tit-for-tat ^*

• (ing.) kısasa kısas; mukabele-i bilmisil; misilleme.
  (bkz: retaliation)
• (bkz: this for that)
• prisoners dilemma durumunda, uzun vadede en karli strateji "nice" tit for tat'tir.
  nice tit for tat'te ilk girisim isbirlikcidir ^*. ileriki hareketler de diger oyuncunun verdigi karsiligin isbirlikci veya satici ^* olusuna gore sekillendirilir. o ne yaparsa ayni yapilir.
  "mean" tit for tat'te ise ilk girisim isbirlikci degil, saticidir. gerisi yine karsidaki ne yaparsa tekrarlamak seklinde olur.
  (bkz: oyun teorisi)
• (bkz: quid pro quo)
• (bkz: göze göz dişe diş)
• (bkz: kopartan friends replikleri/#15570077)
• aynı zamanda bir blue heelers bölümü.
• aynı zamanda 7th heaven on birinci sezon on beşinci bölümünün adı.
• oyun teorisinde tit-for-tat, 1970'lerin sonu 1980'lerin basinda robert axelrodun surdurulebilir isbirligi arastirmalari sirasinda anatol rapoport tarafindan bulunmus bir stratejidir.
  university of michiganda siyaset bilimi hocasi olan axelrod isbirliginin surdurulebirligi konusundaki arastirmalari sirasinda prisoner's dilemma oyununu merkez alan bir bilgisayar turnuvasi duzenledi. bu turnivada ekonomi, siyaset bilimi, psikoloji, bilgisayar muhendisligi ve matematik dallarindan uzmanlarin bilgisayar programi olarak gonderdikleri stratejiler, son turu belli olmayan (ama yaklasik 200-300 tur suren) tekrarlanan prisoner's dilemma^* oyunlarinda karsi karsiya geldi - ve bu karsilasmalardan en yuksek puani alan strateji o zamanlar university of torontoda psikoloji bolumunde calisan "anatol rapoport"un tit-for-tat stratejisi oldu.
  buna gore ilk turda isbirlikci olup daha sonraki turlarda rakibin yaptigini yapmak uzun vadede en yuksek isbirligini saglamaktadir. yani sizinle isbirliginde olan bir rakibe onun size davrandigi gibi davranarak sonsuza kadar isbirligini saglayabilirsiniz. tit-for-tat ayni zamanda son derece bagislayici bir stratejidir, ve surekli prisoner's dilemma oyunlarinda bagislayiciligin onemini de vurgulamaktadir. size random sekilde bir ya da birkac tur kazik atan rakibiniz isbirligine dondugunde onun sadece size attigi kazik kadar kaziklayarak, cok fazla cezalandirmadan, bir nevi buyukluk sende kalsin stratejisi uyguladiginizda en yuksek surdurulebilir isbirligi elde edilmektedir.
  bu stratejinin elegantligi sonucsal basarisinin otesinde basitliginden de gelmektedir. zira turnuvadaki diger stratejilere bakinca randomizasyondan degisik olasilik dagilimi hesaplarina kadar bircok karmasik strateji tit-for-tat'a gore cok daha vasat skorlar almislardir.
  tabii bunlara bakip da bir tane game theory dersi alip dersten etkilenmis bir kisim insanlar gibi hayatta en iyi strateji budur diyerek ota boka tit-for-tat uygulamaya kasmak cok da saglikli degil, zira oncelikle hayattaki her stratejik etkilesim prisoner's dilemma seklinde gerceklesmiyor, karsinizdaki aktorlerle sizin fiziksel durumunuz ve olay hakkindaki bilgileriniz her zaman simetrik olmuyor, ve karsidaki aktorler her zaman en rasyonel canlilar olmayabiliyorlar. mesela trafikte izbandut gibi bir adamin arabasina carpip adam uzerinize sopayla gelirken "ben once bir vurmayim, sonra o vurursa ben de vururum, vurmayi kesince de vurmayi keserim" diye dusunen normal boyutlarda bir insanin hayatta cok ileri gidemeyecegi cok aciktir.
  ve son olarak da (bkz: hakkımda ne düşünüyorsan allah iki katını versin)
• (bkz: mütekabiliyet)