• murray bartlett (looking), connie britton (nashville), jennifer coolidge (2 broke girls), alexandra daddario (true detective), fred hechinger (eighth grade), jake lacy (girls), brittany o’grady (little voice), natasha rothwell (insecure), sydney sweeney (euphoria) ve steve zahn (treme) gibi isimlerin yer alacağı, çekimleri hawai'de yapılacak olan hbo mini dizisi.

    --- spoiler ---

    created, executive produced, written and directed by mike white, the series is set at an exclusive tropical resort and follows the exploits of various guests and employees over the span of a week.

    --- spoiler ---
  • hbo'nun zenginler merkezli vasat mizahlı kara mizah dizilerinden biri. muhtemelen succession, the righteous gemstones hakettiğinden fazla övgü alınca(elbette güzel ve izlenebilir olabilirler ama feci arrested development çakmasılar) bir tane daha sıkıştıralım demişler.

    bu dizilerin bütün temeli delüzyonel ve aşırı mal-gerizekalılıkta öyle böyle değil baya çığır açan zengin tasviri yapmaya çıkıyor. yani o kadar garip bişey sunmuyorlar, aşırı sığ sularda yüzüyorlar. succession elbette safi kelime oyunundan ibaret zekice gözüken küfürlü diyaloglarıyla diğerlerinden daha kaliteli gösteriyor ama onun da bir numarası yok.

    white lotus'a gelirsek bizdeki yaz dizilerinin biraz daha büyük bütçelisi gibi düşünün. elbette bir murder mystery saçmalığına bağlayacaklar gibi ama genel konsept orospu çocuğu ve gerizekalı ah şu zenginler temasıyla aşk-meşk mevzuları. elbette hbo yapımı değil de kanal d yapımı bir yaz dizisi olarak düşünürsek gideri var. ama portakal rengi filtreye alışmalısınız... alışırsanız klişelere rağmen zevk veriyor ve bu yeterli.

    7/10
  • müzikleri ve hawaii ve tabii ki hbo yapımı olması ile kendine çekti. bunun yanında amerikan pastası'ndan tanıdığımız stifler'ın annesi olan jennifer coolidge yer alıyor. bu kadın, bu dizide de bir haller içinde... masöze yapışırsa zaten hiç şaşırmayacağım. merakla diğer bölümleri bekliyoruz.

    edit: taze çıkmışken ilk bölümden sonra baya ara vermişim. ikinci bölümde biraz daha kafamdakileri görünce rahatladım. kimisi sosyal sınıf gözteriliyor vs diyor. tabii ki değiniliyor. herkesin personal space'ine baktığımızda veya aile olarak huzuru bulma adına veya ramak kala,bazen de bulup, hemen başka yere kanalize olduklarını görüyoruz. sezon sonuna doğru yine editlerim.

    edit 2: ilk sezon, beşinci bölüm itibari ile neredeyse olayların içindeki karakterlerin aslında okudukları kitap ile ilgili hayatlarını veya sistemini görüyoruz. bunları açıklayalım,

    olivia ve paula (don-atlet olan, sıçmaya bile birlikte giden kızlar)

    friedrich nietzsche - the portable nietzsche ve sigmund freud - the ınterpretation of dreams

    camille paglia - sexual personae ve frantz fanon - the wretched of the earth

    judith butler - gender trouble

    aimé césaire - discourse on colonialism ve jacques lacan - écrits

    rachel (şu zengin elemanla evli olan kadın)

    elena ferrante - my brilliant friend

    shane (zengin eleman, rachel'in kocası)

    malcolm gladwell - blink

    kanımca dizideki en tehlikeli birinci kişi tanya hanım, hani şu annesinin küllerini tekneden atmak isteyen ama atamayan. zaten orada annesine söyledikleri aslında kendisi. borderline'a sahip, inişli çıkışlı.

    diğeri de resepsiyondaki ve işletmeci olan armond. birikmiş katmanlarını alkol ve ilaçlar ortaya çıkartınca gerçek yüzünü görüyoruz.

    dizinin son bir bölümü kaldı. tabii ki insan kendi hayatında bazı fikirlere sıcak bakıyor, benimsiyor, onlarla besleniyor... günün sonunda da kendi kendime "niye ve neden bu kavga aküüüm?" diyorum. garipsiniz, gerçekten ama çok garipsiniz.

    siz bakmayın hbo yaz dizisi yapmış vs. diyenleri kitapları okuyanlar varsa ki hbo da zaten bok gibi yapım çıkartmaz, gayet de ağır bir dizi.

    edit 3: shane, sanırım senin "karma is a bitch" demene hiç gerek yok. balayını nasıl bu kadar zehir edebildin?
    quinn sanırım en iyisini sen yaptın adamım. hayat kısa, değerlendirmek lazım. bayan melinda, siz de artık öğrenmişsinizdir insanlarla ilgili dengesizlikleri.
  • bu hbo’da ki alexandra memesi sevdası bitmiyor arkadaş.herhalde dizi ayarlarken şöyle oluyor.hbo ile yakınlığı olan oyunculardan kimler boşta?efendim alexandra daddario şu an boşta.tamam o zaman diziye ekleyin ve senaryo da mutlaka meme gözüksün,meme önemli swh.

    diziye gelecek olursak şu an için daha iki bölüm izledim,karakterler tam tip olsada birinci bölümün başında ki havalimanı sahnesinde konuşma bölümüne nasıl evrelicek göreceğiz.
  • kadroda hem alexandra daddario, hem de sydney sweeney olunca ve bir de üstüne dizi hbo dizisi olunca izlemeden geçmek olmazdı. yapım, zaten 6 saatlik bir mini dizi... çok büyük bir şeyler beklemeyin, yerli televizyonlarımızın bir otelde geçen yaz dizilerini anımsatıyor. ya da işte tamamı bir otelde geçen komedi filmlerini...

    ilk 2 bölümü itibariyle, dizide biraz kara mizah ve biraz da ofansif mizah esintileri var. yer yer güldürüyor ama boş muhabbet de çok var. dizinin daha ilk sahnesinden en sonda büyük bir kaos çıkacağı bilgisi bize veriliyor. dolayısıyla bölümler biraz da bu büyük finale altyapı hazırlıyor. yani en son bölümünü, dizinin tamamını izlemeden diziye not vermek doğru değil...

    müzikleri beğendim, mekan (otel) eh işte, yoğun turuncu filtreyi hiç beğenmedim. ayrıca biraz daha hawaii manzarası iyi olurdu. sadece otelin çeşitli yerlerini kullanmışlar, dışarı çıkmakla uğraşmamışlar ve paraya kıymamışlar.

    vakit geçirmek için izlenebilir gibi... hbo'nun da yaz dizisinin izlemedik demeyiz.
  • türünün klasiklerinden olan gençlik eğlencelerimiz dawson's creek, freaks and geeks ve school of rock gibi yapımlara yazarlık yapmış mike white'ın şiddetle tavsiye ettiğim ekranlardan prematüre bir şekilde ayrılan enlightened'dan sonra, hbo için pandemi sırasında, üstelik acele ederek, yarattığı son bombası.

    sağlam bir sosyal hiciv diyebileceğimiz yapımı daha detaylı yorumlamak için iki bölüm daha beklemek gerekecek. daha ilk bölümden hem sinematik alanın hem de sosyal bilimlerin uğraştığı dünyanın birçok meselesine dair göndermeleri yakalayabilenler için şahane bir distopik deneyim olduğu da pekala söylenebilir. özellikle amerikan düşün dünyasından tüm dünyaya ve tabii türkiye'de her zamanki gibi sığ bir şekilde olsa da sözlük ve twitter ortamlarına yayılan "social justice warrior" meselesine olabildiğince çelişkilerle, ironilerle, simetrilerle dolu estetik bir pencere açmak için de ideal bir yapım.

    şimdilik okuduğum bazı yorumlar için:

    https://www.newyorker.com/…atire-of-the-white-lotus

    https://www.newyorker.com/…nd-appearing-on-survivor
  • mini dizi olarak yayınlanan ama dün çıkan habere göre; hbo'nun ikinci sezona yenilediği, mike white dizisi. zamanında ayıla bayıla izlediğim enlightened gibi olabilir sonu, ancak ikinci sezon başka bir tesiste başka karakterler ve oyuncularla olacakmış; her türlü izlenir.
  • dizi gerçekten bir sanat. keşke bitmese diye diye yedim 6 bölümü. her bir karakter ayrı ayrı özenle işlenmiş ve bize aktarılmış. kesinlikle pişman olmayacaksanız.
  • çok başarılı bir hbo işi daha. zaten harika bir kadro. ince ayrıntılarıyla düşünülmüş karakterle modern hayat bunalımını ve mutlu olma çabasını trajikomik bir biçimde anlatıyor.
  • mini dizi olarak yayınladığıı bilip başladığım, ikinci sezonun da olacağını öğrenmemle kendisini bekletecek bir dizi olma statüsünü gönlümde kazanmış hbo dizisi. bazı noktaları boş ve anlamsız kalsa da, birinci sezon finali aman aman tatmin de etmese sevdik seni the white lotus.
hesabın var mı? giriş yap