• 15 ocak 2011'de anlaşılabilen mekanlarda vizyona girmesi planlanıyor, tabii önceki belgesellerde olduğu gibi internetten de ücretsiz olarak yayınlanacak.

    ilk iki belgeselin çevirmenlerinden biri olarak, geleneği bozmayayım dedim ve resmi fragmanını çevirdim, buyrun:

    http://www.facebook.com/…o/video.php?v=416175152608
    http://www.youtube.com/watch?v=c_cu8e5oxmy
  • umarım bu kez the venus project konusuna hiç girmezler diyerek sabırsızlıkla beklediğim belgesel. o kadar iyi tespitlerin, analizlerin ardından kapitalizmin başka bir versiyonunu türettiklerine inanamamıştım.
  • ekonomiye dair olan anlatımların daha sade, basitleştirilmiş -ne kadar basitleştirilebilir o da ayrı bir konu- örneklerle anlatılmasını bekliyorum. para teorisi, para politikası, büyüme, bilgi toplumu ve kalkınma gibi konulara insanlar nasıl kolayca vakıf olabilir ki..
  • fragmani bile insani düsünmeye sevk eden bir belgesel.

    "hastaliklar ilaclari gecindirir, ilaclar da doktorlari ve hastaneleri. ancak eger bir cok hastaligi kökünden yok edebilirseniz, meslekleri de ortadan kaldirmis olursunuz. kar yaratmak icin, sorun yaratmalisiniz"

    bu sözler bana üniversitedeki ilk günümü hatirlatti. o gün prof. sormustu ögrencilere "informatik nedir" diye. gelen cevaplar "program yazmak, belirli sistemlere komutlar gönderip otomatige baglama, vsvs" idi.. hoca cok beklemeden cevabi kendisi verdi. "informatik toplumdaki sorunlari tespit etmek ve care üretmektir."

    simdi düsünüyorum da, hocanin demek istedigi belki de "sorun tespit etmek" degil de "sorun yaratmak"di. bu gün apple ve microsoft gibi sirketlerin "ihtiyac" yaratmasi gibi. insanlarin bilincaltina ipad,iphone veya smartphone'suz yasanilamayacaginin sokulmasi gibi. bunu basardilar da, google latitude olmadan en yakindaki eczaneyi bulamiyor insanlar. bu bir sorun ve bu sorunu cözen de google latitude. tabi sorunu cözerken cikarini da sagliyor. buna benzer
    bir cok sorun yaratildi. binlerce app ile zenginlestirilen smartphone platformlari bir cok "sorunumuza" care oldu. misal ben evimin 100 metre ötesindeki trenin kac dkk sonra istasyona gelecegini smartphone um sayesinde hemen ögrenebiliyor ve evden ona göre cikiyorum. "evden ne zaman cikmaliyim" sorunumu cözüyor smartphone'um. peki eskiden benim gercekten böyle bir sorunum var miydi? her gün kafama mi takiyordum "acaba ne zaman ciksam evden" diye. yoksa yaratilmis sorunlardan biri mi bu da?

    neyse cok sacmalamaya basladim. bir fragmanla bana meslegimi sorgulatiyorsa bu belgesel, tamamina bakmaya cesaret edemiyorum acikcasi.

    ps: 911 turbo ya ceviri icin tesekkürler. $ukela olmu$.
  • ocak 2011'e ertelenmiş aktivist film serisinin 3.südür.
  • belgesele geri sayım başladı. yaklaşık 30 kişilik çeviri grubu olarak çevirilere başladık.

    belgesel çıkmadan piç olmasın diye gizlilik sözleşmelerimiz var, bu yüzden içeriğiyle ilgili fazla bir şey söyleyemem. ancak şunu diyebilirim ki, çevirdiğim kısımları gördükten sonra, beklentimin çok üstünde bir şey ile karşı karşıya olduğumu farkettim. örneğin bir kısımda insan psikolojisi ile ilgili derinlemesine analizler var, ki açıkça, eğer insanlar arasındaki sistem algısını değiştirmek istiyorsanız, öncelikle insanın bu sistemi nasıl algıladığını analiz etmeniz gerekir. bu noktada gerçekten isabetli bir noktaya değiniyor gibi görünüyor zeitgeist moving forward.

    diğer bir bilgi olarak, anladığım kadarıyla bu üçüncü belgeselin süresi, yaklaşık 3 saat olacak gibi.
  • 15 ocak itibariyle dünyayla aynı anda türkiyede gösteriminin yapılacağı yerler şunlardır:

    -istanbulda oyuncular tiyatro kahve;
    -izmirde desem (dokuz eylül üniversitesi sürekli eğitim merkezi);
    -marmariste mojo cafe

    topluluk halinde izleyip sonra da tartışabilme fırsatını yakalamak isteyenler kaçırmasın derim.
  • 15 ocak'ta başlayıp yaklaşık bir hafta devam edecek çeşitli şehirlerdeki gösterimlerden sonra (bkz: #21472495) 25 ocak'ta önceki filmlerde olduğu gibi bu da internete sürülecek. altyazılarını zaten çevirdik, muhtemelen torrente de youtube'a da tüm çevrilen dillerin altyazılarıyla beraber koyarlar. gösterimleri kaçırdım diye endişelenmeyin yani.
  • (bkz: #21663372)
  • ilk önce gösterim sonra internete sürme işi gayet saçma olmuş kanımca. bimiyorum geçen seferlerde de mi böyle olmuş ancak 25'ine kadar beklemek zorunda olmak can sıkıcı.
hesabın var mı? giriş yap