• parçalanmış, harab olmuş ya da harab edilmişi tanımlar...
    en acısı, ruhun sıfatı olduğu durumdur...
    tamiri zordur...
    hele ki bir zamanlar tamir eden yıkıp geçerse...
  • savaşlardan arda kalan bina, insan ve ilgili ekonominin psikolojisi.
    (bkz: harabe)
  • "telefona uzanıp vazgeçmek, çekinmek; içeri doğru bağırmak, içeri doğru anlatmak, içeri doğru ağlamak ve tüm enerjiyi içeriye kanalize edip manyaklaşmak; anlık olarak hissizleşip, anlık olarak coşmak, ortalığı yıkmak istemek ama engellenmek" mastarları ile açıklanabilecek haldir...

    yıkık dökük insan, tuttuğu takım gole giderken kanal değiştirebilen, saatlerce aynı duvara bakabilen, anlatamayan ve anlatamadıkça çıldırandır..

    kendi kendisini yer, kendi kendine yaşamaya başlar, içinde oyunlar sahnelenir, sanal dünyalar ortaya çıkar, o sanal dünyalarla, sanal insanlarla, hayallerle birlikte yaşar, birlikte hisseder, birlikte devam eder... asosyal olur. kendi yıkık döküklüğünü, içindeki dünyanın yıkık döküklüğüne yansıtır bu insan; ayrıştırır kendisini, görev gereği yaşar, yaşamak için yemek yer, yemek yiyebilmek için para kazanır bu insan... gözlerini herhangi bir yere odaklamadan boş boş çevreyi süzerken, neden boş boş etrafa baktığını değil, neden nefes aldığını sorgular, anlam arar, anlamı içinde bulur bu insan.

    kendi dünyasını oluşturur, gerçekten geriye kalanlara bir kaç hayal sosu ekleyip.
hesabın var mı? giriş yap