• trans bireylerin evlenmelerinde bir sorun yoktur. prosedürlere uyularak yapılan cinsiyet değiştirme ameliyatı sonunda edinilen yeni nüfus cüzdanı ile bu ülkemizde de rahatça gerçekleştirilebilir. asıl mesele bir çocuğun varlığı halinde durumun ne olacağı hususudur.

    transseksüel kadınlar açısından üreme yeteneği olamadığı için bu meseleyi ancak aralarında evlilik varsa evlat edinme hakkının varlığı veya yokluğu şeklinde okumak gerekir ki bu da tartışılabilecek bir durum.

    transseksüel erkeklerde ise diğer tarafın eşin veya beraber yaşanılan kadının üreme yeteneğinin olması ve aid yani yapay dölleme ile kadının hamile kalması halinde, transseksüel erkek olan bireyin çocuğun nüfus kütüğüne baba olarak adının yazılıp yazılmaması sorunu incelenebilecek bir sorun. ülkemiz açısından da kafa yorulabilir pek tabi...

    ingiltere'de 1983 tarihinde aynen böyle bir taleple dava açılmış ve yerel mahkeme babalık talebini reddetmiş. daha sonra kararın kesinleşmesiyle beraber yaşayan çift aihm'e madde 8 'in ( aile ve özel hayata saygı ) ihlali dolayısıyla şikayette bulunmuş. komisyon şikayeti kabul etmiş ve dosya mahkeme önüne gelmiş. ahim 1997 yılında verdiği kararda, transseksüel bireyle aid yoluyla doğmuş çocuk arasındaki ilişkinin bir aile ilişkisi olduğuna kabul etmiş ancak ingiltere'nin özel hukuk anlamında bunu tanımamasını aile hayatına saygı yani 8. maddenin ihlali olarak görmemiştir. bana göre oldukça çelişkili bir karardır. aile olarak görüp kabul edip, 8. madde kapsamına yani aile hayatına saygı kapsamına almamak ancak dönemin trans bireylere bakışıyla açıklanabilir.

    bu karar 1997 tarihinde verilmiş bir karardır ve hukuk yorumları zamanın şartlarına göre değişkenlik gösterir. bu sebeple yeni başvurular olması halinde aihm farklı bir karar da verebilir. ki yeni karaları taramak gerek bulursam burada yazacağım...
  • uluslararası mahkemelerin ülke hukukundan üstün olamadığının örneklerinden biridir ingiltere içindeki bu dava.

    mutlaka devlet hukuk taslağının tekrar oluşturulması gerekmektedir. her bir bireyin aile sahibi olma hakkı ile beraber, özel kanunlarla korunan aile taslağına göre anne, baba olma hakları hiçbir şekilde ellerinden alınamaz, tabi herhangi fiziksel ve psikolojik bir engel yok ise.

    lgbt bireylerinde hiçbir şekilde engel olmamakla birlikte, sadece ülkemize has olmayan, dünyanın hemen hemen her yerinde görülebilecek lgbt haklarının hala uygulanmamasıyla ilintili bir durumdur.
  • (bkz: transamerica)
  • binlerce yıl önce aktüel dergisinde böyle bir konu vardı. erkekken çocuk sahibi olup sonradan cinsiyet değiştiren babalar ve çocukları ile ilgili. çocuklarına durumu açıklama çabaları, açmazlar, ilişkinin değişen seyrini filan anlatıyordu, oldukça ilginç olmalı iki taraf açısından da.
  • (bkz: hit and miss)
  • böyle bir tanıdığım var, kendisi evli ve bir çocuk babası. yani öyleydi. insanın kendini ait hissettiği cinsiyette olma isteğini sonuna kadar destekliyorum ve bunun da o kişi için kolay bir durum olmadığını, bir anda karar verilen bir şey olmadığını hepimiz tahmin edebiliriz az çok. eşinin de bu durumu desteklemesi gerçekten çok güzel, iki iyi dost olarak hayatlarına devam ediyorlardır diye tahmin ediyorum.

    tek merak ettiğim şey, çocuklarının psikolojisi ve çocuğun kimliğindeki aile bilgilerinin değişmesinde izlenen hukuki prosedür. çocuğa nasıl bir açıklama yapıldığı, çocuğun bu durumu kabulleniş süreci. muhtemelen onlar da bunu çok önemsiyordur, önemsemeli de bence...
hesabın var mı? giriş yap