• yedek subayların görev yerleri kura cekimine kaldigi vakit, bu bekleme asaması olan 3 gunun kura gunu cereyan eden o 1-2 saatlik asama ile kıyaslanamayacak kadar rahat bir zaman olduğunu farkedecekleri bir bekleme sürecidir. (hele o kuranizi acan subayin yuzundeki ifadeden medet umma duygusu... iste o an bitilen andır)
  • 8 ay önce bu süreci yaşamış biri olarak rahatlıkla söyleyebilirm ki bir erkeğin hayatındaki en sıkıntılı süreçlerden biridir. bunun en önemli nedeni belirsizliğin son derece can sıkıcı bir durum olmasıdır ki insan hayatında belirsizliğin daha fazla olduğu bir dönem yoktur sanırım. önümüzdeki 6 ayını ya da 1 yılını geçireceğin şehri ancak 2-3 gün kala öğrenirsin.

    bu belirsizlik insandaki bilgi edinme isteğini doruk noktaya çıkarır. bu nedenle yakın çevredeki askerliğini yapmış kişilerden ve internetteki bazı kaynaklardan askerlikle ilgili bilgi edinilmeye çalışır. askerliği sıkıntılı geçen kişiler bunun acısını askere gidecek gençten çıkarmak istercesine genelde moral bozucu ve olumsuz bilgiler verebilirler. askere gidecek kişinin unutmaması gereken ise herkesin askerlik hikayesinin birbirinden farklı olduğudur. aynı birlikte aynı rütbeyle askerlik yapan iki kişinin bile askerlikleri çok farklı geçebilir. dolayısıyla askere gidecek kişi anlatılanlara benzer olaylar da yaşayabilir, tamamen anlatılanlardan bağımsız bir askerlik de geçirebilir. bu nedenle şu anda bu süreci yaşayanlara en önemli tavsiyem bu süreci etraftan duyduklarına fazla kulak asmadan geçirmeleridir.

    bu dönemle ilgili bir başka önemli konu da uykudur. merak ve heyecandan dolayı uykusu kaçanlara tavsiyem doya doya uyumalarıdır. zira askerlikleri süresince doya doya uyumaya fırsat bulmaları oldukça zor olacaktır. bazı asker adayları ise bu süreci iyi uykulu ve bol rüyalı geçirirler. bu kişiler genelde her gece rüyalarında başka bir şehrin başka bir birliğine düşerler (bkz: yedek subay sınav sonuçları öncesi rüyalar).

    bu dönemi sonuçlar açıklanacak mı acaba diye bilgisayar başında f5'e basarak geçirmek de büyük hatadır bana göre. insan askerlik sırasında sivilde geçen zamanın değerini çok daha iyi anlıyor. bu yüzden bir yandan askerlkten gün yerken bir yandan eş dostla veda turları atıp doya doya gezmek en doğrusudur. zaten sonuçlar açıklandığında mutlaka size haber veren birileri olacaktır.

    sonuçların açıklandığı an ise en sakin adamı bile kalpten gitmeye aday hale getirecek kadar heyecanlı bir andır. hayecandan titreyen ellerinizle aday numaranızı girip enter'a bastığınız anda önümüzdeki 6 ay ya da 1 yılınızı geçireceğiniz yeri ekranda görürsünüz ki bu yer genelde bir sürü kısaltmanın yan yana gelmesi şeklinde yazıldığından birçok kişi ilk etapta gideceği yerin ne birliği olduğunu anlamaz, sadece şehre ve kısa dönem olup olmadığına bakar. sonucu öğrendiğiniz anda, artık nereye gideceğinizle ilgili belirsizlik ortadan kalkmıştır. bundan sonraki belirsizlik gideceğiniz yerin nasıl bir yer olduğudur. acaba eğitimleri ağır mıdır? acemilik sonrası oradan nerelere gidiliyor? gibi sorular kafanızı kurcalamaya başlar. bu noktada da internet ve gideceğiniz yerde askerliğini yapmış sözlük yazarları imdadınıza yetişecektir.

    son olarak şu anda bu süreci yaşamakta olan herkese hali hazırda 3 gününü yemiş bulundukları askerliklerinin kazasız belasız ve çabucak bitmesini diliyorum.
  • sıkıntılı bir dönem, çok da takmamak lazım kafaya... evet sevgili yedek subay aday adayı, yine sana hitaben yazıyorum, iyi dinle...

    1 yıllık askerlik tecrübesi sonucunda öğrendiğim en önemli şey şu ki herkes kendi askerliğini yaşıyor dostum, onun için kimsenin lafına kulak asma, sözlükte askerlik anılarını askere gideceklere tavsiyeleri bilmemneleri okuma, hiç kafanı karıştırma. dediğim gibi, herkes kendi askerliğini yaşıyor 6 ay 12 ay veya 15 ay her neyse, dolayısıyla her geri gelen de kendi askerliğini anlatıyor, senin yaşayacağın tecrübe ise tamamen sana ait, hiçbir şeye, hiçkimsenin askerliğine benzemeyecek. şimdi anlatıyolardır "abi ben çok kebap askerlik yaptım, çok rahattım, bi bölük komutanı vardı ohoo kankaydık kankaa!" veya "abi biz çok süründük, çok ağladık, çok zor bi askerlik yaptım, ömrümden ömür gitti" veya "bir gün kafam attı bastım kapıya tekmeyi girdim komutanın odasına!" vs. vs. işte bunların hiçbirini kaale alma sevgili askere gidecek arkadaşım... neden biliyomusun? aynı bölük içerisinde bile o kadar farklı askerlikler yaşanıyor ki... mesela komutanın biri adamın birine birgün fırça atmıştır, bağırıp çağırmıştır, hemmen kötü adam olur o komutan, haklı veya haksız ne olursa olsun. sonra bu tecrübeyi yaşayan asker herkese "ulan x yüzbaşı, üsteğmen, başçavuş vs. çok ters adam, psikopatın teki, uzak durmak lazım" diye anlatır durur sağda solda. halbuki bahsettiği adam gayet normal, mantıklı bir insan olabilir. tam tersini de düşünelim, komutanın biri askerin birine bi kıyak geçmiştir, veya ekstra ilgi alaka göstermiştir (ki gidince göreceksin bunun büyük bişey olmasına gerek yok, komutanın "naber lan mehmet" diyip kolunu omzuna atması bile büyük etki yaratabilir özellikle uzun dönem erler üzerinde) o komutan en kral komutan ilan edilir, asker ona tapar, bunu sağda solda anlatır işte "çok kral adam be kankaa" diye ama anlattığı adam öyle birisi olmayabilir. askerlik anıları da böyle işte arkadaşım, olabildiğine subjektif, onun için hiç ama hiçbirşeye inanma, askerliğin süresince de düsturun bu olsun, yoksa çok yanlış yönlendirilebilirsin...

    neyse nasihatlerimizi verdikten sonra tekrar sınav sonucu bekleme aşamasına gelelim... kafaya takma, gez toz eğlen, arkadaşlarında görüş, çok da tribe girme "askere gidiyorum, gidip de gelememek var" falan diye, kendini üzersin giderayak boşu boşuna... sınav açıklanana kadar büyük bir belirsizlik olucak onun için hiç düşünme sınavı, sen düşündükçe daha erken açıklamıycaklar sonuçları. ha sonuçlar açıklanıp nereye gideceğin uzun mu kısa mı bunlar belli olunca düşünmeye başlayabilirsin, hatta gideceğin yer ile ilgili bilgi toplamaya da başlayabilirsin ama ne dedik, kimseye inanmıyoruz... bu adamlar yalan söylediğinden değil, sadece kendilerine göre anlattıkları için... götürülmesi gereken malzemeler vs. hakkında ise tabi ki uy milletin tavsiyelerine...

    bir de, katılışından sadece 2-3 gün önce belli olacak nereye gideceğin, onun için zaten çok da fazla düşünmeye fırsatın olmayacak o telaş içerisinde. bir de şunu unutma, bütün heyecanın merakın tedirginliğin 12 ağustosta o kapıdan içeri girince bitecek, göreceksin... ondan sonrası göz açıp kapayıncaya kadar geçiyo emin ol... hadi bakalım kolay gelsin, sağ salim git gel, şimdiden hayırlı teskereler...
  • hayatın en garip tatlarından biri.. düşünsenize bir hafta sonra bir yere gitmeniz gerekiyor.. ama nereye, siz dahil kimse bilmiyor.. hayır ülke öyle hollanda gibi danimarka gibi bir yer değil ki.. bi ucu kafkaslar' da öbür ucu ege' de..
  • hayatın bu aşamasına gelene kadar hep bir noktada kararlar almak vermek zorunda kalan bünyem için bir nevi rahat ve kaygısız bir bekleyiştir. çünkü ilk defa gerçekten sonucun ne olacağı ile ilgili yapacağım hiçbir şey yok. yanlış karar verme, durumdan şikayet etme, kendini suçlama gibi hiçbir duygu doğurmayacak çünkü sonuç. tamamen benim kontrolüm dışında şu an her şey. hal böyle olunca insanın içini tarifi zor bir rahatlama sarıyor. şimdiye kadar dönüm noktalarında aldığın kararları ve yaşadığın stresi sorgulatıyor. ister istemez keşke her defasında olaylar hep böyle benim dışımda gelişse, birileri alsa bu kararları benim için ve ben arkama yaslanıp "yapacak bir şey yok" desem diyorum.
    okulda bir sınava girip dersten çakarsın, keşke daha çok çalışsaydım dersin, okuduğun bölümden memnun olmayınca başka okul tercih etseydim dersin, işinden memnun olmayınca değişiklik yapmak ve yeni bir iş aramak için bir karar noktasında bulursun kendini, ya da ne bileyim kız arkadaşınla yaptığın bir tartışmada keşke farklı türlü davransaydım da işler bu noktaya gelmeseydi dersin.
    böyle düşününce yedek subay sınav sonucu bekleme aşaması bu tür düşüncelerden insanı sıyırdığı ve tüm sorumluluğu olduğu gibi tskya devrettiği için insanın üzerinden büyük bir yük alıyor. sadece bekleyip neticeyi görüp kabullenmekten başka bir şey bırakmıyor yedek subay adayı kişinin eline.
  • ucak biletine verilecek parayi etkileyecek bir asamadir. 50 liraya da alabilirsiniz o bileti 200 liraya da.

    yoksa cok dusunulecek bi yani yok. cogumuz oz, prison break falan seyrettik. onun gibi bisey. ha gardiyan olmussunuz ha mahkum. her halukarda boktan bi ortam. sukur ki gecici.
hesabın var mı? giriş yap