• hayatına köle olarak devam etmeyi uygun görmüş işçi.
  • (bkz: iş gücü)
    (bkz: sanayi devrimi)
  • eskisinden çok daha görünür olmuş bir durumdur. hükümetin de emniyete, maliyeye ve çalışma bakanlığına görmezden gelinmesini söylediğini düşünüyorum bu sorunu.

    cuma akşamı istanbul'da baya meşhur bir balıkçıya gittik. masamıza servis yapan gençle muhabbete girdik biraz. türkmen'miş ve bir yıldır istanbul'daymış. sonra cumartesi halı bakmaya gittik kadıköy'de. orada da halıları açan, getir götüre bakan çocuk özbek'ti. o da bir yıldır buralardaymış ve okul için para biriktiriyormuş. oturduğum mahellede yabancı öğrencilerin de kaldığı bir vakıf yurdu var. buradaki türki görünümlü öğrencilerin de inşaat benzeri işler için seçilip götürüldüğüne şahit oldum bir kaç kez. sokakta karşılaştığım farklı aksanlı insan sayısı da çok arttı son 2-3 yılda.

    bu insanların ülkemize gelip çalışmasına karşı değilim aslında. ben de sınırların olmadığı bir dünya hayal ediyorum nihayetinde.

    ama, ama işte ama... bu çocuklar köleliğe yakın koşullarda çalıştırılıyorlar. sigortasız çalışıyorlar. sağlık güvenceleri yok. çok düşük ücretlerle çalışıyorlar. örneğin asgari ücretli bir türk işçinin maliyeti sigorta ve gelir vergisi ile 2 bin tl'yi geçerken, kaçak yabancı işçiler bin tl'ye çalışıyor. maaşları ödenmese, tacize, mobinge maruz kalsalar şikayet edebilecekleri bir yer yok. kaçak çalıştıkları ve sınırdışı edilebielcekleri için polisten deli gibi korkuyorlar. yine de polise, adalete güvenemeyen bu insanların mafyatik işlere girmesi ve suça bulaşmaları çok kolay.

    türk vatandaşlarının iş bulamaması durumuna hiç girmiyorum ki işin bu boyutu uzun vadede daha korkutucu olmalı.

    2000'li yıllarda ermeni ve gürcü kaçak işçiler çoktu istanbul'da. özellikle ev hizmetlerinde ya da tekstilde çalışıyorlardı. sonra balkanlardan gelenler vardı. afganlar 90'lardan beri akın akın geliyordu. suriye ile sınırlar açılınca akan milyonların üzerine türkiler de eklendi.

    hükümet üretimi desteklemek için bu duruma göz yumuyor olsa gerek diye düşünüyorum. kısa vadeli kısır düşüncelerle yapılan bu işlerin sonradan başımızı çok ağrıtacağı da bir gerçek. toplumsal dokunun, çalışma ortamının bozulması ve yaygınlaşan yasa tanımazlığın sonuçları çocuklarımızı biel etkileyecek derecede çok ağır olacak.
  • türkiyede türk dışında herkes çalışıyor
  • semt içi küçük işletmelerin neredeyse tümünde bulunan ve artık yeter dedirtmiş olan işçi grubu.
    arkadaşımızın doğum günü için yaptırdığımız pasta'nın mesajını yanlış türkçesi ile yazdığı için bir güzel rezil olduk.
    bir de selin yerine selim yazması ile iyice tüy dikti.
    polis, zabıta, bekçi artık kim varsa, kör müsünüz sizler?
    gece vakti evimize yürürken hafif alkollüyüz diye kimlik istemeyi biliyorsunuz, bunlara çalışma izni sorsanız nasıl olur?
    veya çalışmayı falan boşver, oturma izinleri veya kimlikleri, bir kayıtları var mıymış onları soruşturun. ülke dingonun ahırı oldu.
  • alo 189 'u arayarak ya da cimer'e yazarak bu problemin çözümüne destek olabileceğinizi bilin.

    gerekli bilgiyi verdikten sonra, aşama aşama bilgilendirileceksiniz.
hesabın var mı? giriş yap