• (bkz: olmek istemiyorum) ayarinda bir ba$ka soz.
  • bir dr skull şarkısı, harikadır (hangisi değilki)
  • sözlerini de yazayım tam olsun

    kimin içindir yaşadıkların
    korkuların acıların kavgaların
    manşetlerde kanallarda meydanlarda
    söylenmiş sözlerin hepsi yalan

    hepsi uçar küller kalır artık çok geç olduğu zaman
    duvarların altında
    kurşun yağmurlarında
    bosna sokaklarında
    ölmek istemiyorum

    sopalarla taşlarla
    ateşlerle yaşlarla
    ölmek istemiyorum
    yaşamak istiyorum

    uçurtmaları bırakırsın göklere
    ve iplerin takılır hep bir yerlere
    onlar düşünür senin yerine
    sen savaş ve öl onların yerine
    çırpındıkça saplanıyor kancalar dahada derine

    duvarların altında
    mayın tarlalarında
    ölmek istemiyorum
    yaşamak istiyorum

    sopalarla taşlarla
    ateşlerle yaşlarla
    ölmek istemiyorum
    yaşamak istiyorum

    ve güneş doğduğunda ve güneş battığında
    ve dağlarda ve kırlarda
    yaşamak istiyorum
    denizin kıyısında
    ve şehrin ortasıdna
    ve dostlar arasında

    yaşamak istiyorum
    yaşamak istiyorum

    ölmek istemiyorum
    yaşamak istiyorum

    yaşamak istiyorum
    yaşamak istiyorum

    ölmek istemiyorum
    yaşamak istiyorum
  • idam sehpasında son isteği sorulan mahkumun kurması muhtemel cümle..
  • bülent ersoy'un londra'da cinsiyet değiştirme ameliyatı geçirdikten sonra çevirdiği ilk film.
  • (bkz: we the living) ayn rand'ın yazdığı ilk roman
  • 12 mayıs 2006 tarihinde doğa ve çevreyi koruma derneği tarafından düzenlenen ,aralarında çok sayıda hayvan korumacı ve hayvan hakları savunucusu örgütün katılımıyla ankara’da gerçekleşen mitingin teması.
  • ''we the lıvıng''(ayn rand'ın kitabı)
    yaşamak istiyorum...
    kimbilir içinde ne çok sözler gizlidir bu cümlenin...hayatını ele al.onun çok değerli olduğunu düşünüyorsun,ender ve güzel bir şey olduğunu düşünüyorsun.hayata başlıyorsun.
    yaşamak istiyorsun...
    öğrenmek istiyorsun...görmek ve bilmek,düşünmek istiyorsun...kayalara çarpa çarpa dalga misali,okyanusa ulaşmak istiyorsun..sonsuz zannediyorsun ,öylece yaşıyorsun bazen.yaşamayı elindeki en değerli hazineden farksız görüyorken birden aniden sona eriyor ve kimse aldırmıyor.trafik akıyor.radyolarda yine aynı şarkılar çalıyor.bebek doğuyor,yaşamak istiyor....varlığını senden aldığını sandığın hayat yine aynı...aldırmıyor...hayat yine aynı,dünya yine aynı,sen gitmişsin yaşamak isterken ...ama artık rüzgarın geriye doğru attığı sarı saçların yok,güneş yine doğuyor..sirça bir köşk olan aynalarda kalıyor iki yüz yaşamayı böylesine isterken...

    biteceğini bile bile yaşamak istiyorum...yaşamak seni ve hayati...

    hep şu sözü hatırlatır,anne karnına sığarken dünyaya neden sığamazsın ve en sonunda bir metrekarelik yere nasıl sığmak zorunda kalırsın.
    henüz bebekken dünya benim dercesine açıktır avuçların,yaşamak istiyorum dersin..kucaklarsın onu...seversin...bağrına bastırarak bir anne şefkatiyle koklarsın saçlarından ama giderken avuçlarını sıkarsın..sımsıkı sıkarsın avuçlarını ,dişlerin sıkarsın...zorlarsın hayat akıp giderken...oysa ölürken ,onu bırakırken insanın avuçları yine açıktır,al işte hayat hepsi senin olsun aldıklarının dercesine,her şeyi bırakıp gidiyorum dercesine....

    belki yaşlı bedenimde son demlerimi yaşıyorum fakat yine ,yeniden yaşama firsati verselerdi ,yine aynı sözleri tekrarlardım ey hayat...
    yaşamak istiyorum............
hesabın var mı? giriş yap