• metin erksan filmi.

    "...ben, 1955 yılında halide edip adıvar’ın “yolpalas cinayeti” romanını çok beğendim. öncelikle adı çok vurucu, bir de beni çok önemli bir dönemi anlatıyor. onun için bu romanı seçtim ve yaptım. halide hanım çok beğendi ama ben senaryoyu beğendim ama filmi beğenmedim. şimdi filmi yapacak olsam senaryoyu da filmi de farklı yaparım. ama o zamanın şartlarında öyle yapabildim. sonradan kendimi çok suçladım bu romanı anlayamamışım dedim. günün birinde trt “yolpalas cinayeti” ni yeniden çekti, film olarak. bu kadar yeteneksizlik olur. daha önce yapılmış bir filmi yapan senarist, rejisör bu avantajına rağmen aptal bir film olarak uyarlamış. hâlbuki böyle bir romana harikulade bir film yapılabilirdi. senarist ve rejisöre bu kadar kötü bir film yapabildikleri için ödül verilmeliydi. halide hanımın kemikleri sızlamıştır..."

    http://www.lokomotifkamera.com/meterrmpor.html
  • halide edip adıvar'ın, 1900'lerin başında bir konakta işlenen cinayetten yola çıkarak dönemin istanbul'unu ve aydınlara dair gözlemlerini anlattığı, can yayınları 'ndan çıkan yeni baskısında selim ileri'nin sonsözünün yer aldığı kısa romanı.
  • ayfer tunç'un "bir deliler evinin yalan yanlış anlatılan kısa tarihi" romanında edebiyat öğretmeni zarife gülercan'ın sahaflardan aldığı kitaplar arasında adı geçer.bununla birlikte mithat cemal kuntay'ın "üç istanbul",bulgakof'un "usta ile margarita" ve james joyce'un "sanatçının bir genç adam olarak portresi" kiaplarını da satın alır.
  • halide edip'in 1937'de piyasaya sürülmüş ünlü polisiye romanı. 1955 yılında metin erksan tarafından filme alınmış ancak sansür kurulundan geçememiştir. bu durumda devreye giren halide edip'in çabalarıyla film daha sonra gösterime girmiştir.
  • aynı zamanda osman seden tarafından da 1990'da beyazperdeye uyarlanmış türk edebiyatının ilk polisiye romanı.
    başrollerde elbette seden ismi zikredildiğinde akla ilk gelenlerden aydan şener ve o dönem tıfıl manken olarak ortalarda gezinen gülben ergen vardır.
  • kitabın konusu inceden bir standart türk filmi konusu gibi. varoşlardan çıkan kız, zengin erkek evliliği. evin hizmetçisi ve şoför arasındaki ilişki. ahlak anlayışı.

    kitaptan bazı yerler:

    çünkü agâh efendi, "herhangi bir yerde bir kız yabancı bir erkekle kucak kucağa oynarsa o kız adıyla sanıyla orospudur!" derdi.

    - "sürmelerini tehlikeye koyarak ağladı."

    - "yeryüzünde adalete lütuf ve anlayış karıştırdıkları zaman, insanlar en çok samedaniyetin birer mümessili oluyorlar. büyük bir fransız kadını, 'anlamak affetmektir,' demişti."
  • masumiyet ve adalet üzerine kısa bir cinayet romanı. bence cinayet romanlarında olması gereken gizem, esrar, bilinmezlik bu romanda pek söz konusu değil. ama hikayede geçen mahkeme bölümü oldukça sürükleyici, tartışacak da çok nokta var. kendi alanı için önemli bir eser.
  • son 3 sayfasında avukat mahkemede efsane savunma yapıyor. her hukuk öğrencisi okumalı.

    --- spoiler ---

    "öldürmek hakkı hiçbir ferde verilmemiştir. çünkü hayat yer yüzündeki en mukaddes şeydir. hayat allah'ın en güzel eseridir. onu bozmak hakkın ferdin değil, cemiyetin ırz mal ve can emniyetin muhafızı adliyenindir."

    adaleti ihsanla tadil etmek insani ve lüzumlu bir harekettir. inanıyorum ki insanları kuru bir adaletle muhakeme etsek hepimizi belki kapamak lazım gelecek kadar içimizde tehlikeli temayüller vardır.

    adaleti ihsanla tadil etmek her adalet teşekkülünün şiarıdır.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap