• kırmızı kedi yayınevi tarafından yeniden basılmış jose saramago romanı.
  • 1998 nobel edebiyat ödülü alan yazar jose saramago'nun bir romanı.
    iber yarımadası avrupa kıtasından ayrılır. kitabın kahramanı olan beş kişi de yarımadanın ayrılışını kendilerinin yaptığı, tamamen sıradan, gündelik bir davranışlarına bağlarlar.
    yazarın anlatım tarzı oldukça farklı hatta başlangıçta biraz sıkıcı gelse de satır aralarında yakaladığınız gözlemler olağanüstü. aralara sıkıştırılmış yaşama dair çok etkileyici tespitler bulabildiğiniz bir roman.
  • gereksiz yere uzatılmış, sıkıcı bir saramago romanı. iyi bir fikrin iyi işlenmediği için nasıl heba olduğunu görmek istiyorsanız, bu roman iyi fırsat.
  • yitik adanın öyküsü engin bir hayal gücü ile kurgulanmış ancak bir o kadar da gerçekçi bir kitap. yazar,( bkz:jose saramago) iber yarımdası avrupa'dan ayrılsa, o ada artık hangi kıtaya ait olur ve bu devletler arası politikayı nasıl etkiler diye bir soru sorup sonra da aslında bu sorunun ve ilgili pek çok şeyin anlamsız ve komik olduğunu birbirinden farklı beş kişinin dahil olduğu bir masalla anlatıyor.
  • "taştan sal" diye çevrilebilecek josé saramago romanı. ingilizcesi de "the stone raft". acayip adamdan nefis bir roman fikri daha.

    http://en.wikipedia.org/wiki/the_stone_raft
  • adam güzel fikir bulmuş, şimdi kimin aklına gelir iberi kopartıp okyanusta sürüklemek, tee amerika kıyılarına kadar getirip new york'un önünü kapama tehikesini falan belirtmek. satır araların gayet hoş laflar ve tespitler var lakin, insan arada sıkılmıyor değil, e hal böyle olunca "aa dur şu fikir de çok iyimiş, bir yazıvereyim" olmuyor tabi, eh pek çok kitaba göre iyi bir kitap olduğu kesin de bundan önce okunması gereken daha nice kitaplar bulunabilir velhasıl. vaktiniz olursa okuyun diyelim.
  • portekiz ile ispanya coğrafyası ve tarihini az buçuk bilenlerle edebiyat klasiklerine aşina olanların büyük bir zevkle okuyacağı enfes jose saramago romanlarından biri. ayrıca roman, ispanya ve portekiz'in avrupa birliği'ne girme tartışmalarının yoğun olduğu bir dönemde yazılmış olması nedeniyle bu konuya eleştirel yönden bakıyor.

    roman, ilk bakışta birbiriyle alakasız 6 kişi: portekizli dul joana carda, yaşı diğerlerine göre geçkin ispanyol pedro orce, portekizli jose anaiço ve joaquim sassa, ispanya'nın galicia bölgesinden maria guavaira, sonradan dahil olan roque lozano, 2 at * *, bir eşek ve bir köpeğin * iber yarımadası'nda kendilerinden başka herkes için saçma olan seyahatlerini anlatıyor gibi gözükse de olaylar aynı zamanda bir jangada * olarak görülen yarımadanın, okyanusta ve zamanda yolculuğu paralelinde şekillenmekte.

    yazarın klasik üslubu olan devrik ve uzun cümlelerin yanı sıra romanda anlatıcının değişmesi okuyucuyu yer yer zorluyor. buna karşın, nuh tufanı, pedro orce-aziz petrus-ilk insan, salın abd-kanada'ya doğru yol alması-ispanya ve portekiz'in coğrafi keşifleri ve daha birçok gönderme yazarın okuyucunun çözümüne bıraktığı zevkli bulmacalardan.
  • henüz okumaya başladığım josé saramago romanı. hazır önümüz baharken ve içim sandalla küreksiz okyanuslara açılma arzusu ile dolup taşmışken, daha ilk kısmında bana akdeniz’in tuzlu maviliğini tattırdı. dünyaya bir daha gelsem dört nala uzak asya’dan gelip akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanmak değil de iber yarımadası’ndan tenimde akşam rüzgarının ilk hafif esintilerini hissederken cebelitarık’ı geçmeye çalışanları selamlamak isterdim.

    “...hayat insanlar doğduğunda başlamaz, öyle olsa her gün kazanılmış bir gün olurdu, hayat çok daha sonra ve genellikle de çok daha geç başlar, başlar başlamaz biten hayatlardansa hiç bahsetmeyelim, ki bir şairi şunu söylemeye itmişlerdir, ah, olma ihtimali olanların tarihini kim yazacak...”
hesabın var mı? giriş yap