• (bkz: the hague)
  • tadindan yenmez konferans. 1 haftalik yari ciddi panayir. illa ki hos anilar.. ozluyorum.
  • bu yıl 36. sı yapılmış olan, her yıl hollanda'da yapılan konferans.
  • thimun milli bir konferanstir.

    kolej gencligimizin haberdar oldugu, azimsanamayacak bir miktarinin hayatinda cok buyuk yer edinmis konferans. lise mun konferanslarinin en buyugu hatta.

    efendim gunumuz kolej gencliginin hayatinda bu kadar buyuk yer kaplayan bu olaya yalnizca bes entry ayrilmasini esefle kiniyorum. banyodan yeni cikmis gotu boklu minibus girmis cerene duzinelerce entry doseyen sozlugumuz neden boyle ehemmiyetli bir konuyu iplememistir, anlayamadim.

    thimun ortamdaki buyukler ve birtakim hirsli arkadaslarimiz ne dusunurlerse dusunsunler aslinda bir konferans degildir. zaten icinde "un" harflerini tasimasi ciddiye alinmamasi gerektiginin en onemli isaretidir. konferans ruhuyla yanip tutusan, ellerinde resolutionlarla dunyayi degistirebilecekleri dusunceleriyle ici icine sigmayan, daha burnunun altinda tuyler yeni cikmaya baslamis genclik etraflarda dolasa dursun, thimun'u kopillerine sormak gerekir.

    thimun neden ciddiye alinamaz, alinmamali?

    - 300+ degisik temsilciligin bulundugu bir konferans yaparsan cocuklar arasinda, bu konferans bir halta yaramaz. niye? cunku asil konusmasi gereken ulkelerin temsilciliklerini sen gitmis, inek ogrenciler yetistiren okullara vermissindir, asil konusma yapabilecek, karizma yazabilecek akdeniz okullarina da ugandayi, papua yeni gineyi vermissindir. bir de komisyon olayi vardir, guvenlik konseyi, silahsizlanma komitesi dedin mi amerika konusur. insan haklari komitesi dedin mi dingiltere konusur. ama nedir? amerika'yi sen gidip hint okuluna vermissindir, eh irak'i pasa gibi ikiseksen bidoksan sarisin tas gibi bir italyan hatun temsil ederken ingiltere'yi kisa boylu, ne dedigi anlasilmayan bi cinli, amerika'yi da yine kisa boylu lahmacun kokan bi hintli karakuru bi kiz temsil etmektedir. ulan zaten komitede 350 kisi var, hele ki diyelim insan haklari komitesindesin bunlarin 300'u kiz, hepsi birbirinden tas, zaten konsantrasyon sifir, ben ne atp si harcayim allahin amerikasini ingilteresini dinleyecegim diye. zaten kilim ulkeye, bi de burada mi dinleyecegim? veririm oyumu iraga olay biter. bu nedenle sasirmayiniz oyle hurriyette "model birlesmis milletler gencleri kibris sorununu cozdu," "gencler kasmir sorununa baska bir bakis acisi getirdi," "gencler su sorununu cozdu" yazilarina. kulliyen yalan. kimse bi bok cozmedi kardesim. uganda delegesi hatuna yazdi, iki not atti, cevabi gordu, butun kankalari toplayip herkese zorluca oy verdirdi, kizin bes para etmez resosunu gecirdi, aksam da kizla afedersiniz felekten bir gece caldi. budur. bu boyle biline.

    ayriyetten kanun tasarisi diye turkcelestirilen uc sayfa kagidin "onerir, sunar, hos karsilar, amerika'nin gotunu yalar" laflariyla dolu oldugunu, iclerinden bir tanesinde de "boyle yapanin tiz kellesi vurula*," "delikanli ulke boyle yapmamali, yapanin anasi avradi olmali" gibi saglam laflar bulunmadigini kinamakla kalmaktayim.

    demek ki neymis? bir kez hague'e ayak basildi mi dunyayi unutmali, haftada ne kadar uluslararasi ortamlara entegre olunduguna bakilmalidir. gelgelelim bir de delegelikten kurtulup chair olmus iseniz deymeyin keyfinize, bir gunde vucut kimyaniz degisir, yok tom cruise'a benziyorsun, kravatin ne guzel, saclarin sahane olmus*.. diye.

    thimun milli bir konferanstir. bu aslinda cok guzel bir pundir. thimun bir "milli olma, bokunu cikarma" konferansidir. turkun gucu altinda ezilmeye mahkumdur.

    sadece thimun degil, butun mun konferanslarinda kural aynidir. hani biz dunyanin gidisati hakkinda saglam fikir sahibiyiz ama, kendi adima konusayim, milletin amacinin farkina vardiktan sonra iki dakika durup "ulan hatunlar bekliyor ama su resoyuda gecirelim, suriye susuz kalmasin" dediysem namussuzum.

    budur. evet.
  • bir baska husus daha vardir ki herseyden daha onemlidir, yanlis anlasilma olmasin tabii ki, thimun'a pek cok kisi keyfinden degil, amerika'ya universiteye kapagi atmak icin girer. saka degildir, girenlerin hepsi de dunya konularinda degisiklik yapmaya baya hevesli baslamisizdir. fakat ayri bir yuzu vardir bu olayin, ilk thimun konferansinda belli olur hersey:

    thimun'un turkiye'deki ayagina (timun) nasil cem duna, kemal dervis gibi simalar gelmisse kendisine de kofi annan gibi elemanlar gelmektedir. bu elemanlar konferansin 4500 delegesi ve ogretmeni tarafindan hayvanat gibi bir odatoryumda uzaktan gorulurken yalnizca otuz kadar secilmis "chair" adi verilen ogrenci guruhu bu tip unluleri yakindan gorme, konusma imkani bulur. ben bu sansli(!) otuz kisinin arasinda bulunmus olarak bu olayin bi halt olmadigina kalibimi basarim. benle beraber orada oturan 30kusur kisinin hepsinde o gunluk bir karizma artisi gozlemlenmistir, dogrudur, o gun milli acidan yararli olmustur. ama olayin kendisi trastir.

    klavyemin ingilizce olmasindan alinmasin kendileri ama ben kofi annan'in elini sikmis olanlarin arasindayim mesela.. bi bok yoktur arkadaslar. adamla oturup dunya hakkinda birsey konusmadik. oyle bir imkanimiz olmadi. ne yazik ki adam bize engin bilgi gorgu vermedi. el sikistik teker teker. otuzkusur kisi. how are you where are you dedik. ich mochte einen cig kofte dedik. qu'est ce que vous voulez dedik. o kadar. butun odatoryuma bir konusma yapti, sonra da gitti.

    besiktas'taki donerci daha iyi el sikiyor, bana inanabilirsiniz. ha olmasi gereken nedir? nick fury arkadasimizin anlattigi ugur dundar in yedigi pandikgibi ona 4800 kisinin onunde bir pandik atmayi isterdim. o zaman turk gencleri olarak birlesmis milletlerin nasil bi boka yaramadigini dunya televizyonlarinin onunde kanitlamis olurduk. bu ise inanarak yillarini vermis kofi abimize yazik olurdu ama dunya buyuk bir ders alirdi. "gotunu kollayamayan adam bizim sinirlari mi ayarlayacak?" derlerdi yillarca.. ne bilim. belki sonraki nesilleri gaza getirip birkac sene icinde boyle bir atraksiyon yapabiliriz.

    nice yillara.
  • insanın egosunu en iyi tatmin ettiği etkinliklerden biridir. eğer iyi bir delegeyseniz, başka bir insanı yüzlerce kişinin önünde göt etmenin hazzını yaşarsınız, damarlarınızdaki kan hızlı akmaya başlar. oeehh bunun dışında aslında kişinin politik düşüncelerinin de geliştiği yerdir. hiç farkında olmadan insanın bütün dünya görüşü bir hafta içinde değişebilir; ki bu genellikle iyi yönde olur. thimun'da amaç "kaç tane resolution geçerdim/parçaladım"; "kaç kişiyi ağlattım" gibi şeylerin çetelesini tutmak değil, dünyaya çok yonlu bakabilmeyi öğrenmek, dünyada kendinden başka insanların da olduğu gerçeğini benimsemektir.

    ha bi de breezer'ları devirmektir.
  • çok eğlenceli bir de o kadar ateşli tartışmaların geçtiği, lahey'deki aşmış model birleşmiş milletler konferansı. sabahı komitelerde ciddi ciddi başlayıp, konferansın sonuna yaklaşımla doğru orantılı olarak cıvıyan politik olay tartışımı gece yerini multi kültürel kop kop'a bırakmaktadır. gerçi gidilesi yerlerden olan jays kapanmış, üzmüştür. ama hala politika, tartışma, internasyonal boyutta insan etkileşimi gibi anahtar söz öbeklerini çekici bulan kişilere delicesine hitap eden, katılınası konferans. *
  • ned kelly's isimli barinda 20 metrekarelik bir alana dusen 100 insaniyla uluslararasi samimiyet ortaminin yakin temaslarla kuruldugu mun konferanslarinin en babasi
hesabın var mı? giriş yap