• mükemmel bir sherlock bölümü. tıpkı the girl in the fireplace, blink gibi ismiyle bilinen nadir dizi bölümlerinden.

    (bkz: steven moffat)
  • -everything i said, it s not real, i was just playing the game.
    +i know, this is just loosing!

    en sevdiğim sahnelerden birisidir.

    ilgili video
  • --- spoiler ---

    ben iki sene geriden gelerek izleyen birisi olarak şunu söyleyebilirim ki, izlediğim onca diziden sonra gördüğüm en etkileyici üç bölümden birtanesiydi. en son lost'un the constant ve the variable bölümlerinde bu kadar etkilendiğimi hatırlıyorum.

    neyse, öncelikle irene adler benim gözümde her zaman kadın olmuştur. yani kitabını okurken de arthur conan doyle bu kadındaki "tehlikeyi", bu kadındaki ateşi ve zerafeti çok ince kelimelerle okurların bilinçaltına yerleştiriyordu. nitekim dizideki irene adler de beklentilerimi fazlasıyla karşıladı, yalnız sherlock'un telefondaki şifreyi çözerken kullandığı "love is a disadvantage" sözcükleri ve "i took your pulse" itirafı, ve ardından irene adler'in tepkisi tüm oyunlardan daha etkileyici bir sahneydi.

    tüm bunlara rağmen aralarındaki muhteşem bağ muhtemelen son saniyede sherlock'un iren'ı kurtarmasıyla kendini çok daha net gösteriyor. sanırım bir aşk yaşamak isteseydim böylesini tercih ederdim. dokunmadan sevebilmek gibi birşey..

    muazzam bir bölümdü, muazzam.

    --- spoiler ---
  • polisiye sevmem. yani sadece polisiye odaklı hikayeleri sevmiyorum. polisiye olup da yan öğeler de mesela komedi, mesela romans eklendiği zaman fena olmuyor. normalde dizi de izlemem. ama bir sinema filmi havasında ve bir buçuk saat olduğunu öğrendiğimde bir şans vermeye karar verdim. fena değil, sürükleyici de. fakat 9,5 imdb puanını hak edecek ne var? sanırsam dizi standartlarının çok çok üzerinde olduğu için bu puanı almış. dizi kategorisinde 9,5, sinema kategorisinde değil.

    bu arada şu fiilleri öğrenmemi sağlamıştır:

    to be headed: kafası kesilmek
    to be skinned: derisi yüzülmek

    ------------------------spoiler-----------------------

    kasanın şifresi olarak vücut ölçülerini girmek neydi allasen öyle. çok ekstrem olmuş ve bir insanoğlunun şifrenin o olduğunu bilebileceğini ya da başka bir insanoğlunun da şifreyi zaten söyledim deyip bunu tahmin etmesini bekleyeceğini söylemeyin lütfen bana. o kadar iyi biliyorsun vücut ölçülerini tek bakışta anlayabilecek kadar, morgdaki bedenin ona ait olmadığını nasıl anlamadığım şerlock'cuğum?

    ------------------------spoiler-----------------------
  • sherlock'un en güzel bölümü zannımca. sherlocked müziği eşliğinde en sevdiğim diyalog geçer ve sherlock bir kez daha karizmasını konuşturur.

    --- spoiler ---

    mycroft: here you are, the dominatrix who brought a nation to its knees. nicely played.
    sherlock: no.
    ırene adler: sorry?
    sherlock: ı said, no. very very close, but no. you got carried away. the game was too elaborate. you were enjoying yourself too much.
    ırene adler: no such thing as too much.
    sherlock: oh enjoying the thrill of the chase is fine. craving the distraction of the game, ı sympathize entirely. but sentiment, sentiment is a chemical defect found in the losing side.
    ırene adler: sentiment. what are you talking about?
    sherlock: you.
    ırene adler: oh dear god, look at the poor man. you don't actually think ı was interested in you? why? because you're the great sherlock holmes? the clever detective in the funny hat?
    sherlock: no. because ı took your pulse.

    sherlock: when we first met you told me that disguise is always a self portrait—how true of you. the combination to your safe, your measurements. but this, this is far more intimate. this is your heart. and you should never let it rule your head. you could have chosen any random number and walked out of here today with everything you worked for. but you just couldn't resist it, could you? ı've always assumed that love is a dangerous disadvantage. thank you for the final proof.
    ırene adler: everything ı said, it's not real. ı was just playing the game.
    sherlock: ı know. and this is just losing. {ı am sherlocked}.
    --- spoiler ---
  • en iyi sherlock bölümüdür benim kanımca. sherlock'un irine adler ile ilk tanıştığı bölüm. aynı zamanda 2. sezonun ilk bölümüdür. kesinlikle sherlock ve bir iç savaşını görürüz. skandal belgravia'da değil aslında sherlock'un içindedir, ruhundadır. mantığının önüne duygularının geçtiği tek bölüm sanırım.

    -spoiler-

    i'm sherlocked.

    -spoiler-
  • yıllar sonra ikinci kez izlediğim diziden ziyade bir şaheser.

    yalnızca şuna takıldım

    --- spoiler ---

    sherlock hatunu nasıl yanlış teşhis eder?

    --- spoiler ---
  • tv tarihinde mindgasm yaşadığım en seksi iki bölümden biri. ilki american horror story'nin murder house* sezonunda tate langdon'ın lateks kostümünün başlığını ayna karşısında sıyırdığı bölümdü. diğeri de bu.

    dürüst olmak gerekirse sherlock'a arkadaşımın ısrarıyla başladım. ilk sezon sonunda herhangi bir bağlanma belirtisi göstermedim ve ikinci sezonun ilk bölümü benim için bir nevi son sınavdı. ama şoka uğradım. oyunculuklardan kurguya; her şey enfes!

    tekrar tekrar izlemek istiyorum ey sözlük!
  • sol frame'de adını görünce bile hemen bir daha izleme isteği uyandıran film tadında sherlock bölümü. benim için bir dizi bölümü değildir. film olarak vizyona girse hayvan gibi oscar alabilecek bir yapımdır.

    bak ne kadar özlediğimi farkettim. gitsem akşam tekrar izlesem. kaç kere izlediğimi unuttum. hele sahneleri kimi zaman açar bir daha izlerim. doyum olmaz. öyle favori sahnem diyebileceğim kadar bile ayırt edemiyorum sahneleri çünkü her bir sahne enfes.
  • tamı tamına 13 kere izlediğim ve her izlediğimde sanki ilk defa izlemişim gibi heyecanlandığım sherlock 2. sezon 1. bölümü.

    ben bu bölümün üstüne ne dizi tanırım ne film. senaryo ise senaryo, oyunculuk ise oyunculuk, kurgu ise kurgu. efsane ya. bu bölüm ile ilgili en ufak bir eleştiriye dahi tahammülüm yok. özellikle şu sahne efsaneler arasındaki en tepedeki yerini aldı.

    https://www.youtube.com/watch?v=utwenxbh9ha
hesabın var mı? giriş yap