yakınlık duyusu ^*

• avlanma ve diger kesif ihtiyaclarıyla insanoglunun ilk zamanlarında diger 5 duyu kadar guclu oldugu iddia edilen, normal mantık yontemiyle tecrubeleri sıraya sokma yolunun hakim olması ve "normal duzen" e gecişle korelen 6. duyunun adı.normal mantık yurutme yontemine zıt çaplı korteks enerjiyle olusan algı 6.his denilen seye tekabul etmekte.birinin baktıgını hissetmek ii veya kotu birsey olucagını hissetmek gibi. korler ve içine donuk ^* insanlarda çok çok daha gelişmiş haldedir.
• (bkz: nicholai hel)
• merak etmek galiba bunun en güçlü motivasyonudur. merak edilen her kim her ne ise merak eden insanın hayatının içinde olduğunu gösterir..anlamak için iyi bir başlangıçtır. çünkü ancak anlama gayreti ile merak ettiği sonrasında ise az çok anlayabildiği kişiye, anlayabildiği şeye yakınlık duyar ve onu çoğaltmaya çalışır insan
• bir şahsa yakın olma duygusu kadar ürkütücü bir şey yok. yakın olmak, sevgi ilgi kadar incinmek, incinebilmek ve incitebilmek durumlarını içerir. yakınlık duygusu , uzakları yakın ettiği gibi yakınları da uzak edebilir.
  
  aylar sonra edit: balona benzetirim bu duyuyu hep. illa bir yerde patlar, illa bir yerde incinirsiniz. biriyle yakın olmak hep bir üzüntünün başlangıcı gibi.
• bir biçimle, bir biçimde görebilmek.
  (yakınlıklar kadar insanı koparan başka şey bilmiyorum.)
• umarım kalıcı olur, umarım hep konuşuruz. ama konuşmasak da mesafeleri bahane etmek daha az üzecek beni. evlenecek bir arkadaşım tutacağı evin fotoğraflarını paylaşıp ardından sen de beğendin güzel ama değil mi, balkonu da var derse, bu sevinci benle de paylaşınca ben de mutlu olurum tabii. işte diyor ya şair karanfil elden ele öyle bir şey. sen gidiyorsun ama yazın gelirsin ağırlarız seni demesi bile büyük incelik. ilerde hala görüşürsek tabi bu kadar yakın olamayız ama çocuklarımız da arkadaş olsunlar beraber oynasınlar isterim. küçücük bir şey hoop bir on yıllık hayale sebep işte. böyle böyle geleceğe umutla bakıyor insan. tamam uzun çok uzun düşünmemeli, ama böyle bir an'ı yaşamak bile beni sevindirdi. bu da güzel. düşününce ben de mutlu anlarımı genelde onunla paylaştım, benle birlikte sevindi sonra düşündü dinledi beni. arkadaşlık çok zor bir kavram benim için neden böyle bilemiyorum ama o işte arkadaşım diyebileceğim biri sanıyorum. ama tabii araya mesafeler girince devam edebiliyorsa o zaman biraz daha yaklaşacağız. ama olmazsa da üzülmek yok baştan anlaşayım kendimle.^* hayatımın bir döneminde bu yakınlığı hissetmiş oldum derim ilerde inceden bir sızıyla.
• yakınlık duyusu , minik alışverişler içerir. bir parça siz kendinizden verirsiniz, bir parça karşı taraf verirse mis. yakınlık duyunuz hayırlı olsun.
  yakınlaşmak bizim memlekette büyük yatırımlar içermelidir. adam kadınla birlikte olmak istiyorsa kadın çok güzel olmalıdır , kadın adamın zengin olmasını tercih eder. eğer bir çocuğunuz varsa en pahalı okulda okursa eğer, en iyi davranan ebeveyn sizsinizdir. büyük maddi yatırımlar ve gösteriş bizde yakınlık için önemli bir gösterge.
  
  halbuki bunların hepsinde sahte bir şey var. hepsi içimizdeki eksik tarafı doyurmaya yönelik bir şey. gerçekten yakın olunca ondan büyük bir şey gelmesine ihtiyaç duymuyorsunuz. arkadaşınızın beğendiğiniz ojesini size vermesi, sevgilinizin sizin unuttuğunuz atkınızı boynuna sarması, arkadaşınızın doğum gününde seni unutmadım demesi daha dolu daha gerçek geliyor. bir şeyler eksik diye büyük parçalar arıyoruz ama esas bulmaca küçük parçalarla tamamlanıyor.
• başlık duyu, sevgili yazarlar gelip duygudan bahsediyorlar. o başlık şu;
  
  (bkz: yakınlık duygusu)
  
  bunu şöyle örneklendirerek açıklayabilirim sanırım. geçenlerde cam açık uyuduğum bir gece eve kedi girmiş. baya uykumun en derin anlarında iken (ki kedilerin de gayet sessiz yürüdüğünü de hesaba katarak) tam yattığım yerin kapısına geldiği an uyandım. bu mesela yakınlık duyusudur. bir canlının size yaklaştığını hissetmek. aynı dokunma, görme, koklama gibi bir “duyudur.” avcılığı bıraktığımızdan beridir bu duygunun köreldiği ve böyle bir duyunun bir zamanlar var olduğu iddia edilir.
• kendisi 7.histir .
• diğer duyuların günün çeşitli zamanlarında azalması ile birlikte gücü artan duyudur.
  
  yani gözünüzü uzun süre kapalı tuttuğunuzda duyma ve koklama duyularının artması gibi, bu duyunun da beynin yolladığı sinyal kanallarının sayısı azaldıkça ortaya çıktığını farkedebilirsiniz.