• insanın hayata bakış açısını değiştirebilecek bir insandır kendileri. hayran olunası bir zekası ve kültür birikimi vardır. derslerde anfi kapılarını kilitlediği kahve ve sigara içtiği, hatta öğrencilerinin de içmesine izin verdiği duyumları doğrudur. kendimden biliyorum...kendi rızamla beni zehirlemesine izin verdiğim kadın. evet kafamın içinde elini gezdirdi bir daha eskisi gibi olmadık hiçbirimiz. kendimi şanslı buluyorum hayatımda yer aldığı için. sigarasından bir nefes alır, kahvesini yudumlar ve hayatın en derin köşelerine cesurca temas eder. o konuşsa biz biz hep dinlesek diye dilediğim abide.
  • bölümümüzdeki hah işte gerçek öğretmen diyebilceğim tek kişi... vizelerinden 10 alıp final için cok kasmam gerekse de, sonunda bazen kafayı yesemde, nietzsche kadar taş düşse kafama da kurtulsam diye düşünsemde en çok eğlendiğim derstir zeynep hanımın dersi...
  • şara sayın' ın kızıdır.
  • basri isimli cok sevimli ve tombik bir kedisi olan, ayaspasa'da yasayan, renklerden en cok siyahin yakistigi, asmis bir entellektuel birikime sahip, sanat kuramcisi ve yazinbilimci kisi, hoca, dost insan... alman lisesi mezunu olup, lisans egitimini salzburg'da tamamlamistir. mithat sen ve beden yazisi, noli me tangere: beden yazisi 2, kotuluk tekilcilik postmodernizm ve imgenin pornografisi gibi kitaplariyla defter dergisinde yayimlanmis bircok yazisi mevcuttur. alman dili ve edebiyati profesorudur ayrica.
  • kendisine sayın olarak hitap edilerek anons etkisi yaratılabilir*
  • gorsel sanatlar teorisi diye biseyin (bkz: turkce)'sinden soz edilebilirse ismi ilk anilacak, yalnizca bati felsefesine degil islam felsefesine de derince vakif bir kul.
  • 26 nisan 2007 navisalvia toplantısı'na katılamayarak bizleri tekhnesinden mahrum etmiş kişi.
  • alman filolojisi'nde ne halt ediyorum ki diye hayıflandığım anda dersime girmiş, girdikten sonra da hayatımda ufuk açmış, tüm bilgisini öğrencisine aktarmaya çalışan ama maalesef bazı çevreler tarafından değer verilmeyen rastladığım en etkileyici hoca, arkadaş ve "felsefe ışığı".
  • kütüphanesini seyredip böyle birine aşık olmak istediğim kadın. ben cemaatle ibadeti tanımadığım yerlerde severim. samimiyetim zarar göremeyecek kadar uzak bir yerde olmalıyım. hiç sevgiliyle ibadet fantazim olamadı ama sevgiliyle bir ahmak gibi aynı odalarda sırtlarımız dönük kitap okumayı ve aynı sessizliği paylaşmayı filan hayal ettim. dört yanımız böyle bir kütüphaneyle çevrili arada parmaklarımız sırtlarımız dönük olunca aynı çikolata kabına aynı zamanda girer belki. ve böyle bir sevgiliyle birbirimizi görmeden biten müziği değiştirmek için aynı dolabın içinde cd arar ellerimiz orada birbirine değer değmez bakışır ve okumaya devam ederiz. ya bir kadının kütüphanesi bana bir öykü yazdıracaksa daha ne olsun.
hesabın var mı? giriş yap