you've got the love

• sex and the city'nin son bölümünde son saniyelerinde çalan şarkıdır. mutluluk aktarıcı ve depolayıcı bir özelliği vardır. sabah kalktığınızda ilk iş olarak dinlenmesi tavsiye ediliyor.
  
  sometimes i feel like
  throwing my hands up in the air
  i know i can count on you
  sometimes i feel like saying
  lord i just don't care
  but you've got the love i need
  to see me through
  
  sometimes it seems that
  the going is just too rough
  and things go wrong
  no matter what i do
  now and then i feel
  that life is just too much
  but you've got the love
  i need to see me through
  
  sometimes i feel like
  throwing my hands up in the air
  i know i can count on you
  sometimes i feel like saying
  lord i just don't care
  but you've got the love i need
  to see me through
  
  time after time
  i say oh lord whats the use
  time after time
  i say this just won't do, but
  sooner or later in life the things you love you loose,
  just like before i know i'll call on you
  
  occasionally
  my thoughts are brave and friends are few
  occasionally
  i cry out lord what must i do
  occasionally
  i call up master make me new
  you've got the love
  i need to see me through
  
  sometimes i feel like
  throwing my hands up in the air
  i know i can count on you
  sometimes i feel like saying
  lord i just don't care
  but you've got the love i need
  to see me through
• bittikten sonra "sanki güzel bişey olacak" hissiyattı veren şarkıdır.
• onlarca farklı mixinin bulunduğu şarkı. sanıyorum ki en güzel mix now voyager mixidir.
• layer cake filminde yer alan şarkı. bayaa güzel müzikleri var bu filmin. bu şarkıya da yer vermiş olmaları içimin yağlarını eritti.
• ne kadar neşeli olsa da dizinin^* sonunda ağlamamı engelleyememiş şarkıdır. yine de pek güzeldir, o ayrı.
• bu şarkının klibinde bir meleği canlandıran ingiliz oyuncu neil newbon,demet şener'in eğer erkek olsaydı yakışıklı olacağının kanıtı gibi bir şeydir.
• florence and the machine tarafından da söylenir. loop'a alınıp dinlenilir.
• orijinali 1986 yilinda the source tarafindan candi station'nin katilimi ile ortaya cikmis sarki. yani sarkinin asil sahibi ingiliz the source'dur, candi station sadece eslik eder. fakat belki de bu birliktelik sarkiyi bambaska bir hale getirmis yillar sonra yapilan miks ile buyuk bir geri donus yasatmis ortaligi kavurmustur, orasi ayri.
  
  nasil bir seydir bu orijinal versiyonu diye merak edilirse biraz incognito gibi biraz gospel tinilari icinde aynen asagidaki gibidir:
  http://www.youtube.com/watch?v=pfgbtb_qozm
• florence and the machine versiyonuna the xx in yaptıgı harikulade remix den sonra bambaşka bir şekerpare olmuş olan leziz parca.
• florence and the machine bu şahane şarkıyla q dergisinden "2010 yılının en iyi parçası" ödülünü kapmıştır:
  
  http://news.qthemusic.com/…st_track_-_winner_1.html