• avrupa merkezli yakın çağ koloniyalizminin günümüze uyarlanmış hali. sanayileşmiş ülkelerin (daha doğrusu komersiyelleşmiş ülkelerin) hammadde ve işgücü ülkelerini direkt olarak mandalık ya da sömürgelik konumuna sokmadan, gururlarını fazla da incitmeden, devletlerin ve multinasyonel şirketlerin parasal gücü, bunun yetmediği yerde "demokratik hale getirme" mottolu hukuki/askeri sanksiyonlarla alttan alttan sömürme işlemine ve bunun arkasındaki düşünsel sisteme verilen ad.
  • koloniyalizm'den en büyük farkı da şudur:
    ülkeye askeri güçle girip halkını plantasyonlarda, madenlerde köle gibi çalıştırıp hammaddeyi ülkene getirip işleyip diğer kolonilerine fahiş fiyattan satmak yerine, ülkeye "size sanayi getiriyoruz" diye parayla pulla girer, fabrikalar kurar, halkını fabrikalarda köle gibi çalıştırır, mamul maddeleri direkt oradan fahiş fiyatlarla pazarlarsın."
  • emperyalizmin 1950'li yıllardan sonra kendine temel yöntem seçtiği sömürgecilik modelidir. bu dönemde ulusal tepkileri frenlemek için gizli işgal tercih edilmekte ( ki ırak ve afganistan işgalleri bu durumun yeni bir dönem sinyali de sayılabilecek istisnadan öte aykırılıklarıdır), montaj sanayine dayalı ve tabandan doğal bir şekilde boy vermediği için çarpıklaşmış bir kapitalizm işbirlikçi burjuvazi aracılığıyla geliştirilmekte ve oluşması beklenebilecek tepkiler ise suni dengeden dolayı görülmemektedir.
  • mahir çayan'ın tezlerinde yaralan bir tanımlamadır..
    emperyalizmin üçüncü bunalım dönemi ile başlayan süreçtir..
    bu teze göre, artık eski tip sömürgelerde olduğu gibi işgalci ülkenin dili, bayrağı ve ordusu egemen değildir.. emperyalizm içsel bir olgu haline gelmiş ve ulusal tepkiler karşısında gizlenmiştir.. görünüşte siyasal bağımsızlıklarını kazanan ülkelerin içine kılık değiştirerek sızmıştır.. bu ülkelerde yerli tekelci burjuvazi emperyalizmin müttefiki haline gelmiştir.. böylelikle emperyalizm, oligarşinin içinde yönlendirici bir güç haline gelmiştir..
    bu sürecin belirleyici unsurlarından biri de emperyalizm-oligarşi ile halk arasında oluşan suni dengedir..
  • evrim çizgisinde taylorizm ve fordizm bulunur.
  • "yeni sömürgecilik metodlarının temelinde, emperyalist tekellerin en güçlü politikasına cevap verecek şekilde sömürge ülkelerde meta pazarının genişletilmesi, 'yukardan aşağıya kapitalizmin' bu ülkelerde hakim üretim biçimi olması, merkezi otoritenin egemen olması sonucunu doğurmuştur (...) bu politikanın esası, daha az masrafla, daha geniş pazar imkanı sağlayan, daha sistemli ve ulusal savaşlara yol açmayacak, daha üst seviyeye çıkmış emperyalizmin problemlerini daha fazla tatmin etmeye dayanmaktadır. (...) üst yapıda feodal ilişkiler genellikle muhafaza edilirken alt yapıda kapitalizm egemen unsur haline getirilmiştir. en temel metodu sermaye ihraç ve transferlerinin terkibindeki değişikliktir. sermayenin 5-6 elemanı arasında yeni bir oran yaratılmıştır. (...) buna, ülkedeki kapitalizm iç dinamikle gelişmediği için, emperyalist üretim ilişkileri demek yanlış olmayacaktır."

    (mahir çayan, kesintisiz devrim ii-iii)
hesabın var mı? giriş yap