*

  • kirklareli anadolu lisesinin efsanevi fizik ogretmeni. zamaninda bizim oss'de basarili olmamiz icin elinden geleni yapan, ogrenci dostu insan. ayni zamanda orjinal bir insandi da... bizim lisesnin yilliklarinda yer alan bazi enstantaneler su sekildedir:

    - y.t. : simdi ne yapiyoruz ? ince kenarli mercek ciziyoruz. asil zor olan bunu cizmek.

    - y.t. : ben israra dayanamam. sule gel su soruyu sen coz.

    - y.t. : bu sorunun cevabi b, d, e siklari olamaz. dun aksam bakmistim.

    - y.t. : peki, bir daha anlatiyoruz...
    - ogrenciler: hayir hocam gerek yok...
    - y.t. : olur mu, daha ben anlamadim.

    - y.t. : bu soruyu cozebilmek icin 1'den 10'a kadar sayabilmek yeterlidir.

    - y.t. : arkadaslar mukemmel konusuyorsunuz ama ders anlatmayi kesersek iyi olmaz.

    - y.t. : bosver kizim bosver, muhakkak daha onemlidir ama, bosver...

    bu hocamizin en onemli ozelliklerinden birisi ise hafizasi idi. piyasada ne kadar fizik kitabi varsa sorulari cozer, dogru siklarin yerini ezberler ve ondan sonra da kitabi acar tikir tikir isaretlerdi. hatta hatali siklar oldugunda "arkada b yazar ama bunun dogru cevabi e sikkidir" seklindeki tespitleri de bizi bitirirdi.

    bu ezber olayinin ise temeli baska bir olaya dayanmaktadir. zamaninda fizik hocamiz ankaraya gider ve orada bir sinav gecmesi gerekmektedir(maas artisi icin miydi neydi onu hatirlamiyorum). fakat sinav ingilizce olacaktir ve hocamiz ingilizce bilmemektedir. sinavdan once soylenen ise "bu sinavda su kitaptaki sorulardan soru sorulacak" seklinde bir aciklamadir. hocamiz da hic usenmeden bu kitabi alir, tek tek sorulari ve cevaplari ezberler, sinavi gecer.

    sagolsun cok emegi var uzerimizde...
  • ciceklerini boceklenmesinler diye kolonya ile sulayan bir hocadir kendileri,ogrencilerine dana diye seslenmesiyle unludur,cok sevilip sayilirlar ogrencilerince!
  • kırklarelinin en değerli fizikçisi ayrıca kırklareli anadolu lisesinin demirbaşı. fotografik hafızasına hayran kalmamak elde değildir. kendisinin anlattığı bir hikayeye göre öğretmenlik yıllarının başlarında girdiği bir ingilizce sınavını sınavdan bir gün önce kitabı ezberleyip geçmiştir saygı değer hocam
  • sanırım ağız yapısındaki bir bozukluk nedeniyle tükürükler saçarak konuştuğundan ön sıralarda oturan arkadaşlar ellerinde kağıt mendillerle ders dinlemek zorunda kalırlardı.
  • üstünden seneler geçti, bir sürü profesör, doçent girdi dersime. ama yücel hoca gibi bir hoca görmedim. babadır, öğrencinin yanındadır, fena halde öğretir, zaten kendi ezberlemiştir bütün kitapları. kural dışı bir hoca olmakla berabergerektiğinde kafa attığı tehdit ettiği de görülmüştür. tabii işin şakasıdır bu, sevdiği adamı hep kollar. ara ara "dana kardeşlerim, yeminiz az gelmiş sizin, çüşş" gibi zarf, sıfatve isimler kullansa da kimse alınmaz nedense. bu bizim zamanında dana olduğumuz anlamına gelir mi bilmem ama yüzsüzdük biraz galiba...
  • danalık etme evladım lafının türkiye distirübütörüdür kendisi, en sevdiği içecek fanta olmakla beraber sevilesi sayılası bir insandır.
  • kırklareli anadolu lisesi'nin en çok korkulan, ama bir o kadar da sevilen hocalarındandı kendisi. ya da ben severdim en azından. bir gün yan sınıfta maç için iddiaya girilmiş olsa gerek dersin ortasında kapımız çalındı ve yücel hoca çağrıldı. baklava yemek üzere dışarı çıktığını bütün sınıf bilmekte. takribi 2 dakika sonra kendisi sınıfa girdiğinde ağzını şaplatıyor ve "çks çks" sesleri eşliğinde dişinde kalan son parçaları temizliyordu ki o an bütün sınıfın susmasıyla benim "hocam bir yerimiz şişecek" demem bir oldu. yücel hocanın "çks şişsin çks pezevenk çks" cevabı gecikmedi tabi ki. o zaman utanmıştım ama şimdi her aklıma geldiğinde gülüyorum.
hesabın var mı? giriş yap