• isvecli guzide prog rock insani roine stolt'un dahil oldugu yeni prog-rock supergroup. the music that died alone ile 2003 yilinin en guzel prog albumunu yapmis olmalari neticesinde gonullerde taht kurmuslardir. muziklerinde flut, mandolin ve saxofona da yer vermeleri bir diger artidir.

    kadro:
    andy tillison - k,v
    roine stolt - eg,v
    david jackson - sax, flut
    sam baine - piano
    jonas reingold - b
    zoltan csorz - d
    guy manning - ag, mandolin, v
  • hatta bir adim daha ileri giderek the music that died alone'un son 5 yildir yapilmis en iyi prog rock albumu oldugunu soylemekte de sakinca gormuyorum.
  • the world that we drive through albumleri heyecanla beklenen grup.
  • the world that we drive through albumleriyle beni sasirtmamis gruptur. ilk albumden cok daha oturakli ve karakterli bu albumle her ne kadar ilk albumdeki ruh ve heyecani aratsa da yine mukemmel islere imza atacagini belgelemis progressive rock grubudur; sevilesi, tapilasidir.
  • ayni zamanda bugune bugun kendileri hakkinda sadece 1 (yaziyla: bir) yazarin entry girdigi gruptur. yaziktir gunahtir. hatta ayiptir !

    (bkz: ayip, çoh ayip)
  • grup, gerçek anlamda bir "grup" olabilmek ve rahatça turlayabilmek için ciddi bir kadro degisikligi yapti. gitarlarda bizi bizden alan roine stolt'un yerine yine çok basarili bir isim olan karmakanic gitaristi krister jonsson ve davuldaki genç yetenek zoltan csorsz'un yerine de the flower kings'in eski davulcusu jaime salazar geçti. tfk'den ayrildiktan sonra 5 seneye yakin bir zamandir prog rock'tan uzak kalan jaime salazar'in geri donusu acisindan heyecan verici bir gelisme ama sanirim zoltan ve roine'siz bir the tangent, bahsi geçen muzisyenlerin yerlerine kim gelirse gelsin yurek burkacak gibi gozukuyor. jaime salazar'in, olayi gurur meselesi haline getirip kendisini the flower kings'teki yerinden eden zoltan'dan rovansi alip alamayacagi da ayri bir merak konusu tabi.
  • gerçekten mükemmel bir grup. oldukça kaliteli muzik icra ediyorlar. yer yer caz esintileriyle de muziklerini pek güzel süslüyorlar. özellikle flüt ve saksafonun varlığı işi çığrından çıkarıyor resmen, tadından yenmez bir hale sokuyor. the music that died alone gibi de mükemmel bir albümleri var. mutlaka dinlenmeli.
  • yeni kadrolariyla kaydettikleri ilk album a place in the queuesubat 2006'da raflarda yerini alacakmis. bakalim roine'siz nasil bir sound'a burunecekler...
  • enfes tadda bir gruptur özellikle cantermemorabilia adlı şarkılarını dinlerseniz grubun kısa bir özetini almış olursunuz. yaptıkları şeyin kaliteli müzik olduğunu her anlamda anlatabilmeyi başarabilmiş grup.

    the music that died alone'un ise birçok yazar, çizer, internte girer tarafından en iyi progressive rock albümleri arasında görüldüğünü de eklemek gerkir.

    progressive diyince aklına kafayı kırar derecede komplike ve hızlı gitar soloları, aksak ritmli, çift kroslu davul gelenlerin dinelememesi gereken bir grup.
hesabın var mı? giriş yap