• coğrafi keşiflerin ilk zamanlarında, yeni keşfedilen toprakların paylaşımı konusunda anlaşmazlığa düşen ispanya ve portekiz arasında, papalığın girişimiyle, imzalanmış bir antlaşmadır. papalık; portekiz'e brezilya'yı, geriye kalan yeni keşfedilmiş bölgeleri de ispanya'ya bırakmıştır.
  • papa'nin avrupa disinda geri kalan dunyayi ispanya ve portekiz arasinda paylastirdigi antlasma. bu anlasmaya gore brezilya'nin batisindan baslayan, batidan gelip kuzey afrika'dan gecerek afrika'nin dogusuna sonra da guneyine uzanan hayali bir cizginin ic tarafi portekiz'in, dis tarafi ise ispanya'nindir. yani basitce soylemek gerekirse brezilya ve afrika portekiz'e, brezilya haric latin amerika ve kuzey amerika da ispanya'ya verilmistir. ispanya kalkip da portekiz'in alaninda bir koloni kurarsa, portekiz'in bunu ispanya'ya savas acmadan gelip isgal etme hakki vardir, ispanya'nin da "noluyor lan ben buldum orayi" deme hakki yoktur (ve de tam tersi).
  • 1494 yılında papa vi. alexanderın, ispanya ve portekiz arasında imzalattığı anlaşma.buna göre en başta cape verde adalarının 400 km batısından geçen bir çizginin batısı ispanyaya, doğusu ise portekize bırakılıyordu.ancak portekiz kralının yaptığı baskı ile bu mesafe daha sonra cape verde adalarının 1370 km batısı oldu.işin en ilginç yanı henüz o zamanlar amerika kıtası tam olarak keşfedilmemişti ve brezilyanın varlığı dahi bilinmiyordu, ama yapılan bu düzenleme ile brezilyada portekizin nüfuz alanına girmiş oldu.ispanya krallığı brezilya hariç tüm güney amerikayı ve orta amerikayı kolonileştirirken, portekiz afrikanın doğu ve batı kıyıları ile brezilyayı kolonileştirdi.bu anlaşmadan sonraki yıllar, portekiz hindistana batıdan giden ticaret yolunun hakimi oldu, bombay ve goaya koloniler kurdu, malacca ve macaoda ticaret ofisleri kurdu, ispanya ise doğudan hindistana ulaştı,filipinler ve endonezyada koloniler kurdu.
  • brezilyalılar'ın ana dilinin portekizce olmasına sebep olan anlaşma.
  • bir çağı tanımlayan antlaşmadır. ümit burnunun geçilmesiyle başlayan keşif çağı colomb'un yeni dünyaya çıkması ve bu antlaşma ile iyice hız kazandı. bir tarafta osmanlı altın çağını yaşarken öbür tarafta avrupa'nın osmanlı ya da iç karışıklık baskısından uzak iki devleti ispanya ve portekiz dünyanın o devirdeki süper güçleri olmuşlardır.

    komik aslında adamlar o kadar aşmışlardır ki dünyayı paylaşmışlardır. bu anlaşmadan sonraki yüzyıl dünyanın yaşanabilir ve doğal kaynakları olan her yeri keşfedilmiş ve kolonileştirilmiştir desek çok abartmış olmayız.

    bu antlaşmadan yüzyıl sonra portekiz kralı sebastian veliaht bırakmadan ölünce portekiz ile ispanya habsburg hanedanının ispanya kolunun egemenliği altında toplandılar. bu zamanlar avrupa'da din savaşlarının en yoğun yaşandığı zamandı ayrıca. savaşlar ispanya imparatorluğunun ekonomik durumunu çok derinden etkiledi ve ispanya'nın sömürge gücü duraklamaya başladı. özellikle ingilizlerin kuzey amerika'ya yerleşmesi ve ardından patlayan sanayi devrimi ispanya ve portekiz'in sömürge pazarındaki paylarının azalmaya başlamasına yol açtı ve bu anlaşma da tarihe karıştı.
  • türkiye'deki tarih eğitiminin, avrupa ile ne büyük ölçüde ayrıştığının delilidir. mesela bu antlaşmanın içeriğini veya imzalandığı yılı, 100 tarih öğretmenine sorsanız, minimum 90'ı bilmiyorum, cevabını verecektir. avrupa'da ise bu antlaşmanın ne olduğunu bilmemek, sizin lise tarih dersinden kalmanız için, yeterli bir sebeptir.
  • şu an okumakta olduğum stefan zweig - macellan kitabında da yer verilmiş antlaşmadır.

    öncesi ise şöyledir; dünyanın ilk denizci ulusu olma başarısını gösteren portekizlilerin ispanya ile giriştikleri egemenlik mücadelesinde, papa nın devreye girerek, 4 mayıs 1493 tarihli fermanla, dünyayı bıçakla böler gibi bölüp, batısı ispanya' nın (çünkü batıya sefer yapan cenova' lı kolomb' u destekleyen ispanyollar olmuştur.) doğusu portekiz' in şeklinde paylaştırmıştır. antlaşma öncelikle memnuniyetle kabul edilmiş; fakat daha sonra portekizlilier sınır çizgisinin biraz daha batıya kaydırılmasını talep etmiş ve tordesillas antlaşması ile yapılan yaklaşık 500 kilometrelik bu kaydırma işlemi henüz keşfedilmemiş brezilya' nın da portekiz in payına düşmesi sonucunu doğurmuştur.
  • hollanda, ingiltere ve fransa'nın artan deniz gücüyle birlikte sömürge bölgelerine diş bilemesi, portekiz'in ispanya etkisine girmesiyle 18. yy. içinde etkisini sonrasında geçerliliğini yitiren antlaşma.
  • çok acayip mantıksal hatalar ve cehalet içeren mamafih tarihin evrimi içinde kendi iç çelişkilerinin ötesinde sonuçlar doğurmuş bir garip antlaşma.

    bir defa antlaşmanın yapılmasının asıl nedeni ispanya'nın hindistan'ı kendine tapulama isteğiydi. ancak antlaşma taraflarının dünya coğrafyası konusundaki cehaleti yüzünden sonradan anlaşıldı ki aslında hindistan portekiz tarafında kalmış.*

    şöyle ki anlaşmayı yapanlar dünyanın yuvarlak olduğunu biliyorlardı ama büyüklüğü konusunda kesin bilgileri yoktu. dolayısıyla hindistan'ın antlaşmayla çizilen sınırların çok ötesinde hem de ulaşılamayacak adar ötesinde olduğunu tahmin edebilecek durumda değillerdi. halbuki ispanyollar işin başında kendilerine ayırdıkları bölgenin ilerisinde karayoluyla hindistan'a ulaşan bir batı geçidi olduğunu düşünüyorlardı. dünyanın ne kadar büyük olduğunu bilmediklerinden batı rotasıyla hindistan'a ulaşmanın anlamsız bir çaba olduğunun da farkında değillerdi. halbuki arada dünyanın tüm diğer su ve karaların toplamından daha büyük yekpare bir su kütlesinin olduğunun farkında değildiler.

    elbette bu ispanyol ve protekizlilere has bir cehalet değildi. hatta bu iki halk o sırada dünya coğrafyasıyla ilgili açık ara en bilgili iki halk. o kadar ki dünyanın yeni keşfedilen bakir bölgeleri konusunda birbirlerinden başka bir rekabet olasılığı vehmetmiyorlardı. ancak yüzyıldan kısa bir süre zarfında işin içine papalık fermanlarını umursamayan protestan zındıkları dahil olup dünya denizlerini hallaç pamuğu gibi atacaklardır.

    antlaşmanın ilk ve daha sonra revize edilmiş haliyle* avantajlı olan taraf portekizlilerdi. çünkü portekiz'in payına brezilya, afrika'nın tamamı, hindistan, çin, hindiçin ve endonezya'nın tamamı olmak üzere asya ve papua-yeni gine'yle avustralya'nın batı yarısı düşerken ispanya'ya brezilya hariç kuzey ve güney amerikalar ile karayiplerle o sırada henüz keşfedilmemiş avustralya'nın doğu kesimleriyle yeni zelanda kalıyor ki bu son iki bölgeye ilk gidecek olanlar ingilizler olup ispanyollara zırnık koklatmayacaklardır. allah'tan ispanyollar 50 sene sonra dünyanın ne kadar büyük olduğu fark edilince 45. boylamın doğu yarı küredeki karşılığını da işin içine sokan anti-meridiyen antlaşmasından önce filipinler'e el atmışlar da asya-pasifik bölgesinde iyice üçün birine kalmamışlar. mamafih sömürgeciliğin son yüzyılında protestan dünyanın bir başka gücü gelip filipinler'i ispanya'nın elinden zorla alacaktır.*

    işin portekiz boyutundaki dramsa çok daha büyük.* ispanya'yla ikili karşılaştırmada dezavantajlı olmasına rağmen her iki tarafında coğrafya bilgisinin kıtlığı nedeniyle ispanya'ya oldukça büyük bir gol atmış olan portekiz bu başarısının meyvelerini yiyebildi mi? ne mümkün! portekiz henüz nasıl bir belaya bulaştığına bile aymış değildir.

    portekiz'in asya ve afrika'daki yayılma hamlelerine vurulan ilk büyük darbe osmanlı türkiye'si eliyle geldi. kuzey batı afrika'da barbaroszadelerle yani cezayir, tunus ve trablusgarp'tan oluşan osmanlı denizci eyaletleriyle papaz olan portekiz burada bizzat kralını kaybetti. kaybetti derken mecaz anlamda değil gerçekten kayboldu. 1578'de vadisseyl muharebesi'nde genç kral sebastiao çatışma bölgesinden bozgun halinde geri çekilmeye çabalarken öldüğüne dair bir kanıt olmaksızın kayboldu. hatta buna dair bir efsane bile vardır. günün birinde kral sebastiao'nun gelip portekiz'e tekrar hakkı olan şanı kazandıracağına dair bir efsane. krala bağlı portekizliler kendisinin sağ salim geri dönmesini beklerlerken portekiz anavatanında iç savaş çıktı ve akabinde portekiz tacı ispanyol kralının eline geçti. dimyat'a prince giden portekiz kendi bağımsızlığını dahi kaybetmiştir.

    yüzyıllık ispanyol esaretiyle boğuşan portekiz için işler sahra altı afrika ve hindistan'da da hiç iyi gitmedi. afrika'daki ticaret postalarını hollandalı veya ingilizler oralara ulaştıkça kaybettiler. gerçekten de kayıpların kronolojisiyle batı avrupa limanlarına uzaklıkları aşağı yukarı doğru orantılıdır. yani portekizliler önce gelip tuttukları yerleri ilk gelen ingiliz veya hollandalılara karşı savunamayıp bıraktılar.

    hindistan'daysa önce müslüman güçlere karşı bir üstünlük sağladılarsa* da hemen ardından başının püsküllü belaları ingiliz ve hollandalılar buralarda da bitiverdi. bundan sonra portekiz yayılması fransa'nın da dahil olduğu bu yeni sömürgecilerin izin verdiği ölçüde korunabildi ki kalanlar hiç de elle tutulur boyutta değildi. bunlar çin denizi'ndeki macao'yla timor adasının doğusundaki ticaret postalarından ibarettir. bu arada koskoca hindistan ve bengal körfezi malakka yarımadası dahil olmak üzere ingiltere'ye, çinhindi fransa'ya ve bugünkü endonezya'yı oluşturan doğu hint adaları hollanda'ya kaptırıldı.

    işin sonunda portekiz'in sömürgecilik macerası batı afrika'da günümüz angola'sı, doğu afrika'da mozambik ve elbette güney amerika'da brezilya'yla sınırlı kaldı. hoş buna sınırlı kalmak denebilirse.*

    ispanya'nınsa tordesillas antlaşması'yla kendisine kalan bölgelere daha iyi sahip çıktığı söylenebilir. 19. yüzyıl ortalarında birleşik devletler oyuna dahil olup ispanyol sömürgelerini kimi zaman fetih, kimi zaman nüfuz ve bağımsızlığını destek yollarıyla elinden alana kadar güney ve orta amerika'da mutlak, karayipler ve kuzey amerika'da göreceli bir başarı sağlayıp üstüne üstlük antlaşmanın kendisine bıraktığı bölgenin ötesindeki filipinler'i de kazanılmış hak statüsüyle kendisine bağlaması sayesinde komik biçimde zararlı kalktığı antlaşmanın yine komik biçimde son güleni olduğu söylenebilir.
  • 1494 lü yıllarda, papanın, dünyayı kendince ikiye bölüp, sağ tarafı portekiz sömürü alanı, sol tarafı ispanyaya sömürü alanı olarak veriyor.bu antlaşmaya tordesillas ant. denir
hesabın var mı? giriş yap