for love.there is a land of the living and a land of the dead, and the bridge is love, the only survival, the only meaning."
  • mary mcguckian'in yonettigi robert de niro, harvey keitel, gabriel byrne, kathy bates, geraldine chaplin ve f murray abraham'in basini cektigi hayvani bir kadroya sahip thornton wilder uyarlamasi. 2004 yilinda gosterime girecekmis, agzimiz sulanaraktan bekliyoruz...
  • yazarın annesine ithaf ettiği kitabıdır.
    "butun bunlar bir tesaduf olamaz" düşüncesini inceler. çok etkileyici bir konudur. filminden hayır beklememekteyim. bir titanic faciası olacak gibi...
  • peter greenaway'in pek sevdigi bir kitaptir.
  • peru'daki san luis rey köprüsü 20 temmuz 1714 tarihinde, üzerinden geçmekte olan beş kişiyler beraber yıkılır. burası gerçektir. thornton wilder ın karakterleriyse kurmacadır. peder juniper, bu beş kişinin aynı anda aynı köprüde aynı şekilde ölmesinde, tanrının niyetlerini keşfetmek için bir ipucu arar kitap boyunca ama ciddi bir sonuca ulaşamaz. pederin kitabı (bizim okuduğumuz pederin kitabı değildir), kendisiyle beraber bir ilkbahar günü kasabanın önünde yakılır. bana kalırsa köprüde ölen karakterlerin ortak noktası hepsinin de sevdiklerinden karşılık görememeleri. aynı anda bunca mutsuz kişinin ağırlığına dayanamadığından çöktü bence köprü.

    1984 yılında cemil meriç ve emekli öğretmen sevdiği lamia çataloğlu (bkz: jurnal) tarafından "köprüden düşenler" ismiyle türkçeye çevrildi bu kitap (tur yayınları). daha doğrusu cemil meriç görme yetisini kaybettiği için lamia hanım okumuş, cemil bey de çevirmiş. "bir ölülerin dünyası var, bir de dirilerin, sevgi aradaki tek köprü.." cümlesiyle biten bir kitabın iki aşık tarafından çevrilmesi de apayrı bir ruh katmış kesinlikle. yeni basımı yok ama ben bir gün birilerinin yeniden basacağından umutluyum.
  • lisede bize dayatilan bu kitap cok sevdigim ingilzce dersini bir ay boyunca kabusa donusturmustur. "ulan ben kestirdim bunun konusunu, sallarim biseyler" dusuncesiyle bastan savma okun(ma)mis, tartisildikca aslinda derin bir kitap oldugu, pek sallamanin musait olmadigi ortaya cikmistir. sonucta ders hocadan kacmak amacli bir kedi fare oyununa donusmustur.
  • efenim "kral san luis köprüsü" diye çevirenler olduğu kadar ispanyolcadan uzaklık nedeniyle "kral saint louis köprüsü" diyenler de vardır.

    kitabı kadar sürükleyici olmayan filmi de mevcut. hayat, yollar, keşişmeler, mutsuzluklar, farkına varmalar, vazgeçmeler, pes etmeler, tekrar başlamalar, umut, beklenti... velhasıl hayata dair ne varsa kitapta yaşarsınız, okursunuz, yeniden canlanırsınız.

    filmi seyrederken ingilizce konuşup da özel yerleri, özel isimleri, yer adlarını genizden, ispanyol aksanıyla ifade etmeleri komik gelmiştir bana, o ağır tempoyu gülümseterek hızlandırmıştır.

    "aşk hiç bir zaman eşit olmamıştır, iki taraf birbirini eşit sevemez, elbet biri diğerinden daha fazla sever" gibi sözler mevcuttur.
  • teknik açıdan kusursuz bir metin. yani suyu döndüren çarkları birbirlerine bağlayan kanallar en verimli biçimde tasarlanmışlar ve çarkların kanatları da suya girip çıkarken ışıldayıp göz alıyorlar. ayrıca suyu da çok lezzetli ama o kadarını da okuyacaklar kendileri bulsun.
  • kitabı şurdan okumaktayım, siz de okuyabilirsiniz; şayet tanrı'nın niyetini merak ediyorsanız:

    http://www.koprudendusenler.cemilmeric.net/3.html
  • "hay una tierra de los vivos y una tierra de los muertos, y el puente que las une es el amor, lo único que sobrevive, lo único que tiene sentido."
    wilder, thornton - el puente de san luis rey
hesabın var mı? giriş yap