yardımcı fiil

• turkcede bes adet yardimci fiil bulunur. bunlar: olmak, kilmak, etmek, eylemek ve yapmak'tir. isimleri cumlede yuklem haline getirirken kullanilir. zaten fiil olan sozcuklerden turetilmis isimleri yuklem gorevinde kullanirken yardimci fiil eklemek yerine asil fiile basvurmak gerekir. (bkz: bekleme yapma) falan olmak filan olmak kullanimi icin de (bkz: tiki diyaloglari)
  ingilizcesi auxiliary verb, kendisi de to be fiilidir. almancada sein ve haben ile ispanyolcada estar ve tener fiilleri ayni turdendir.
• türkçede evrilip çevrilip "kullanılsa da olur kullanılmasa da" formuna getirilmiş olsa da ingilizce^*, fransızca^*, ispanyolca^*,italyanca^* gibi dillerde hayatın anlamı gibi birşeydir.
  
  bunlara fransızcada "vèrbes auxilières", italyancada "verbi auxiliari" denmekte olup fransızcada "être^*" ve "avoir^*", italyancada "essere^*" ve "habere^*" fiilleri tarafından üstlenilmiş görevdir.
• i) -bilmek : düşünebilmek.
  
  ii) -kalmak : bakakaldık.
  
  iii) -vermek : uçuverdi.
  
  iv) -yazmak : öleyazdım.
  
  v) -görmek : düşmeyegör.
  
  vi) -gelmek : çıkageldi.
  
  vii) -durmak : yazadur.
• fiilin altini evirip ceviren,yardim eden fiil.
• şüphesiz ki, cennete gideceklerdendirler.
• türkçe'de "bilmek", "vermek", "koymak", "durmak", "yazmak" ve "kalmak" fiilleri de yardımcı fiil olarak kullanılır.
  
  örnek: bilebilmek, kalakalmak, duradurmak...
• uyumak mesela...
  unutmaya yardımcıdır kimi zaman.
• cümlede fiilerin asistanliğini yaparlar.
  
  ba$lica görevleri: oldurmak, kildirmak, ettirmek, eylettirmek ve yaptirmaktir.
  
  p.s.:ke$ke okul yilarimizda öğretmenlerimiz bu $ekilde öğretselerdi daha öğretici ve kalici olurdu belki.
• (bkz: imek)
• bir yardımcı fiil kendisine eklemlendiğinde ilginç oluyor:
  
  "öyle kalakaldım."
  "sen burada duradur, biz hemen gidip geliyoruz."
  "o sinirle istifa mektubu yazayazdım ki bizimki hemen beni durdurdu."
  "ahmet'i bilebildin mi?"
  "adam kızını ilk isteyene verivermiş."
  
  vb.
  
  benzer durum ingilizcede de kurgulanabilir:
  "you have to have had something similar."
  "you got to get a gun for those kind of events."