yorulmak
-
o var ya, çok uzun balkan koşularında yorulmuş. güçlü kuvvetli* olduğu halde geceleri dizlerini karnına çekiyor*, sırtı okşanırsa* aksilenmiyor reddetmiyor. bütün merhametimi ayaklandırıyor.
"sarmayılan"
güzel sev güzel sevmeyi umalım umarım.
bir ben vardır başkadır ve benzer aynı olması mümkün.
yolun dönüşümleri bunlar..
yolcu yorgun, ve yorulmak geniş.
her koşul kabul ve kendi koşullarım kabul. kendi yolum kabul ve yol kesişimleri kabul. yol ayrımları kabul.
şefkate evet, acımayışımla birlikte.
yaşamda olmak yaşatmak için. içim. içimden.
***
"yaklaşık olarak üç yıl önce ciğerlerimde hiçbir hastalık belirtisi yoktu, yorulmak nedir bilmezdim, bitmek tükenmeksizin yürürdüm ve hala gücüm olurdu (buna rağmen düşünmek beni daima yorgun düşürürdü*), birdenbire takriben ağustos civarında -hava sıcak ve güzeldi, kafam dışında her şey iyiydi- halka açık yüzme havuzunda kırmızımsı bir şey tükürdüm. kabul edeceğin üzere bu durum sıra dışıydı. şöyle bir baktım ve sonra hemen unuttum. daha sonra sık sık tekrar etmeye başladı, ne zaman denesem genellikle kırmızı tükürüyordum." franz kafka - briefe an milena
"kurtuldun mu, yeni bir işe koyulup yorul ayeti geldi; çekip duruyor bizi: artık söze ihtiyaç yok." mevlana - divan-ı kebir
(bkz: yorulmaz)
(bkz: yorgun/@ibisile), yorgunluk/@ibisile
(bkz: hıltı kesilmek), kesilmek, kösülmek
(bkz: bitkin düşmek), bitkin
(bkz: leyakır), leyakır düştüm herremehten
(bkz: argın/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap