• yeni dönem belgesel yönetmenleri arasında çok müstesna bir yere sahip saygı duyulası kişi. atatürk belgeseli ile "ulan sittin senedir atatürk der durursunuz ama şöyle güzel bir belgesel yapamadınız. alın işte" demiş ve envai çeşit ödülü silmiş süpürmüş, ardından dijital numaralarla süslemeye kalktığı ama teknolojide bazı sorunlarla karşılaştığı için mükemmel olması gereken nemrut belgeselinde 1-2 puanı kırmıştır. bu güzide insan ile ilgili bilinmeyen yön ise kendisinin aşmış bir basketbol yeteneği sahibi olmasıdır. robert kolej tarihindeki en önemli basketbolcu sayılabilir. yıldız takımdayken kendi yaş grubundaki en önemli skorerdi. o zamanların efsane ismi ufuk sarıcanın eline vermeyi başarmış, yıldız milli takıma çağrılmıştır. ancak 1989'da türkiye yarı finallerinde bir zeyrek-karşıyaka karşılaşmasında kalçasının kırılması üzerine basketboldan kopmuştur
  • "kuruluştan kurtuluşa" belgeselini de çekmiştir arkadaş. ekip film patronu.
  • 8 mayista gosterime girecek hititler belgeselinin yonetmeni
  • 2 yıl süren yoğun bir çalışmanın ödülünü bu gece lütfü kırdarda hititler belgeselinin galası ile alacak olan genç metalürji mühendisi yönetmen
  • nemrut belgeseli ile chicago'da altın kamera ödülünü almıştır.
  • (bkz: gelibolu)
  • atatürk belgeseli, tanrıların tahtı nemrut dağı, çeliğin kalbi ereğli, hititler belgesellerinin genç ve başarılı olduğu kadar oldukça mütevazı yönetmeni.
  • jeremy ironsın kankası.
    "-jero canııım. yeni belgesel çekiyorum. bir seslendiriver."
    dediği an geliyor adam.
  • habertürk'te yayınlanan bir programda gelibolu belgeselinin kamera arkasını anlatırken konuyu hiçbir şekilde kendisine getirmeden, özel hayatına hiç değinmeden sadece ve sadece filmini anlatıp, emeği geçen hemen herkese teşekkür ederken gerek tertemiz türkçesi ve kendini çok rahat ifade edişi, gerekse artık unutulan bir değer olan mütevazılığı ile dolu dolu bir "helal olsun"u hakeden gencecik ve çok güzel insan.
    tam zıttı bir karakter ve filmi için:
    (bkz: teoman)
    (bkz: balans ve manevra)
  • kafasi karisik, her ne kadar, istedigi teknik imkanlari bulamadigindan dert yansa da, bence egosu, basarilarindan cok cok daha buyuk olan, konusmamiz sirasinda -ama hakkini yemiyeyim, alkol sisede durdugu gibi durmuyor- kullandigi her iki laftan birisi bu memlekette -sinema endustrisi anlaminda- bi halt olmaz olan, luzumsuz agresyona egilimli yonetmem
hesabın var mı? giriş yap