• basi sonu belli olmayan tv dizilerinin ülkesindesiniz. es kaza biri rol verir diye sik giyinin, havalara girin. paul hogan'dan asla bahsetmeyin. fötr sapka ve mantar satin alin. "sizin tarihiniz yok" muhabbetinden sakinin. bizim de öyle güzel sarisinlarimiz yok neticede, yeri geldiginde sokarlar lafi.
  • selamlama biçimi: (bkz: g'day mate)
    konusma biçimi: yayvan her cümlenin sonuna hey unlemi ile
    yemek: lamington diye bi tatlıları çok ünlü
  • kahrolsun emperyalizm, bush, ingiltere, milliyetçilik gibi kelimelerinin pek bir anlamı olmayan yerdir. etliye sütlüye karışmazlar. sizin yapmanız gereken özgürlüğün tadını çıkartmaktır. çok kısa bir süre içinde kendinizi onlar gibi hissedeceksinizdir. ''aa türk lan bu'' denmez kolay kolay. belli edeceğim diye uğraşmazsanız tabii.

    burada kışken gidilmesi makbuldur. bizim bir taraflarımız donarken onlar orada sörf yaparlar. kuruyemişleri ve çikolataları süperdir. denemelisiniz.
  • vegemite görünce aa bu ne ya dur bir ucundan tadına bakıyım demeyin, tecrübe ile sabittir yağlı ekmekle tüketilmediği takdirde tadı iğrençdir.
  • yolunuz uzun, bence başlamadan bitirin.
  • ozellile queensland'de yasamayi planliyorsaniz sigarayi birakin da gelin.. turkiye'de su an uygulanan yasaktan daha agiri var..

    telstra'dan telefon almayi birak bro$ur bile almayin.. telefon icin 3; broadband icin tpg iyidir..

    yemeyin icmeyin foxtel alin.. 6-7 tane ulusal kanal arasinda baymayin..

    alkol almayan bireyseniz toplumdan bayaa bir dislanacaginizi unutmayin.. tum arkadaslariniz buyuk ihtimalle alkolik bireylerden olusacak..

    ozellikle queensland'de trafikte yasli teyze kivaminda araba surmeye alisin.. bo$una kendinizi paralamayin herkes neden kurallara uyuyo diye..

    sydney'de yasamayi planliyorsaniz hic gelmeyin..
  • - kolay diye kebapcida is bulmaya calismayin. ne adam gibi ingilizce ogrenirsiniz, ne kulture uyum saglayabilirsiniz, ne de dogru durust para kazanabilirsiniz.

    - aslina bakarsaniz burada tanisabileceginiz bir cok turkun hic bir dedigini yapmayin. sikca "he" demenize yardimci olacak suspansiyonel boyun ve dil kasinlarina sahip olun.

    - avustralya vatandasi olmak istiyorsaniz once oturma izni sahibi olmalisiniz. siyasi multeci olarak basvurmak disinda benim bildigim 3 yontem var. bunlar:

    independent on-shore: avustralya sinirlari icinde bagimsiz basvurma hakkina sahip olmak. bunun icin avustralya'da full time en az 2 sene okumus olmak gereklidir. bu sarti doldurduktan sonra basvurunuzun kabul edilmesi icin 120 puanlik baraji asmaniz lazim. puanlari sahip oldugunuz degisik ozelliklere gore kazanirsiniz (ielts sinavindan alinacak not, bachelor egitimin seviyesi, yas gibi..)

    independent offshore: avustralya disindaki bir ulkede 1 yil veya daha uzun bir sure mezun oldugunuz bolum ile ilgili bir iste calismis olmak. bu sarti sagliyorsaniz yine onshore basvuru gibi puan sistemini gecebilmeniz lazim.

    sponsor: is yerinizin oturma izninize sponsor olmasi. kuresel kriz sonrasi iyice zorlasan bu yontemle basvuru icin bildigim kadariyla size sponsor olacak sirkette 3 yillik bir gecmisinizin olmasi zaruri.

    diger basvuru yontemleri ve daha detayli bilgi icin gocmenlik sitesi:

    http://www.immi.gov.au/ 'dur.

    - basvuru yontemi demisken, size gelip: "abi 1 sene business management college okununca aliniyormus oturma izni" diyeceklerle muhattab olmayin. hatta ters gidin.

    - is bulmak kolay falan degil. hatta kimseye "ya bana sizin sirkette is bulsana, onca yildir calisiyorsun orda" diye gelmeyin. kimse kriz muhabbeti hala surerken kimseye sponsor olmaz. oturma izninizi alin, ondan sonra zaten is bulmakda hic bir zorluk yok.

    - sydney'e gelip turk yemeginden baska bir sey yememeye calisan, yabancilara "bizim yemekler en iyisi, baska hic bir sey yemem" diyenlere belediye madalya takiyormus. madalya toreninin ne zaman oldugunu ogrenene kadar auburn'den disari cikmayin. bol bol memleket muhabbeti yapip, "abi superannuation'da biriken paralari disari cikarken alabiliyormusuz di mi?" diye bol bol sormayi unutmayin. *

    - sydney'de yasamayi planliyorsaniz, en zorlu secimi siz yapmissinizdir. kendinize guvenin ve hakkini verebilirseniz diger herhangi bir avustralya sehri sakininden daha fazla ayricaliga sahip olacaginizi bilin.
  • avustralya'ya gideceğiniz belli olduktan kesin dönüşünüze kadar geçen süre boyunca her konuştuğunuz memleketim insanından duyacağınız "gelirken bana kanguru getir" yaratıcı espirisi kaçınılmazdır. zevk almaya bakın.
  • avustralya insanı sanıldığı gibi canayakın değildir. aynı iş yerinde çalıştığınız aussie'ler koridorda yaban hayvanı gibi gözlerini kaçırıp geçip gider selam vermek zorunda kalmamak için. bu size kıl olduklarından değil yabani doğalarındandır. yaklaşık 10 ay sonra selam vermeye 11. ayda konuşmaya başlıyorlar. 1 yıl sonra arkadaş bile olunabilir yani o biçim.
  • kangurulara bula$mayin. boks biliyorlar.
hesabın var mı? giriş yap