yokuş
-
cikisi yorucu, inisi keyifli egimli, genis duzlem
(bkz: bab i ali yokusu)
yasamin zor kesitleri icin de kullanilir -
acibadem semtinde bolca var olan yol biçimi.
-
-
(bkz: yokus cikmak)
-
-
-
istanbul'un her tarafi.. insan bir yerden bir yere yuruyene kadar i$kencenin kralini cekiyor yaz gunu.
-
yokuş çıkmak gündelik yaşamın en nefes kesici eylemlerinden biridir. öyle dik yollar olur ki, insan "çıktım ama anam sikildi" minvalinde terbiyesizleşir. halbuki eskiler hem meseleyi çok güzel anlatmayı hem de yokuşun yaptığı açıya serzenişler göndermeyi bilmişlerdir.
üç örnekle bezenelim:
(bkz: yaşmak sıyıran sokak) [kasımpaşa'dan şişhane'ye bir yokuş]
(bkz: deve bağırtan yokuşu) [avcılar'da imiş]
(bkz: bayıldım caddesi) [maçka'ya çıkan bir yol imiş]
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
sözlük'te hayvan aradım, buldum:
(bkz: eşeksiken yokuşu)
(bkz: eşşekosurtan yokuşu)
(bkz: teğmenosurtan yokuşu)
(bkz: göt çıkaran yokuşu) -
saclarindan odunc ver
dort bahar gecti
cicek kokusu opmedim
cok oldu mutluluktan vazgeceli...
gulusunden ver
omrumden al
ceyhun yilmaz -
gözünün kenarında bir kırık çizgi
usulsüz formda bir ağıt
bana küsen sümbül
dirilsin artık
ah yokuş
beni de götür yoluna katıp
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap