• sözlükte, 2015 yılında araç kullanıcıları için;

    (bkz: yaya geçitlerinde duruyorum kampanyası)

    yine sözlükte, 2018 yılında yayalar için;

    (bkz: yaya geçitlerinde durmuyoruz kampanyası) yapılmış.

    7 gün önce, 8 ekim 2018 tarihinde antalya manavgat'ta yaya geçidinden geçmeye çalışan nurgül aksoy (43) ile kızları 6 yaşındaki ceren ve 9 yaşındaki şehrinaz aksoy'a bir araba çarpmış ve 6 yaşındaki ceren aksoy hayatını kaybetmişti. malum olayın videosu

    (bkz: anne ve kızlarını yaya geçidinde ezen sürücü)

    bu sadece son 1 hafta içerisinde olan ve haberlere konu olan olay. google'da yapılabilecek araştırmayla bunun gibi birçok örnek var.

    halbuki karayolları trafik kanunu madde 74'e göre yol her şekilde bizim hakkımız ama hep bir yerlere geç kalan ve bunun için yetişmeye çalışan sürücüler yüzünden hakkımızı kullanamıyoruz.

    madde 74: görevli bir kişi veya ışıklı trafik işaretleri bulunmayan, ancak başka bir trafik işareti ile belirlenmiş yaya veya okul geçitlerine yaklaşırken bütün sürücüler araçlarını yavaşlatmak ve bu geçitlerden geçen veya geçmek üzere bulunan kişilere ve öğrencilere ilk geçiş hakkını vermek zorundadırlar.

    ak parti geçen hafta bu ve bunun gibi diğer durumlar için meclise kanun teklifi vermiş ve cezaların arttırılmasını istemiş. bu durum ''...uymayan sürücülere uygulanan para cezası 235 liradan 488 liraya çıkarılacak....'' kaynak

    vallahi de billahi de bu olayı para cezasıyla durduramazsınız.

    trafik.gov.tr'de 2018 yılı için pdf şeklinde oluşturulmuş dosyalar var. en son veri 2018 ağustos ayı için. 2018 ağustos ayında yaya ve okul geçitlerinde yavaşlamamak, yayalara geçiş hakkı vermemek sebebinden ötürü 90 adet, 2018 yılında toplam ise 761 ölümlü/yaralanmalı kaza gerçekleşmiş.kaynak

    2017 yılında toplam 991 kaza gerçekleşmiş. kaynak

    yaşadığım şehirde artık o kadar sıkıldım ki bu kurala uymayanlardan. yayaların hiçbiri umurlarında değil. küçücük şehirde hızla gidiyorlar. yaya geçidinde yol yayanın hakkıdır durumu hak getire.

    bu durumu ancak; yaya geçitlerinin önüne koyulacak kasisler çözecektir. kasisi gördükleri an ister istemez yavaşlayacak aracını düşündüğü kadar yayaları düşünmeyen sürücüler.

    yaya geçidinden geçerken korkmadan geçmek, geçerken de acaba ölür müyüm tehlikesi yaşamak istemiyoruz.
  • koca koca beyaz çizgiler ve trafik ışıklarının durduramadığı magandayı, kasis mi durduracak? geçiniz.
    edit: arabasına kasisin zarar vereceğini düşünüp, masraf çıkmasın diyerek yavaşlayacak bir insan evladı, trafik ışıklarına uymadığı için ceza kesileceğini de bilir ve masraftan kaçınır. ışıklara uymayan şahıs ceza gelmeyeceğini bildiği için aldırış etmez.sen kuralları katılaştırmazsan kasis falan hikaye. kasis koymak iğrenç bir görüntü oluşturur ve bu hiç de çağdaş bir yenilik olmaz. bekleyeceğiniz şey trafikte kuralların katılaşması olmalı ve bu yönde ses getirilmeli.
  • kasiste yavaşlamayan orçoları bildiğimiz için işe yaramayacak kampanyadır.

    para cezası araç sahibinin bütçesine oranla ciddi bir meblağ olsa, koysan mobeseyi yaya geçidinin yakınına, geçtiği an tespit edip cezayı adresine postalasan, belli bir gün içinde ödemeyenlere de mahkemeye davet etsen, herkes trafikte mum olur.

    avrupa ve amerika'da durum böyle işlediği için herkes kurallara tam uyum sağlıyor. ha bir de herkese çocukluktan itibaren "insan" nasıl olunur onu öğrettikleri için...
  • bu önlemlerle olmayacağını ne zaman anlayacağız? bu sefer o hızla doğrudan gövdeye doğru girerler hatta. trafiğimiz kültürümüzün bir aynası bence. emniyet kemeri takmamayı marifet sanan bir toplumdan yaya geçidine saygı duymasını bekliyoruz. isterseniz bir önüne bir arkasına koyun yine değişen bir şey olmaz. maalesef olmaz.
  • sonuna kadar desteklediğim kampanya!
  • kasisler, seyir halindeki araçların hızlarını düşürmeleri için en etkili yöntem iken, kasiste yavaşlamayan azınlığı öne sürerek hemen karamsarlığa kapılan geçinizci yazarları göstermiş olan kampanyadır. bu sorun belki belirtildeiği gibi para cezası ile de çözülebilirdi, tabi her yaya geçidine plaka okuyan denetleme sistemleri koymak şartı ile. o da zor olduğu için, çare kasis.
  • bizim milletin malı kıymetlidir, insanların üstüne sürmekten çekinmezler ama söz konusu arabaları olunca mecbur yavaşlarlar. kanunla, kurallarla durduramıyorsanız mecburen fiziki engellerle durduracaksınız, desteklediğim kampanya.
  • desteklediğim kampanya ve olumlu etkileyeceği inancındayım

    benim hala umudum var
  • etkili olur belki, uygulamaya koyulsun diyorum.
  • bulunduğum muhitte, yaya geçitlerinin hemen önünde kasis genelde mevcut.. sonradan konuldular ve eskiden biraz duran olabilirdi, şimdi hiç kimse durmuyor.. çünkü araç sürücüsü, bir kasise yaklaşmanın son kısmında ya da üzerinden geçerken frene basmak istemez, çünkü altınızı vurma, aracınıza hasar verme ihtimaliniz artar.. o yüzden 5'le üzerinizden geçerek, amaçladıkları insan ezmesinin hakkını vermeye çalışıyorlar artık..
    kültürsüzlüğü ve kural tanımazlığı, daha da saçma şeylerle kapatmaya çalışarak, acayip saçmalayıp, inanılması mümkün olmayan sonuçlar alıyorsunuz gerçekten..

    ek: ha bir de, kasislerden çok önce araçlar yavaşladıkları ve tam bir tembel moda bağladıkları, başka şeylerle ilgilenmeye başladıkları, ancak asla durmadıkları için, 10-20 araba boyu 5'le gidenleri beklemek zorundasınız karşıdan karşıya geçmek için artık.. ezme niyetleri aynı ve hatta daha fazla ama, e çünkü yavaş gidiyorlar yani.. ya da o sırada cep telefonuyla oynayan ve ayakları pedallarda bile olmayan bu sürücülerin sizi görüp durmaya niyetleneceklerini varsayıp 30 cm lik tampon tampona trafiğin arasına atlayıp en iyisini umabilirsiniz.. size kalmış..

    ek2: ha bir de, yaya olarak değil de, motosikletimle ya da bisikletimle o kasislerin üzerinden geçerken istesem de duramam haberiniz olsun.. zira ne lastiklerim ne ayaklarım yere bile doğru dürüst temas ediyor değil o an, dengesizliğin doruğundayım (süratle pek alakası yok).. frene dokunmamla birlikte, hem düşerim, hem oradan geçmeye çalışan yayayı istesem de istemesem de biçerim..

    ek3: belli ki oturduğunuz muhitlerde bu kasislerden yok, yaşamamışsınız.. uzun olmasın diye çalıştıkça, saçma varsayımlarınıza devam ediyorsunuz.. bir üstte belirttiğim "kasis üzerinde duramam" lafı, hakikaten fiziksel olarak kasisin üzerindeyken duramam demek.. yayalarınızını bir kısmı, iki üstte belirttiğim üzere 30 cm tampon tampona giden trafiğin arasına sızmak için zart diye atlamayı tercih ediyorlar.. arabalar belki durur, motosiklet ya da bisikletin önüne 30 cm den atlarsanız, o kasisin tam olarak üzerinde duramaz o adam.. normalde yapabileceği bir hareketi de, kasisin varlığı dolayısıyla yapamaz.. bunu beklemeyin dedik.. yoksa insan gibi 30 m. uzaktaki bir motorun/bisikletin yavaşlaması esnasında geçişinizi yapmaya başlarsanız, kasisten önce dururuz canlarım.. buna fırsat verirseniz eğer.. ki veremezsiniz.. çünkü o zaman karşıdan karşıya geçemezsiniz kolay kolay.. hatırlayınız ki 30 cm ara vererek 10 la gidiyor herkes.. dolayısıyla bu problemin bir çözümü yoktur.. bütün araçlar da aynı değildir..

    ek4: şimdi buna da denilecek ki, e yolun kenarında yaya var demek ki, önceden dur... çünkü dert hınç almak.. buna verilecek cevap da, kardeş yaya için durmayan arkamdaki araba,otobüs, motosiklet bisiklet için durur mu?.. o adamların iki tekerlilere hıncı, siz yayalara olan hıncından daha büyük.. kaç kere arkamdan girdiler kırmızıda duruyorum diye biliyo musun sen?.. bi de panik fren yapacam ve sen analayamazken halimi, o kendini her yönden garantide sayan manda mı anlayacak?.. niye yavaşladığımı bile anlamayacak ki!.. onun benimki gibi bir derdi yok ki?!... trafikteki saygısızlıkların önünde bisikletle motosikletle mi kalkan olacağız?.. nasıl olacak ya o?.

    son ek: dedim ya, yaşamadığınızdan bilmiyorsunuz. şurada söylediklerimin hiçbiri sav bile değil, hepsi birebir yaşayıp gözlemlediğim şeyler. ben böyle dedim diye buradaki kasisleri kaldıracak değiller, en az sizin kadar yanlış düşünenler yeni kasisler yapmayacak değiller. üstelik sonra hepiniz de şikayet edeceksiniz, öleceksiniz, aradığınız güvencenin g sini bulamayacaksınız.. e yaşayıp görürsünüz.. zira hıncınız ve hayalleriniz, gerçeklerden daha önemli.. sebepleri ortadan kaldırmadan, saçma sapan sözde çözümlerle aklınızın almayacağı problemleri yaratırsınız.. yapılması mümkün olmayan şeyleri de, hiçbir şekilde anlamadığınız, karşı gördüklerinizden talep eder durursunuz.. almıyor işte aklınız.. zaten rezil şeyleri daha da berbat etmekten başka da bişi yapamazsınız.. zaten olan biten bu.. devam....e bu sizin probleminizdir..

    tavsiye: varsayımlarınızı iyi değerlendirin..
hesabın var mı? giriş yap