• kaç senelik hocamdır kendisi. ilerde, içinde bulunduğu ceza hukuku alanında yıldızının daha da parlayacağı şüphesiz. gerek yaptığı çalışmalar, gerek yaptığı işini sevmesi ve bunu hissettirebilmesi, bu kanıya varmakta zorlanmamamızı sağlamakta... kendisi ayrıca inanılmaz hızlı ve aynı zamanda akıcı konuşur. 45 dakika içerisinde bir insan ne kadar hızlı ders analatabilirse, sevgili hocamız da o kadar hızlı ders anlatır. konuyla alakasız olanları başta olmak üzere, fazla soru sevmez. zaten soru sormaya gerek de bırakmayacak şekilde kapsamlı anlatır. dersi dinlerken yorulduğunuzu farkeder, ders hiç bitmeyecek, konunun sonu gelmeyecek zannedersiniz. not tutayım derken ele ağrı, kalemle temas eden parmaklara acı girer; yine de hızına yetişilmez.
  • prensiplerine fazlasıyla baglı olan(tabi bu onun iddiası) ve bu nedenle ömrü hayatı boyunca bir puan bile vermediğini iddia eden bana üc kez milletlerarası ceza aldıran muhterem sahisiyet
  • okulumun*, ennnn saygı duyduğum hocası.
    bizim okulda hangisi olursa olsun, ders geçmek zordur, yıpratır. çünkü hocalar cevap istemez, "tez" ister. ama dikkatli olacaksınız, bu teziniz kitaplarda yazandan asla farklı olmayacak! "ben mantığı kaptım kardeşim, işim gücüm var 3974 sayfayla mı uğraşıcam!" dediniz mi yanarsınız. zira "şu nedir?" sorusuna "budur" deme lüksünüz yoktur, budur da bu değildir, bu yüzden, böyle olsa şöyle olurdu, aslında düşününce böyle de olabiliyormuş, bilmem ne öööööf!

    ama yener ünver nasıl bir hocamızdır, şöyledir: "nedir ve nedendir?" der, "şudur ve şundandır" dersiniz, şak diye geçirir sizi. somut olaydaki hukuka aykırılığı mı sordu, yasal dayanak vs göstermeniz şart değil, mantığınız size ne söylüyorsa yazın, yener hoca hatim olmanızı istemez sizden, hukukçu olmanızı ister. doğal yargıç ilkesi'nin adını duymadan tanımını yapamayan, aklına da getiremeyen biri olmanızı değil, sizin kendi kafanızdan "ya kesin vardır böyle bişey, olması lazım" diye düşünüp, öyle bişeyin varlığını öğrenince de "aa varmış hakikaten" diyen biri olmanızı bekler.

    çok güzel insandır yener hoca. hızlı konuşur, diksiyonu da çok düzgün değildir allah için ama kelimesini kaçırmak istemezsiniz çünkü bilirsiniz ki başka yerde yoktur o anlattıkları.

    ps: şimdi kendisinden almadığım ceza genel dersini çalışırken kıymetini daha bir anladığım hocamdır da aynı zamanda... savcının yetkisini hakiminmiş gibi yazarsak kızmaz bize, çünkü o da bilir ki cmk'yı açan herkes yetkinin kimde olduğunu şak diye görür. ama misal teknik araçlarla izlemenin olay açısından hukuka aykırılık teşkil edip etmediğini görmeyebilir. işte bu ayrımı yapan insandır. ayol metin sorusu bile sormaz, ne güzeldir... keşke ceza genel'i de ondan alsaydımdır...
  • prensipli adamdır, sınavlarda sayfalarca boş bilgiye prim vermediği için inekler onu sevmez. az ve öz teorik bilgiyi pratiğe aktarabilen öğrenciler derslerinde başarılı olur. belki de hukuk mantığına en çok değer veren hocadır, evet aynen öyledir.
  • çin seddi gibidir yok hatta çanakkale gibidir dersinden geçilmez.
  • yeditepe üniversitesi hukuk fakültesinin kadrolu hocası olmuş taze prof.
  • ceza hukukunu bana sevdiren hocam. ( ayıptır söylemesi,diğer derslerden batmış olmasına rağmen, ceza genel-özel-usul notları süperdir bu aplanın )
    çalışkanlıktan değildir,tamamen sebep hocamın kendisidir.
    dersi süper anlatır, sorduğu soruya istediği cevabı almışsa, cevabı vereni göklere çıkarır öyle ki kendinizi bir ceza hukuku prof.u zannedebilirsiniz. ders anlatırken sürekli kıpraşan elleriyle, ders aralarında biz zirzoplarca çizilen birçok çöp adam karikatürümüze misafir olmuşsa da,istanbul üniversitesi hukuk fakültesi 'ndeki en saygıya değer hocalardan biridir.
    hak edene hakkını sonuna kadar verir, semih gemalmaz gibi "nihohaaahhaaa,nası da zor sordum oh oh , nası da bırakıcam hepinizi" diye okulun etrafında beş tur atmaz.
    mezuniyet kapıya dayandığında öğrenciler yıllık sayfalarına iki satır karalasın diye sevdikleri hocaların kapılarına dayanırlar, işte benim için de o hoca yener ünver'dir ve lütfediyormuş gibi değil de, karşısında aklı yarım bir öğrenci parçası varmış gibi değil de,gerçekten istediği için yıllık yazısı yazan ve meslektaşıyla konuşur gibi konuşan erdem sahibi bir adamdır.ve kendisinden bir alıntı : hukukçu, sistemin bekçi köpeğidir:)
  • sınav sorularını hazırlar ama okumaz sanırım, hep yanlışlık vardır sorularında olayın ilk paragrafında "b" ölür ikinci paragrafında hortlar dava açmaya kalkar soru sormak istersin cevap alamazsın kim bilir belkide cevap sadedir,basittir adam öldü nası dava açıcak desen geçiceksindir ama ya öle değilse diye için içini kemirir bi halt edemezsin.virgül koymayı es geçmesi sebebiyle üç kişinin ayrı algılama sonucu üç ayrı cevap verebilmesine yol açmayı başarmıştır. hadi kendin okumuyosun en azından asistanına düzelttir ağlatma sınavda çünkü sınavda soru sormak yasaktır bu şahsiyetin iç dünyasına inip ne sormak istediğini hissedebilirsen ancak ,geçme ihtimalin doğar.sayesinde insanın mezun olabileceğine olan inancı yerle bir olur nitekim kalırsın mezuniyet yalan olur.
  • özyeğin üniversitesi hukuk fakültesi dekanı olmuş.
  • dekan olarak yönettiği fakültede (özyeğin) 6 senede yaklaşık 60 kişinin ayrıldığı bir yönetim örneği gostermiş olan hukuk profesörü.
    çok ünlü bir ceza hukukçusu olmasına karşın, disiplin amiri sıfatıyla akademisyenlere verdiği bazı disiplin cezalarının üniversite yönetim kurulunca oybirliğiyle iptal edilmesi ise ayrı bir bilgi olarak kayda geçmeli.

    edit: 31 ocak itibariyle görevi sonlanmış müstafi dekandır kendisi.
hesabın var mı? giriş yap