• louis mallein sinir bozucu bir filmi.
  • (bkz: zazie metroda)
  • 1959 fransa yapimi komedi filmi.
  • zazie ki$isinin maceralarinin anlatildigi resimli cocuk kitabi.
  • raymond queneau'nun şirin bir romanı. zazie adlı cimcimenin çok merak ettiği metroyu bir türlü göremeyişini anlatır.
  • naiflik adina duzenlenmis bir gezi ve kitabi ve filmi. naiflik adina hic naif degil.
  • queneau'nun muhtemelen roman nasıl yazılır öğrendikten sonra yazdığı güzel bir eser.
  • tahsin yücel'in ne kadar başarılı bir çevirmen olduğunu bir kez daha göstermiş saçmasapan bir kitap. fransızca aslı yerine bulunan kelimeler gerçekten takdire şayan, okurken hiç zorlanmıyor insan. üstüne üstlük bol cümle/kelime/diyalog oyunlu bir metini çevirmek, ona uygun sıfatları türkçemizde bulabilmek, engin bir dil bilgisi gerektirir.

    akıcılığı ile 4-5 saatte bitirilebilmesi muhtemel 160 sayfalık bir kitap. şimdi sıra geldi filmini izlemeye, bakalım raymond küenaü'ye haksızlık edilmiş mi yoksa tahsin yücel gibi hakkı verilmiş mi? bir yandan da hakkın verilmeyecek olması ama alınacak olması da bu durumu bir çıkmaza sürükleyebilir ama her zaman bir tercih unsuru olması da çıkmaz durumu çıkmaza sokmakta. en iyisi izleyip karar verememek. evet evet, anlam götüm.

    edit: louis malle'in ellerine sağlık. the fire within gibi bir filmin yönetmenin bu uyarlaması da 38730 numero olmuş. potansiyel hayal kırıklarımı toplayıp pekiştirmeyi bildi. bravo bravo götüm şak şak şak!
  • "'neden,' diyordu gabriel, 'ondan yoksun kalmamız için ufacık bir şey yettikten sonra neden katlanmayalım yaşama? bir hiç getirir, bir hiç canlandırır, bir hiç yıkar, bir hiç götürür. böyle olmasa, yazgının yumruklarına, parlak bir iş uğrunda alçalışlara, bakkalların hilelerine, kasapların fiyatlarına, sütçülerin sularına, ana babaların sinirine, hocaların öfkesine, çavuşların fırçasına, köşeyi dönmüşlerin çirkefliğine, yıkılmışların iniltilerine, sonsuz uzamların sessizliğine, karnabaharların kokusuna ya da tahta atların edilgenliğine kim katlanırdı, yalnızca küçücük birkaç gözeneğin (el kol) kötü ve hızla çoğalan ediminin ya da yolunu sorumsuz bir adsızın çizdiği bir merminin birden gelip beklenmedik bir zamanda tüm bu kaygıları göğün mavisinde toz edeceği bilinmeseydi. ben, şu karşınızda gördüğünüz adam, üstümde bir çengi eteği, sizin türünüzden keleklere doğal olarak oldukça kıllı, ancak meslek gereği tıraşlı, kalçalarımı gösterirken bu sorunları sık sık takmışımdır kafaya. şurasını da ekleyeyim ki istekte bulunacak olursanız, bu gösteriyi hemen bu akşam görebilirsiniz."

    tl;dr, özeti cioran, ezeli mağlup'ta yapıyor; intihar fikri olmasa, kendimi çoktan öldürmüş olurdum.
hesabın var mı? giriş yap