yeden

• bi gamın arpeji alınır. arpej bilindiği gibi aynı çıkar aynı iner.. yani do mi sol do / do sol mi do.. şimdi efenim bu son do dan sonra parçayı yada arpeji huzurlu bitirelim diye bu son notanın (bkz: do) yarım ses aşşağısı basılır (bkz: si) sonra tekrar aynı nota basılır (bkz: do) ve arpej bitirilir.. şimdi bu bastığımız si , domajor gamının arpejinin yedenidir..
• (bkz: sansibl)
• neden? diyemeyen çocuk repliği.
• müz. bir gamın yedinci derecesinin aldığı isim.
• bir muzik grubu. (bkz: http://www.myspace.com/yedenmusic )
• ayrılık acısı düştüğü yeri yakar gerçeği bir kenara kendisine canını sıkmamasını tavsiye ettiğim zamanın en güzel çare olduğunu fısıldadığım yazar.
• yanlış bir başlangıçtansa, doğru bir bekleyiş daha iyidir derler.
  
  sabrının sonucunu yıllar sonra başını yastığa koyduğunda huzurlu bir uykuyla alacak ve etmesi gereken asıl teşekkürü o gün edecek yazar.
• diyatonik dizilerin 1.basamağı ,o dizileri oluşturan sesler için ''eksen '' niteliği taşımakta ve söz konusu dizilerin sesleriyle oluşturulmuş eserlerde ''durak '' işlevi yüklenmektedir.(dolayısıyla aynı işlev 1.basamağın oktavı olan 8.basamak içinde geçerlidir.)
  
  diyatonik dizilerde ''durak'' tan sonra ,yani 1.ya da 8. basamaktan önce gelen basamak ise (7 basamak ve oktavı ) ''yürüyücü '' bir işlev yüklenip ,durağa dönme ,durağa ulaşma isteği uyandırmakta ve yönlendirici ,durağa doğru götürücü bir rol oynamaktadır. işte bu işlevinden dolayı 7. basamağa (ve oktavlarına )''yeden '' denir.
• tonikten yarım ses/minör ikili inince elde edilen ses.
  örn.: tonik: do, yeden: si. t: sol, y:fa#. t: do#, y:si#. t:sib, y:la.
  
  (bkz: yeden ses)
• "yedmek" fiilinden gelen, eski türkçe bir kelime imiş: "çekip götüren, yol gösterip bir yöne doğru sevk eden" anlamına geliyormuş, kubbealtı lugatı öyle tanımlıyor.
  
  şule gürbüz'ün "zamanın farkında" öyküsünde gezinirken cümle içre bir sözde rastladım bu kelimeye, çok değişik geldi, anlamını o şekilde merak ederek buldum.
  
  keşfedilip tanışılan her kelime, hafızanın rutinine deva.