unutulmuş *
-
"unutmak" işi zaten "bir geçmiş" kanatır. sonuna bir de "mış" geldi mi, daha bir döner bıçağın ucu geçmişin göbeğinde. hani ölüme bakan insana elektro şok yapan doktorun "bir daha" demesi gibi.
-
(bkz: unutulmuş muydum)
-
kenara atılmış, tozlanmış, geçmişte bırakılmış olandır; yüzlerinde buruk gülümsemeleri ile.
-
yitiktir.
-
(bkz: unutulan)
-
"fakat iki sur arasında şaşkın şaşkın dolaşarak çevreyi seyrederlerken kerkaporta* denilen küçük bir kapının anlaşılmaz bir tedbirsizlik yüzünden açık kalmış olduğunu görürler. aslında bu, büyük kapıların henüz açılmadığı saatlerde ve barışta yayalara ayrılmış bir sürü küçük kapıdan biridir. askeri bakımdan hiçbir önemi bulunmadığı için de varlığı son gecenin büyük telaşı içinde unutulmuş olmalıdır." stefan zweig - sternstunden der menschheit (bkz: bizans'ın fethi/@ibisile)
(bkz: unutulan) -
kısa bir bilim kurgu hikayesi. büyük piramidin gizli odasında bulunan, zamanı bükme yeteneğine sahip eski bir tanrının keşfinden sonra olanları konu alır. şuradan okunabilir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap