*

  • batmandaki intihar sorunuyla en çok ilgilenen ve bir yazı dizisi hazırlayan günlük gazete.
    http://www.yenisafak.com.tr/
  • tatlı su seriatçılığı
  • 11 eylül saldırıları'ndan sadece bir kaç gün önce; şaron'un "biz teröre muhatabız; dünya ne bekliyor, bizim başımıza gelenleri yaşamadan bizi anlamayacak mı?" benzeri sözleri söylediğini yazan (haber bir kaç gün önceydi yani) gazete.
    millî gazete'de de böyle garip bir haber çıkmıştı; ama bunun tam tersi!
  • sapık festival başladı haberi ile gönüllerde taht kuran yayın organı.
  • aydınlık türkiyenin habercisi sloganıyla yaptığı reklamına koya koya exorcist filminin müziğini koymuş islamcı gazete.
    (bkz: bu ne yaman çelişki anne)
  • şu sıralar islami bilgiler içeren 3 kitap*** veren işin komik yanı bu kitapların reklamını yaparken arka tarafta the exorcistin en tanınmış soundtrackini* çalmakla ilgimi çekmiş ve güldürmüş gazete.
  • sloganı aydınlık türkiyenin habercisi olan günlük gazete. buradaki aydınlık kelimesinin de ampulle ilişkisi yadsınamaz tabii...
  • 29.06.2004 tarihli sayısında, bilişim bölümünün köşe yazarı melih bayram dede tarafından ekşi sözlük hakkında bişiyler çiziktirilen gazete. tam metin aşşadaki gibidir:

    türkiye, internetin kendine özgü ortamlarından biri olan "sanal sözlük"lerle ilk önce ekşi sözlük aracılığıyla tanıştı. üye olanların yeni sözlük maddeleri açabildiği ve konulara yorumlar yazabildiği ekşi sözlük, kısa zamanda internet kullananların gözdesi haline geldi. zaman zaman televizyonlardaki sunucuların sanatçı konuklarına sorduğu sorulara "sizin hakkınızda ekşi sözlük'te şöyle yazıyor" diye başlamaları bu popülerliğin kanıtıydı. aslında bu durum, programına konuk alan çoğu televizyoncunun google'da hızlıca bir arama yaptığının da bir göstergesiydi.

    " sizin için ekşi sözlük'te şöyle yazıyor"
    gelecek konuğun daha önce basında yayınlanan haber ve röportajlarına ulaşan sunucular, daha samimi ifadeler buluyor olmalılar ki, ekşi sözlük'e google'dan daha çok bakar hale geldiler.

    ekşi sözlük'ün popülerleşmesiyle birlikte yorum yazan üye sayısı da arttı. "internet özgürlüktür" söylemini, "ağzına geleni söyleyebilirsin!" şeklinde anlayanlar yüzünden çoğu yorumlar hakarete hatta küfre varan düzeye ulaştı. hakaretler bir yana, yazılan yorumların doğru olup olmadığının da bir denetimi yok.

    "net insanının ruh halini gözlemleyin"
    ancak bir başka ekşi sözlük üyesi yazılan yoruma katılmazsa bunu belirtebiliyor, kendi görüşü doğrultusunda yorum yazabilir. yorumların bir çoğunda "sorun" olması nedeniyle işin içinden çıkmak oldukça zor. hakkınızda yazılan asılsız veya çirkin bir yorumu sildirmek içinse site yöneticilerini ikna etmek zorundasınız. sonuçta şunu söyleyebiliriz: günümüz "net insanı"nın ruh halini gözlemlemek ve biraz da ibret almak için ekşi sözlük ve taklitlerine yine de bir bakın!
    mbdede@yenisafak.com
  • son dönemlerinde tirajla vicdan arasında sıkışmış kalmış gazetedir. vahşi piyasa ekonomisinin öğüten çarkları arasında parçalanmamak ve dişlileri teğet geçebilmek için ne yazık ki, bir takım tavizler vermek gerekmektedir. yazarlarının bir kısmının diğer gazetelere transferi, içeriğin eski doyurucu, leziz halinden uzaklaşması bütünüyle olmasa bile ziyadesiyle bununla alakalıdır (aynı durum kanal7 için de geçerlidir). buna rağmen yine de objektifliği, bağımsızlığı, doğru haber anlayışı ve hedefi çoğu zaman 12'den vuran yorumlarıyla tercih sebebidir. gülben ergen'in selülitlerinin, canerin kafa yaran aşkının, zodyaka göre o gün ne pişirileceğinin, öpünce kurbağaya dönüşen prenslerin sayfalarında sekiz sütuna manşet haberlerinin yer almaması ise ayrı bir takdire şayan durumdur.
  • hüsnü mahalli ve ahmet taşgetiren'i göndermekle; iç ve dış kaynaklı, siyasi ve mali telkin ve baskılara dayanma kapasitesi bakımından, merkez medya'dan daha iyi olmadıklarını ispatlamışlardır.
    (bkz: itibar kaybetmek)
hesabın var mı? giriş yap