• (bkz: hiç gelmeyecek birisini beklemek)
    ve buna bağlantılı olarak olsa da olmasa da
    (bkz: hiç gelmeyecek birisini özlemek)
  • (bkz: bir umut)
  • sevgili coktan sizi istemedigini söylemistir. ancak damarlarinizda o aşk denen acizlik simgesi alyuvarlariniza kurulmus, kol gezmektedir. olayin üstünden zaman gecmistir. sevgilinin yaptigi bir cok hayvanlik unutulmustur. hep o sarilarak uyudugunuz sevgili haliyle kalmistir aklinizda. o sevgili daldan dala ucmaktadir fütursuzca.. ve siz o kadar safsinizdir ki, hala umutsuzca özlersiniz.
  • (bkz: ozledim ulan)
  • bir gece yarısı, uykunun en tatlı yarısında sarsıntıyla uyanıştır. çağırmıştır sanki sesi yüzlerce kilometreden. saatlerce ayılamaz gözlerin açılıvermiştir bir anda. ışıkları yakmadan başucundaki sigaraya uzanırsın, yatağında oturup bir tane yakarsın. içinde bilinmez bir yangın, sonunda gittiği için dualar ettiğinin sızısı sarar içini. bir dokunuştur istediğin, sıcaklığını hissetmek, aslında sadece iyi olduğunu bilmek. umutsuzca özlemek, imkansızı düşlemektir o anda. yangın büyür giderek. ilk kez böylesine bağlanmıştır elin kolun, ne yapacağını bilemezsin. sesini duymak bile yetmeyecektir, ahh bir dokunuş, kısacık... gün ağarana dek dumanı dumana eklersin kızacağını bile bile, o dumanlarla ona uçup gitmek istersin. ve unutursun, çok sonraları birden puzzle ın eksik parçasını tutuşturuverir eline. aslında o da o gece...
  • icmek dagitmak vs. gibi yan eylemleri de bulunan depresyon hissidir...eger biraz daha unutmak ama daha bi depresyona girmek istenirse cm en guzel ruhsuzlasma araci olabilir...
  • seni bırakıp cok uzaklara gitmisse kalbinin bir yarısı ya da aynı gögün altında senden cok uzaklara koymussa kendini, ama hala nefes alıyorsa bir umut hep var demektir. oysa zaman icin aynı umut yoktur. bir daha asla aynı tadı alamazsın kırmızı rugan pabuclardan, annenin seni kucagına oturtup saclarını örmesinden, sayfa aralarında ince kagıtlar bulunan resim defterlerinden. babaannen mutfagina fırın aldıgından beri aynı tadı vermez eskiden odun atesinde kızaran patatesler.satılmıs bir bagın üzümünü toplayamazsın kücük ellerinle, aynı incir agacı altında uyuyakalamazsın. bayramlarda opecegin el sayısı artmaz yeniden, harclıklarını divana döküp bir daha bir daha hesaplayamazsın. geceleri uyku tutmadıgında, dürtüp anneanneni uyandıramazsın, zaten o da unutmustur üç turunçların masalını. artık geceler senin olsa da, aksam ezanlarında balkondan o bildik sesi, bir zamanlar hoslanmadıgın -haydi artık eve- diyen sesi arar kulakların, duyamazsın. gun kavusana kadar dolassan da barlarda, tek kale mac yapmışcasına terleyemezsin. kapsonu mavi tavsanlı bornozu ve termosfon sıcagını ozlersin, annenin seni yıkarkenki ihtimamını, yesil sabunun saclarında, beyaz sabunun ellerinde bıraktıgı kokuyu. diledigin kadar para dök, sampuanlara, köpüklere, o pazar aksamı rehavetini bulamazsın. genis sinema salonlarında, kendinden ayarlı koltuklarda dahi yoktur, babanın elinden tutup götürdügü acık hava sinemasının beton mervidenlerinin yumusaklıgı. tüllerle bezenmis, havai fişekli dugunlerde dagıtılmaz içi çam fıstıklı pembe şerbetler. gelini görebilmek için annenin elinden kurtulup fırlamazsın ortalıga çünkü evin tullerine dolanıp gelincilik oynadıgın günler cok uzaklardadır artık. ne bir iskandinav koltuk bulabilirsin minderlerinden salona çadır kurabilecek, ne de bir tavan kancası oturma odasına salıncak için ip gerilebilecek. istedigin kadar ugras, yırtamazsın terliklerini, ip atlamadıgın sürece. dizleri yamalı pantalonlarla ise gidemezsin. pazartesi sabahı dolabını açtıgında, sececegin bir gomlek ya da cekettir, kolalanmıs beyaz dantel yakalar degil. yediden yetmişyediye sonsuzluğa yelken açmıştır barış abi gidince, adı mesut soyadı bahtiyar paşa bodruma gömülmüştür, cuma akşamları trt' nin vazgeçilmezi şaban terketmiştir seni, ilk kasedini aldıgın günü hatırladıgın ahmet kaya seninkinden büyük bir özlemle girmiştir topraga, bildigin, alıştıgın, seni sen yapan renkler ve sesler artık ulaşamayacağın yerdedir.
    ya siyah beyaz resimler ıslatırsın albümlerde, ya da annenin numarasını tuşlarsın.
    -biraz üşütmüşüm anne, sesim ondan böyle.
  • eger özleniyorsa umut var demektir
hesabın var mı? giriş yap