yazma
-
köylerde ve anadolu kadınlarının özellikle evde başlarına örttükleri baş örtüsü... yazmalar, dantelle işlenmiş "elişi" ile çevrilidir... bir kızın cehizinde ne kadar işlemeli yazma warsa, o kadar "eli iş tutar" demektir.... yazma işlemesi örnekleri, elden ele dolaşır; tülden veya benzeri bezlerden yapılırlar... (bkz: esarp).
-
1. yazmak eylemi...
2. yazmak eyleminin yapılmamasını vurgulayan, ters tawır, emir... -
tarihte elle yazılıp çoğaltılan, hattatların el emeği göz nuru döktüğü ve bir sanat ve kişilik yansıtan kitaplar.
-
(bkz: iki keklik)
-
(bkz: okuma ve yazma ustune)
-
(bkz: sarı yazma)
-
tdk: bohça, yemeni, başörtü, yorgan vb. şeyler yapmakta kullanılan, üstüne boya ve fırça ile veya tahta kalıplarla desen yapılmış bez.
-
oyalısı makbul. türküsü de var.
bir yiğidin sevdiği dünyalara değmeli diyor. bilemem artık.
buyrun.
http://fizy.com/#s/1aisv6 -
bunun ekmeği olur. istanbulda yufka derler. onun pişmişi. yaza yaza açarlar hamuru, pişirirler, kater yapıp bir nemsiz kuru havadar yere yığarlar. ihtiyaca binaen üçünü beşini kuşkonmaz süpürgelerle sular nemlendirir, yemekten yarım saat önce, pamuklu bezle çocuk örter gibi örterler nemini güzelce emsin içine.
sonra efendim dürüm dürüm sumak sumak yerler.
yazma ekmeği. ben her zaman yazılırım buna. -
tokat'ın simgelerinden biridir. hatta kentin göbeğinde bulunan asırlık yazma* fabrikası çok yakın bir zamana kadar, acayip boya kokularıyla faaliyet göstermeye devam ediyordu.
ve hatta;
(bkz: başındaki yazmayı da sarıya mı boyadın)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap