• walk in - "kendi gelen" - başka bir ülkenin temsilcisine, taraf değiştirmek, istihbari alanda hizmet etmek veya başka şekillerde yardımcı olmak amacıyla gönüllü olarak başvuran kişi.taraf değiştirmenin genel adı "crossing"dir.
  • otelcilik jargonunda rezervasyonsuz gelen müşterilerin genel adı.
  • ruhsal literatürde walk-in'ler bedene girenlerdir. yani kendine bir görev edinen ruh, doğum yoluyla enkarne olmak yerine zaten halihazırda enkarne olmuş başka bir ruh ile anlaşma yaparak yer değiştirir.yani onun bedenine girer.çok karmaşık bi olaydır.bedenine girilen ruh da tekamül yolculuğuna başka bi yerde devam eder.
  • (bkz: kapı müşterisi)
  • ing. rezervasyonsuz/sigortasız olunsa da çat kapı gidilebilecek sağlık kurumu.

    genel olarak bu şekilde gidilebilecek yer.
  • en sevdigim mekanlar. rahat rahat istedigin zaman git otur, ic, yemegini ye. oyle kasim kasim kasmaya, gunler oncesinden rezervasyona, insanlari ayarlamaya, son dakika streslerine gerek yok.
  • yolunması ile ünlenmiş bu grup artık akıllanmıştır. keza otele giriş yapmadan önce bookingin mobil uygulaması ile haşır neşir olarak potansiyel otelin fiyat politikası hakkında bilgi sahibi olur ve resepsiyondaki arkadaşa bu bilgiler ışığında oda fiyatı sorar. bu yüzden "kapı girdi" müşteri grubu eskisi kadar cazip değildir. hatta bazı durumlarda kapıdan girmeden rezervasyon yaptıkları da bilinmektedir.

    edit: cümle adam etme şeysi.
  • istihbarat literatüründe kendi gelen.
    bir örneğinin hikayesi linkte.

    https://mobile.twitter.com/…tus/1372492644782374912
hesabın var mı? giriş yap