yiğitsen uslandır beni
-
son zamanlarda ozellikle futbol ile ilgili forumlarda bazi genclerin kullandiklari populer tagline
(bkz: vatan icin gidiyorum senin icin donecegim) -
(bkz: yiğitsen sulandır beni)
-
umut dolu bir karşı çıkış cümlesi.
uslu olmak istiyorum, dingin olmak istiyorum. hadi becerebiliyorsan yap. öyle gel ki, öyle yap ki, senin sularında dineyim, öyle sevdir ki kendini, öyle aç ki, öyle harca ki emeğini, öyle dur ki dediğinin arkasında dineyim, uslanayım.
yiğit duruyorsun ya, iddialı, ısrarlı... dur o yiğitliğinin ardında da yiğitliğine kurban olayım. sen öyle gel ki bana ben sana koşayım.
yiğit isen uslandır beni, yiğit isen durult, itirazlarımın altında kalayım, huzurla geri alayım söylediğim her itirazı.
demektir. -
bu temenni yiğit olana, yenik olmayana, güçlü olanadır.
"gel artık uslandır beni" ise yenik olanın kendine seslenişidir.
iki satır ne kadar birbirine benzese de karıştırılması mümkün değildir.
kendilerini yenilmiş hissedenler rahat olsunlar, kafaları karışmasın kim hangisini söylüyor diye. bu temenninin kendileriyle ilgisi yok, olamaz. onlar yumuşak, sakinleştirici "gel artık uslandır beni"lerini dinlesinler. -
bir anadolu kadinin agzindan dokulen azginlik nidasi olabilecek cumle.
-
tavrın, karşı koyuşun, duruşun en öz anlatımı. rahmet olsun ahmet kaya'ya...
http://www.youtube.com/watch?v=kky3ducu-ba -
bir ahmet kaya şarkısında geçen söz. duyduğum en cesur, en pervasız, en direkt, en açık söylem. tehlikeyi anlatan en iyi cümle. ve şöyle devam eder;
yiğitsen uslandır beni
ey yasakların
kahpeliğin
ve soygunların koruyucusu
türkü çağıran kızlarımı sustur
ve kahraman oğullarımı,
mezar kaza kaza kederli, kızgın
tohum serpe serpe hünerli
ve sömürüle sömürüle bomboş
ve açlığın
ve zulmün izlerini
derin uçurumlarında taşıyan ellerimi
nacaklara ve tırpanlara sarılan ellerimi
mavzerlere sarılan ellerimi
zincirlere vur gücün yeterse.
ama adına yaşamak dersen
re-zil-ce
çatlayan tomurcuğun
doğan çocuğun çığlığını duymadan
gül benizli sevgilinin
titreyen göğüslerini öpmeden doya doya
korka korka
yana yana
her gün biraz daha derinden
her gün biraz daha kapkara duyarak ölümü
aç ve arkasız
köpekleşerek
yaşamak dersen
bu yürek
çat diye çatlasın ulan! -
yine kafamın içinde, derinleşen bunalımın yankısıyla büyüyen söz. üstelik geçen seferkinin aksine soğuk bir gecenin depreminde değil, bitmeyen bir mevsimin uyanışında ilmek ilmek örülerek kapladı zihnimi.
bu bir kendi kendine meydan okuma, bir kafa ayarı. yıllardır öğrenilen değerlerle hayatın ve akışın, aklın ve eldekileri kaybetmeme reflekslerin çarpışması. doğruları tekrar tekrar hatırlasak da tımarlanmanın getirdiği rahatlık çağrısına bir direniş bu. direnişin başlangıcı ise bu sözler ve peşi sıra gelen kendimden izler bulduğum, sorularını yanıtlayamadığım, hatalarımı, kendimle kavgalarımı masaya koyan bir grup ahmet kaya şarkısı daha.
yiğitsen uslandır beni… peki bu mücadelede yer almasak, bu savaş bizim değil desek… hiç olmasa alacak verecek hesabını kapattık deyip kendi köşemizde elimizdekilerle yaşasak olmuyor mu, illa bu kazanma kaybetme oyuna girmek zorunda mıyız, masadan önümüzdekilerle kalkıp gidemeyecek miyiz?
ancak kalkamayacaksak, ama hırssa hırs, oyunsa oyun. sonunda sen kazanacaksın, bana da buruk bir mutluluk ve bu oyundan haberi olmayan ya da umursamayan onlar yüzler binler belki milyonlar, kaderse kader, seçimse seçim… hadi yiğitsen uslandır beni… -
ahmet kaya'nın gururla bakıyorum dünyaya isimli parçasında geçen bir söz.
bugüne kadar duyduğum en görkemli meydan okuyuş aynı zamanda.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap