• istenmeyen durumun gerçekleşmesi halinde kullanılır. beklentiyle zıt bir şey olduğunda falan.. gazetelerdeki yaratıcılık malum: çoğu editörün de can simididir.
    - rüştü hakeme tükürmüş
    - yakışmadı
  • benzeri bir söz de "şık olmadı"dır. bunu kullanan onu da kullanır.
  • en itici olduğu zaman ölümle birlikte kullanıldığı zamandır.

    haber bültenlerinde falan yapmacık ve bilmiş bir edayla ; ölüm ona yakışmadı, derler.

    oldu canım, kusura bakma seni hayal kırıklığına uğratmış gibi oldu ama ölmüş bi kere. affediver.
  • bugüne değin insanlar sosyal medyalarında şu ya da bu şekilde sahip oldukları görüşleri yansıttıkları zaman drama yaratmadan kendilerini takip etmeyi bıraktım, gerektiğinde arkadaşlıktan çıkardım. aşırı güldüğüm bir hesap var diyelim, ırkçı/homofobik/sesksist paylaşımlar üzerinden komiklikler şakalar yapıyor; çıkardım. zira görmek beni mutlu etmiyor, aksine o nefrete şahit olmak istemediğim için takipten çıkarmak benim adıma daha karlı oluyor. sevdiğim bir müzisyen diyelim ki, hükümet yanlısı bir paylaşım apıyor; çıkarıyorum. 'sen de mi brütüs' çünkü. hoşlanmıyorum. bana göre alenen insan hakkı ihlali yapan bir parti/kişi/derneğin desteklendiğini görmek elbette hoşuma gitmiyor ve ben görmemeyi seçiyorum.

    seçim sonuçları açıklandıktan sonra buna sevinen ve sosyal medyalarında imamoğlu paylaşımı yapan bir takım hesaplar var. bu mevzubahis postların altında yüzlerce 'siyaset yapmak isze hiç yakışmadı, biz sizi bilmemne postları için takip ediyoruz, neden siyaset yapıyorsunuz, işinizi yapın, sizi takipten çıkarıyorum!!!' gibi çoğunlukla sitemkar, bazen agresif fakat muhakkak 'takipten çıkarıyorum'la biten mesajlar vardı. hala duruyorlar hoş. bazı omurgalı hesaplar 'sizin kararınız' şeklinde yanıtladı, bazıları ise 'haklısınız' diyerek takipçi sayısının kendi fikir özgürlüğünden daha önemli olduğunu görterdi, bazıları yanıt vermedi bile.

    fakat benim aklımda günlerdir şu dönüyor, örneğin ben siyasi fkrini deşifre eden hiç bir sanatçıyı takipten çıkarmakla tehdit etmedim. 'hükümet yalakası' dedim, 'paran batsın' dedim, uslu uslu çıktım takipten. belki harbiden, can-ı gönülden destekliyordur ki eğer gerçekten öyleyse yazıklar olsun. lakin bana ne? fikir kendi fikri. ben sadece bunu görmemeyi seçerim ve takipten çıkarırırm. 'siyaset yapma, işini yap' demek nasıl bir hadsizlik? işte bunu anlayamıyorum.

    siyaset yapmak sana hiç yakışmadıymış. sana yakışıyor, bana yakışıyor, o da bir tc vatandaşı ise ona neden yakışmasın bre nöronsuz?
  • birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde ehliyeti kaptırıp kadük kalmak hiç yakışmadı.

    (bkz: yakışmak), yakışmış
hesabın var mı? giriş yap