yılmaz yücetürk ^*

• 1987'de sezon ortasinda fenerbahce'nin basina buyuk umutlarla getirilmis, alman ekolunden yetisti diye epey bir pohpohlanmis, ama fenerbahce'nin kendi sahasindaki en buyuk hezimetlerinden birini eskisehirspor karsisinda 4-0 maglup olarak yasamasi uzerine, klupten kovulmus teknik direktor. sonralari cesitli anadolu kluplerinde, en son da afrika'nin bagrinda eritre'de milli takim calistirirken goruldu..
• bu carsamba'dan itibaren `cumhuriyette yazacakmis. eger bu hatiurladigim adamsa, sigaraya baslama sebebi olarak fenerbahceyi gosteriyordu. adama fenerbahce deyince "demeeee, bana fener deme" der gibi bi hali vardi.
• teknik direktör olduğu dönemde sezon başı hazırlıklarında takıma zeka oyunları oynatırdı."siz de çekoslavakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız" cümlesini en hızlı söylene gazoz ısmarlarmış.
  sinirli adamdı.
  allah rahmet eylesin...
• 64 yaşında vefat etmeden önce cumhuriyet gazetesinde spor yazarlığı yapmaktaydı.
• 1986 yilinda fenerbahce altyapisinin basina gectiginde benim de hocam oldu yilmaz hoca.
  keskin zekali, keskin kisilikli bir adamdi. her evliya gibi adamda goruldugu uzere nadir ancak buyuk sinirlenirdi.
  
  koln spor akademisi diplomasinin farkli bir sey oldugunu anlamak bizim icin guc olmamisti. dusunun, o yillarda turkiyede bir altyapi hocasi 10 yasindaki topcularina oglen yemeginden sonra her gun 1 saat bilgisayar kullanmayi ogrettiriyordu. refleks gelistirme oyunlari oynardik nedenini bilmeden. cocuktuk, sogukta sicakta antrenmandan kacmak guzeldi, ustelik bilgisayar oyunlari. amstrad'lar aldirmisti tesislere, kara kara makinalar. yillar sonra ogrendik meger lobanovsky, shevchenko'yu ayni yillarda ayni tedrisattan gecirirmis.
  
  bir gun eve donerken hepimize birer kagit dagitti yilmaz hoca. meger mexico 86'nin acilis gunuymus. saat farkindan kelli gece yarisi falandi maclar. uyku saatimizden cok sonra. kagitlarda 1 ay boyunca ebeveynlerimizin riayet etmesi buyuk kibarlik ama ikna edici bilimsellikle rica edilen yemek ve uyku saatleri yaziyordu. eve dondukten sonra yemek yemeden uyumamiz, belli bir saat kadar uyuduktan sonra uyandirilip yemek yedirilip gece yarisi oynanacak olan dunya kupasi karsilasmasini seyrettirilmemiz isteniyordu annelerimizden. sasirtici ama gercek. ve mesela bunun uzerinden bir ay gectikten sonra su oldu: (bkz: cocuklarin kendisini futbolcularla ozdeslestirmesi/#12869322)
  
  bir gun sabah kahvaltida "ayrilacak" dediler. ulan bir uzulduk, ilk antrenmana falan cikmadik. hisimla geldi "ne oluyor lan" diye. ogrendi kahkahalarla gulmeye basladi. anlatti sefkatle; meger terfi etmis hocamiz, a takimin basina geciyormus. "aynen devam edin" dedi, "kendinizi bozmayin, her gun haber alacagim sizden. bana inanacaksiniz, cok calisacaksiniz, hepiniz 10 yil sonra fenerbahce ile sampiyon kulupler kupasi, milli takimla avrupa kupasi kaldiracaksiniz."
  
  3-5 ay surdu yilmaz hoca'nin fenerbahce teknik direktorlugu. bense 22 yil sonra en azindan sampiyonlar ligi'nde simdilik bir ceyrek final gordum.
  
  hepsini siktiredin, en azindan o yasimda nefis bir adam nasil olur onu gordum. eyvallah hocam.
• (bkz: fenerbahçe komando timi gibi takım olacak)
• 2000 yılında bir süreliğine eritre milli futbol takımını çalıştırmış.
• fenerbahçeyi döne döne oynatacağım, kimse hangi sistemde oynadığımız anlayamayacak diyen ve cidden kimsenin anlayamadığı bir sistemle, 0-4'lük kadıköy eses maçıyla görevine son verilen rahmetli td