• (bkz: sıfır atık)
  • kendine,geleceğine ve çevresine saygısı olan her ferdin bir ucundan tutması gerektiği akım. yaptıklarımızın sonuçlarını görürsek o eylemlerden vaz geçebiliriz. her günümüzü geçirdiğimiz evlerimize çöp atmıyor olsak bile bir daha uğramiyacağımız yerlere rahatlıkla çöp atabiliyoruz. insanoğlu işte gözünün önünde olmayınca problem olarak görmüyor. çevreyi sevenlerin değil kendini seven insanların yapscağı bir eylem bu yalan yok. ilerde çöp dolu denizlerde mi yüzeceksiniz? yıllarca zehir içmiş toprağın size nasıl doğal gıda vermesini bekliyorsunuz? rahmet dediğiniz yağmurlar ne kadar temiz artık? ben neyi değiştirebilirim diyerek en büyük hatayı yapıyoruz. yola çıkmadan yolu kapatıyoruz. siz belki milyonlara değil kendinize belki de ailenize ve çevrenize hitap edeceksiniz. insan olarak vazifemizi yerini getirmemiz gerekir. en azından kendi dünyamızı kurtarabiliriz. zaten herkes kendi dünyadını kurtarsa tüm dünya kurtulur. sonu olmayan kör bir döngü içindeyiz. kolaya kaçıyoruz,kapitalizmi takip ediyor ve yarını düşünmeden yaşıyoruz. eğer bu silsilenin bir zincirini kıracak olursanız geride kalanlar da zsyıflayacak ve kopacaktır.
  • youtube'un derinliklerine ilk günden beri hakim sayılan bir yutub kraliçesi olarak bugünün en yükselişte trendlerinden biri olarak bunu görüyorum. önceleri 'plastik pipet ve bardak kullanmayı nasıl bıraktım'dan başlayan bu masumane akım yavaş yavaş 'tuvalet kağıdı kullanmayı nasıl tamamen bıraktım'a, 'diş fırçam tamamen geri dönüştürülmüş malzemeden üretiliyor ama fırça kısmı plastik bundan nasıl kurtulabilirim'e (bütün fırçalar plastikten üretiliyormuş bu arada) ve hatta 'dövme yaptırmaktan vazgeçtim çünkü dövmeci benim yüzümden kullan at plastik materyal kullanmak zorunda'ya ulaşarak türkiye için biraz fantastik sulara evrildi. o yüzden buralarda bugünlerde böyle bir akımın pek popüler olacağını sanmam ama gidişatı görmek isteyenler açısından takip etmesi zevkli bir akım bu.

    ben sistemik meselelere böyle bireysel çözümler yoluyla çare bulunacağını düşünmediğim için küçücük evde yaşayan, araba kullanmayan, çok az denizaşırı tatile gidebilen bir üçüncü dünya vatandaşı olarak zaten çok fazla karbon ayak izine sahip değilim, işte en fazla ortalama bir insan kadar plastik malzeme kullanıyorum ve bunun için de büyük suçluluk duymuyorum. işin bu adanmış personal responsibility kısmı biraz dünya üzerinde kendi yarattığı bireysel etkiyi fazla önemseyen birinci dünya vatandaşlarına özgü. ama yine de yıllarca fast fashion markalardan yapılan poşet poşet alışverişler ve bugün ne aldım videoları, makyaj tutoriallarından sonra desteklediğim ve sevdiğim bir akım bu. özellikle sustainable fashion kısmını bu markaların genelde tarzını da beğendiğim için ayrıca seviyorum. bir de belki ekonomi gündeminden çok bunaldığım için para harcama/satın alma içeriği olmayan şeyler izlemek ekstra rahatlatıcı geliyordur. böyleyken böyle.
hesabın var mı? giriş yap