• çalışanları çok komik tiplerdir. prada ya da armani'de çalışıyormuş edasıyla müşteriye davranırlar. müşterilerin elinden atmaca gibi küpeleri alırlar sinirli sinirli, devamlı ayar verirler, kısaca her türlü şahaneliği gösterirler. sosyal mühendislik yapmak isterseniz ve de dar yerlerde kalma fobiniz yoksa girmeniz gereken yegane dükkandır uzak ışıklar. ayrıca uzak ışıklar ne? ha, ucuzdur da azıcık yukarıda deriden'in önünde duran abiden de ilgili malzemeleri temin etmek mümkündür. en azından bu elemanlar gibi suratsız değildir abi.
  • makyaj blogger/vloggerlarının yeni gözdesi.
    gratiste 20 tele ve üstünde satılan silikon cüzdanları 5 teleye bulabiliyormuşsunuz.
    bundan iyisi antepte fıstık olurdu fakat adı gibi tarafıma baya uzak.

    iki üç tane ucuz takı vs. şey alcam diye anadolu yakasına geçemem.
  • zamanında makyaj bloggerı sebi bebi sayesinde öğrendiğim ucuz bijuteri mağazası. epey de alışveriş yapmışlığım vardır. gerçekten uygun fiyatlı, güzel şeyler çıkıyor.
  • miniminnacik bir dukkan olmasina ve gercekten dusuk fiyatlarla satis yapmasina ragmen tonla para kazandigina dair bir kanim vardi hep. yeni buyuk yerlerine gecince tescillenmis oldu. 3 tl ye aldigim kolyeleri icin yargici mi diye soran cok olmustur. su andaki fiyat politikasini bilemiyorum yalniz; umarim kira gideri artti diye ucmamislardir.
  • neden bu kadar psişik bir isme sahip olduğunu anlamadığım bujiteri. hani klasik mango önü erkek kalabalığı vardır ya, burda da aynısı var. ben zaten artık marjinal fayda analizini bu kalabalığa bakıp yapıyorum. neyse efendim, bugün yine üç beş derken yüklü bir meblağ bıraktım kendilerine. çok kaliteli diyemem, özellikle altın rengi parçalar kısa sürede kararma yapıyor ama aynı kararmayı pahalı ürünlerde de yaşamışlığım var. buradan koyu renk ya da boncuklu şeyler alırsanız uzun süre severek kullanırsınız.
  • zincirlikuyu'dan binilen bir metrobüs tadında bujiteri. içeride nefes almak imkansız.
    ayrıca bir kere kolye aldım 2.gün bir yerinden çıt dedi kırıldı.
    ucuz ama aşırı dandik değmez yani.
  • beğendiğim takıları her yerden ucuza satmasıyla kendisini sık sık ziyaret ettiğim takıcı. yalnız yukarıda yeni ferah yerine taşınmış falan yazılmış, ben o ferah denilen mekanda fenalık geçire geçire alışveriş yapıyorum, eskisine hiç giremezmişim demek ki. bir de bazı kadınlar burada alışveriş yaparken öyle bir transa geçiyor ki yol istemek için yirmi defa "pardon, geçebilir miyim?" dememe rağmen mal gibi takılara bakıyorlar. tamam çok ucuz çok güzel fakat bu kadar da kendini kaybedecek bir durum yok.
  • bir adet de beşiktaş, sinanpaşa pasajı'nda bulunan incik boncukçu. bu isme sahip bir dükkanın tütsü, kızılderili ıvır zıvırları gibi buram buram 90'lar kokan ürünler satmasını bekliyor insan ama bildiğin incik boncuk işte. ortaköy'deki şark kurnazlarının 30-35 liraya ötelemeye çalıştıkları sıradan bileklikler burada 5 liradır.
  • carrefoursa maltepe park'ta şube açmış ucuz bijuteri mağazası. alan çok dar ve çalışanlar yüzünden takılara bakmak pek mümkün değil. sürekli pardon bir geçebilir miyim deyip itekleyip duruyorlar. bir iki değil sürekli bir geçme hali. müşteri yoğunluğu da eklenince durup bir şeyler bakmak imkansız bir hal alıyor. bir çözüm bulunabilir mi ondan da çok emin değilim ne yazık ki.
  • muhtemelen aliexpressten ucuza aldıkları takıları karla satan ucuz bijuteri zincir dükkanı.
hesabın var mı? giriş yap