• isveçlilerin ilk olarak volvo s90'da tanıttığı turbo gecikmesi sorununa alternatif çözüm yöntemi. olayımız çok basit: dışarıdan gelen temiz hava filtreden geçiyor, elektrikle çalışan bir kompresör yardımıyla bir tanka basılıyor. sürücü ivmeye ihtiyaç duyduğu zaman tanktaki basınçlı hava egzoz manifolduna gönderilerek turboyu besliyor. tank boşaldığı an otomatikman dışarıdan tekrar hava alınıyor. bir nevi supercharger ancak direkman havayı basmıyor motora, salına salına sinsice etkisini gösteriyor. tanıtım için;

    https://www.youtube.com/watch?v=nbpeqg40si4
  • vakti zamanında sevgili badim ve kardeşim rain when i die başlığını açmış, güzelce açıklamış.

    volvo'nun ford motor company'den kopup çinli zhejiang geely tarafından satın alınmasından sonra geliştirilen güncel (ve son, arkası gelmeyecek olan) 2.0 litrelik d4204t dizel motorlarında turbo boşluğunu tamamen yok etmek hedefi ile kullandığı sistem.

    volvo, benzinli ve dizel 2.0 litreden daha büyük hacimli bir motor üretmemek konusunda yemin etmiş durumda. 2 tonluk dev volvo xc90 dahil tüm otomobillerinde en üst versiyon olarak dahi 2.0 litrelik motorlar kullanıyor.

    bu dizel motorda yüksek güç çıkışı için volvo seri bağlı çift turbo kullanıyor (seri bağlı: turbolar motor silindirlerini ayrı ayrı paylaşmıyor, her 2 turbo da 4 silindirden birden besleniyor. paralel turbo sistemlerinde ise turbolar motor silindirlerini paylaşıyor ve ayrı silindirlerden besleniyor)

    ancak volvo'nun buradaki sistemi bmw ve mercedes gibi dizel motorlarında yine seri bağlı çift turbo kullanan bazı üreticilerin sistemlerinden biraz farklı. bmw'nin ve mercedes'in 2.0 ve 2.1 litrelik dizel motorlarında kullandığı sistemlerde turbo türbinlerinden biri alt devirler için diğeri üst devirler için çalışıyor, yani alt devirler için küçük, yüksek motor devirleri için büyük olmak üzere ayrı birer turbo var ve motor devir düzeyine göre bu turbolar görevi birbirlerine devrediyor (bazı uygulamalarda devir bandının ortasında beraber çalışıyorlar). yani bir görev paylaşımı var.

    volvo'nun 2.0 dizelinde ise 2 turbo da denk büyüklükte ve tüm devir bandı boyunca aktif. birinci turbo türbini motoru, ikinci turbo türbin ise birinci turbo türbinini sıkıştırıyor. en basit ifadesi ile, birinci turboda 2 kat sıkıştırılan hava ikinci turboda tekrar 2 kat sıkıştırılıyor, yani silindirlere gönderilecek hava 4 kat sıkıştırılmış oluyor. bu da daha yüksek güç çıkış potansiyeli anlamına geliyor (zaten motor güncel ayarları ile 225 hp veriyor) bu aşırı besleme tipine de turbolar aşamalı olarak çalıştığından staged turbo adı veriliyor.

    volvo 2.0 litrelik motorunu bu yöntem ile güçlendirirken sıralı çift turbo sistemlerindeki gibi küçük bir turbo kullanmamanın getirdiği kaybı ve turbo boşluğu riskini bu akıllı sistem ile ortadan kaldırmış.

    bu sade sistemde bir hava kompresörü, bir şişe ve bir supap var. hepsi bu kadar. powerpulse, elektrik motorundan güç alarak havayı sıkıştıran bir kompresör, bu kompresör ile sıkıştırılan havayı depolayan silindir tasarımlı bir hazne ve “gerektiğinde” bu sıkışmış havayı “serbest bırakan” bir supaptan oluşuyor.

    elektrikli kompresör hava filtresine bağlı bir hat ile tozdan arındırılmış temiz havayı çekerek 2 litre kapasiteli bir hazne içinde sıkıştırıyor (12 bar). havanın depolandığı bu silindir şekilli tankın üzerinde valf ile kontrol edilen ikinci bir çıkış daha bulunuyor. bu çıkış ise başka bir kanal üzerinden basınçlı havayı egzos manifolduna entegre çalışan turbo sistemine taşıyor. sürücü gaz pedalını zemine yapıştırdığında, hazne çıkışındaki supap serbest kalıyor ve sıkışmış hava turboya gönderiliyor. sıkıştırılmış hava tam da bu sırada turbo bıçaklarını döndürmek için ihtiyaç duyulan basıncı yani sürücünün ihtiyaç duyduğu çekiş gücünü sağlıyor. bu sistem sayesinde, turbonun dakikada 150.000 devirle dönerek tam kapasiteye ulaşması sadece 0.3 saniye sürüyor. egzos basıncı henüz zayıf olsa da powerpulse’nin haznesinde saklı hava sayesinde beslenen turbonun palleri gecikme olmadan güç üretimini gerçekleştiriyor.

    haznedeki havayı serbest bırakan valfin yaptığı anlık “vuruş” turboya hayat veriyor; sistemin ismi de buradan geliyor: powerpulse.

    volvo, emme kanalındaki temiz havayı sıkıştırıp egzos kanalına göndererek turbo lag sorununu çözmüş. powerpulse tek atımlık bir kurşun değil, günlük kullanımdaki ani hızlanmalar kadar, dinamik kullanımda arka arkaya yapılan ani sıkıştırmalarda da cevap veriyor.

    daha fazlası için (bkz: #86680955)
hesabın var mı? giriş yap