• yenilenebilir enerji kaynakları destekleme mekanizması.
  • yenilenebilir kaynaklı santrallerin yapımına teşvik etmek için hazırlanan destekleme mekanizmasıdır.

    inşa edilen santralin tipine göre devletin alım garantisi ve ücretlendirmesi değişiklik gösterir, buna göre üretilen her kw için taahhüt edilen ödemeler;
    hes (hidroelektrik santrali) ve res (rüzgar enerji satnrali): 7,3 dolar/cent
    jes (jeotermal enerji santrali): 10,3 dolar/cent
    ve ges (güneş enerji santrali): 13,3 dolar/cent'tir.

    mekanizmanın ilk yayınlandığı dönemlerde dolar/tl paritesinin günümüz koşullarının çok uzağında olmasından dolayı eleştirilmiş ve çok rağbet görmemiştir. 2016 senesi ile dolar kurundaki artışla beraber katılım rekor seviyelere ulaşmıştır. öyle ki (bkz: serbest tüketici) ler için ve elektrik tedarik şirketleri için ciddi bir risk durumuna gelmiştir.
  • (bkz: çaylak)
  • günümüde elektrik maliyetini en ciddi etkileyen faktörlerden biri haline gelmiştir.

    devlet özetle diyor ki sen yenilenebilir kaynak kullan parasını söz ben vericem.

    elektrik piyayası aşırı aktif ve saatlik bir piyasadır. yani her gün 24 farklı fiyat belirlenir elektrik alım satımı için. diyelim bugün saat 18:00 de takas fiyatı 185 tl, 1 mw üreten bunu 185'ten alır, satan da 185'ten satar, dengesizlik, marjinal fiyat gibi detaylara girmiyorum konu o değil.

    zamanında devlet elektrik üretim tesislerini dolarla özelleştirirken yekdem'i tanıttı. dedi ki siz merak etmeyin, ne olursa olsun ben elektriğinizi (mesela su için) 73 dolara alacağım.

    o zamanlar bu fiyat ve elektrik fiyatları birbirine yakındı. sıkıntı olmuyordu. hatta 73 doların günlük fiyatın altında kaldığı zamanlar bile oldu. ama ya şimdi? yekdem yaklaşık 2. 5 senedir bir bela haline geldi. dediğim gibi şu anda 1 mw 185 tl ise, devlet buna 330 tl ödemek zorunda kurdan dolayı. burada da şöyle bir mantık güdüyor, sen 185'e piyasaya sat ben onu 330'a tamamlayacağım diyip durduk yere 145 tl daha veriyor.

    sonra dönüyor tedarikçiye hacı ben onu 145 verdim ya onu bana versene diyor. tabii toplam üretim yüz binlerce mw derken bu rakam yüzlerce milyona milyara vuruyor. bunu da dönüp tedarikçilere pay ediyor çekişlerine göre. tedarikçi ne yapsın gidiyor, fatura kestiği adama devlet bana bunu kesti sen de bana ver diyor.

    bunu gizli yapan bir kaç tedarikçi oldu 2 yıl kadar önce ki hoş değil. rakamlar ufak olduğundan göze batmadı ama bunu yansıtmak bir sektör gerçeği haline döndü ve resmen anlaşmaların bir parçası oldu. tabii millet keriz mi kabul etsin. devlet son kaynak tarifesi diye bir şey çıkarttı ve büyük sanayilerin bunu bu şekilde almasını zorunlu kıldı.

    mesela bir organize sanayi bölgesi abonesi bir anda faturasında %30 zamla karşılaştı.
    burada özellikle sanayiciye yüklendiler çünkü elektriğe ocak ve nisan ayında gelen zamlar her ne kadar tepki çekse de gerçekten çok azdı. elektrik maliyeti o denli arttı ki, adam olması için en az %15 gibi zamlar telaffüz edilmesi ocak ve nisan üzerine. şimdilik oy kaybetmemek adına bunu sanayiciye yığdılar. temmuz da seçim diye geçer ama kim gelirse gelsin, ekim ve ocak aylarında dev zamlara hazır olun.
  • "elektrik piyasasında lisanssız elektrik
    üretim yönetmeliği" 12 mayıs 2019 tarihli resmi gazetede çıkan haliyle yenilenmiştir.

    başvuru halindeki projeler yeni yönetmeliğe uymadığı için reddedilmiştir. mevcut sistemdekiler içinde ciddi değişikliklere gidilmiş, "en ufak hatada paranızı ödemeyiz haa" şeklinde parmak sallanmıştır.

    yönetmelikler, tebliğler değişmeye doyamadı. artık ipin ucunu kaçırır hale geldik. sistemde mevcut tüzel kişiler olarak nereden gireceğini bilmediğimiz kazıkların etrafında raks ediyoruz şu an.

    sorana yenilenebilir enerjiyi teşvik ediyoruz dersin, kim ne bilecek.
  • sanayiye, reel sektöre yüklenmiş çok büyük bir yüktür. detayları 4. entryde çok güzel açıklanmış. bu aylarda rakamlar iyice abardı. osb'lerdeki fabrikaların elektrik faturalarının dip toplamında %50'lere varan artışlar söz konusu.

    "ya büyük firmalar ödesinler, ne sakıncası var." denebilir, ancak:

    1) bu fabrikalar ihracat ile ayakta duruyor, bu maliyet artışları ile firmaların dünya pazarındaki rekabet gücünü öldürüyorsunuz.

    2) firmalar bu maliyet artışlarını yurt içinde satış fiyatlarına yansıtmak zorunda kalıyor, bu da enflasyonu körüklüyor.

    sonuç olarak; yenilenebilir enerji üretimini desteklemek devletin asli görevlerindendir ama bunu yaparken hakkaniyetli olmaya özen göstermelidir.
  • faturada %100 zammi saplamislar.

    kaynak: foks haber.
  • kanun gereği 31 ekim 2020 tarihine kadar tamamlanmış olan yenilenebilir enerji kaynağı ile üretim yapan santraller, elektriğini çok yüksek bir teşvikle devlete satıyor. lisans sahibi şirketler, pandemi nedeniyle 31 ekime işler yetişmeyecek deyip hükümete yoğun baskı kurdular ve karşılığını aldılar. 31 ekim 2020 olan son tarih, 30 haziran 2021 tarihine kadar uzatıldı.
    yani yine parası olan kazandı. garibanın motorlu taşıtlar vergisine pandemi nedeniyle 1 gün dahi uzatma yapmayan hükümet, kalantor abilere, para babalarına milyar dolarlık teşvik verdi.
  • geceleri uykumu kaçıran, tesisleri yetiştirmek için uğraştığım zavazingo
  • aynı zamanda bilgi birikimi yüksek bir sözlük yazarı.
hesabın var mı? giriş yap